Sabitfikir
Künye | Yazarlar | Giriş Yap

Dosya


Dosya

Kitap her zaman için en güzel hediyedir tabii ama...




Toplam oy: 895
Şüphesiz kitap en güzel hediye fakat yayınevleri farklı alternatifler de sunuyor artık...

Yeni yıl geliyor ve tüm güzellikleri ile bize göz kırpmaya hazır. Herkes bir hediye telaşında... Bir yandan bize nasıl hediyeler geleceğini merak ederken, bir yandan da sevdiklerimize, kurada çıkan iş arkadaşlarımıza, belki de hiç tanımadığımız birisine ve tabii ki kendimize “ne hediye alsam” sorusuna cevap arıyoruz bu günlerde.


Evet, kitap en güzel hediyedir her zaman için hiç kuşkusuz ama özellikle yeni yıl hediyesi olarak, kitapçıların bir başka köşesine de göz atılabilir bu aralar. Yayınevlerinin başka sürprizleri de var... Sizin sevdikleriniz de belki sayfalara düşkündür, her şeyi planlayarak önümüzdeki günlere düzenli bir başlangıç yapmak isteyen, kelimeler arasında bolca vakit geçirmeyi seven birisidir.


Çevirdiğiniz her yeni sayfada yapacağınız tüm işlerin keyifli olacağı şahane bir yıl dileklerimizle, sizi şöyle -ulaşabildiğimiz kadarıyla- önerilerimizin satırları arasına alalım:

 



Beni Koparmadan Önce Bir Kez Daha Düşünün:
Resimli Türkçe Edebiyat Takvimi 2016



 

İlki 2015 yılında yayımlanan ve oldukça ilgi gören Resimli Türkçe Edebiyat Takvimi, 2016 yılında da masalarımızın en güzel köşesinde bizlerle olmaya hazır. Bu takvim ile yeni tanışacaklar olanlar var ise Saatli Maarif Takvimi’nin nostaljik görüntüsü ile mutlu olmaya hazır olsun. Karton kapağı, ikinci hamur kağıdı, tasarımı ve dolu dolu içeriği ile şahane bir hediye olabilir.


Editörlüğünü Levent Cantek’in yaptığı takvim, mor renkli tasarımı ile karşımıza çıkıyor. (Hatırlanacaktır, 2015 takvimi sarıydı.) Takvimin her sayfasında Aybars Yanık, Duygu Çayırcıoğlu, Necdet Dümelli, Şeyda Kurt’un araştırmaları sonucu derlenmiş edebiyat dünyasından anekdotlar, yazarların doğum ve ölüm günleri, çeşitli sanatçılar hakkında o güne ait bilgiler, dünya üzerinde o gün gerçekleşmiş olan olaylara ve konulara yer verilmiş. Bu yılki takvimi geçen seneden ayıran en belirgin özellik ise her bir aya adanmış kelimeler. Geçen sene sadece belli aylar için, o ayı betimleyen kelimelere yer verilmişti. 2016 Edebiyat Takvimi’nde Ocak ayı “Soğuk” kelimesi ile başlıyor ve 2016’yı “Karanlık” kelimesi ile uğurluyoruz takvimden. Bu kelimelerin yer aldığı, çeşitli kitaplardan alıntılanmış sözler de yer alıyor her bir sayfada.


Takvim yapraklarının arka sayfalarında ise yine kitaplardan alıntılar ve yepyeni öyküler yer alıyor. Çizerlerin öykülere eşlik eden illüstrasyonları, yaratılan tiplemeler, karikatürler ise okuma zevkinizi artırmak için hazırlar.

 

 

Rüyalar Gerçek Olsa:
Metis Ajanda 2016

 

 

 
2005 yılından bu yana her yıl farklı bir temayla yayımlanan Metis Ajandası, bu yıl da “rüya” temasıyla karşımızda: “Rüyanın Gör Dediği.” Rüyalarımızda gördüğümüz ak sakallı dedelerin otoritesini bu sefer bu ajanda ile sorgulayacağız belki de! Zor geçirilen bir yılın ardından, dünyada kabuslar kadar güzel rüyaların da olduğunu bir kere daha öğreneceğiz. Biraz edebiyat, biraz bilim, biraz mit ve efsane derken rüya âleminin buluttan labirentlerinde kaybolmaya hazır olun!


Özde Duygu Gürkan, Eylem Can, Müge Gürsoy Sökmen’in hazırladığı Metis Ajanda 2016’da, rüyalara dair 24 farklı metin bulunuyor; bu metinlerin bazıları kitaplardan alıntı. Meraklı gözler sayfaları karıştırdıkça atasözlerine, yazarların doğum-ölüm günlerine, önemli günler/haftalar ve Ay’ın hareketlerine de rastlıyor.


Ajanda ilk olarak 2015-2016 yıllık planlayıcısı ile başlıyor, son sayfalarında ise ulusal/uluslararası telefon kodları, önemli telefonlar, hastaneler, büyükelçilikler, konsolosluklar, plaka numaraları, radyo istasyonları, saat farklılıkları, telefon defteri ile el emeği göz nuru notlarınızı alabileceğiniz sayfalar da bulunuyor.


8 Ocak, “Rüyaların Gerçek Olma Günü”, 22 Ocak, “Rüyada Görünen Aksakallı Dedenin Otorsitesini Sorgulama Günü” ve “16 Ocak, “Sembollerle Dolu Bir Rüya Uydurarak Psikanalistinizi Sevindirme Günü” hepimize şimdiden kutlu olsun!


(224 sayfa, 2. hamur, 10 x 15 cm, karton kapak)

 


Her Günüm, Bir Diğerinden Güzel Olsun:
Sinek Sekiz 2016 Ajandası - Her Güne 1 Sayfa

 

 

İrem Çağıl’ın hazırladığı 2016 Ajandası “yitirdiklerimizin anısına” cümlesi ile başlıyor ve her gün için ayrılan kocaman, ferah, bomboş sayfalar ile devam ediyor. Her bir sayfanın üst kısmında tarih ve gün, alt kısmında ise sabah-öğle-akşam neler yaptığınızı yazabileceğiniz boş alanlar mevcut. Özel günler de sayfanın üst bölümlerinde ayrıca belirtilmiş. Ajandanın en sonunda ise “Doğanın Takvimi” ve gökyüzüne daha çok bakmanızı sağlayacak “Ay Takvimi” yer alıyor. İlgili yıl içerisinde hangi haftada olduğumuzu gösteren bir tablo da son sayfalarda bizleri bekleyenler arasında.


Özellikle, Yeryüzü ile bağınızı hatırlatmaya yardımcı olacak bu ajandanın sayfaları, sürdürülebilir bir orman kaynağından elde edilmiş. Daha önceki işlerinde ve kitaplarında olduğu gibi bu çalışmada da çok özenli davranmış Sinek Sekiz ve bizleri doğaya daha sıcakkanlı bakmaya gün gün özendirmiş bir anlamda.


Ajandanın son sayfasında ise, şu cümleler ile yılı kapatıyoruz; çok sevdiğimiz insanlar gibi, yitirdiğimiz tüm canlılar ve her gün biraz daha fazla zarar verdiğimiz doğa için:


“Hayatını basitleştir
Kendi kendine yetmeyi öğren
Yanındakileri Gözet
İyi olanı çoğalt.”


(376 sayfa, 1. hamur, koyu yeşil karton üzeri serigrafi baskı, iplik dikiş)

 

 

Ayna Tutulan Bir Geçmişin Gölgesinde:
Mitoloji Ajandası 2016

 



Yayınevleri art arda çıkarttıkları ajandalar sayesinde hepimizi biraz daha düzenli bir hayata özendiriyorlar. Günümüz koşulları nedeniyle not almadan geçirmediğimiz tek bir gün bile yok adeta. Pinhan Yayıncılık da ajanda yayımlayan yayınevlerinden biri. Mitoloji Ajandası ilk olarak 2015’te çıkmıştı ve oldukça ilgi görmüştü.


Her bir sayfanın üst kısmında ilgili ayın Türkçe, Latince ve Yunan Attika Takvimi’ndeki isimleri bulunuyor. Günümüz takviminde yer alan günlerin örneğin Attika Takvimi’nde hangi güne tekabül ettiği bilgisini de bu sayede öğrenebiliyoruz. Bu bilgilerin dışında, çizgili sayfalar gün gün alınacak notları bekliyor. Her bir sayfanın sonunda ise mitoloji ile ilgili önemli günler/haftaların bilgisi bulunuyor. Sayfaları karıştırdıkça Roma ve Yunan tanrılarının fotoğraflarına ve mitoloji dünyası ile ilgili geçmiş döneme ait çizimlere, fotoğraflara, resimlere rastlamak da mümkün.


(360 sayfa, karton kapak, 2. Hamur, 10 x 15 cm)

 

 

Yılı yine kedili videolarla geçirecekler için!
Kedili Ajanda 2016 – Mektuplar ve Pullar

 


 
İlknur Özdemir’in hazırladığı Kedili Ajanda 2016 – Mektuplar ve Pullar, sempatik kapağıyla karşılıyor bizi. Her bir sayfasının başına da bir kedi çizimi yerleştirilmiş. Üçer gün olarak ayrılan sayfaların sonlarına ise Kafka’dan babasına, Steinbeck’ten oğlu Thomas’a vd yazılmış pek çok mektuptan alıntılara ve ilgili konuyu belirten bir pula yer verilmiş.


Ajandanın en arkasında ise Ulusal/Uluslararası telefon kodları ile notlar için ayrılmış sayfalar yer alıyor. “Ne kedisiz, ne ajandasız” diyenler için...


(192 sayfa, 2. hamur, karton kapak, 10 x15 cm)

 

 

Hep Çocuk Kalmış Bir Yanımız İçin:
Hrant Dink Vakfı 2016 Ajandası

 


 
Hrant Dink Vakfı Yayınları, her yıl bir tema çerçevesinde Türkçe, İngilizce ve Ermenice olmak üzere üç dilde hazırladığı 2016 ajandasının bu yılki konusunu ”Oyunlar” olarak belirlemiş.  Ajandada, oyun kavramını her hafta farklı açılardan ele alan 53 metin ve 64 görsel yer alıyor. Oyunlar Ajandası farklı dönemlerin çocuk oyunlarını hatırlatmakla kalmayıp toplumsal birçok olay ile oyunların nasıl ilişkilendiğini anlatıyor, sanattan siyasete, tarihten toplumsal cinsiyete pek çok konu içeriyor.


Ajandanın çok işlevsel olduğunu da özellikle söylemeliyiz... Hep çocuk kalmış bir yanımız için şahane bir ajanda!


(272 sayfa, 1. hamur, karton kapak, 13 x 16)

 

 


 

Yorumlar

Yorum Gönder

Yeni yorum gönder

Diğer Dosya Yazıları

Günlük yaşantıdaki kurallar çoğu zaman, yazılan eserler için de geçerlidir. Zorla gerçekleşen, kendine biçilen rolden fazlası istenen veya aşırıya kaçan her şey güzelliğini yitirir. Şair Eyyüp Akyüz, son kitabı Eskiden Buralar’da, adeta bu bilginin ışığında şiirlerini uzun tutmadan bitiriyor ve akılda kalan mısraları bize yadigâr kalıyor.

 

-Kimsin?

-Anneannemin torunuyum.

 

Divan Edebiyatı, sahibi meçhul bir kavram. Her halükârda 20. yüzyılın başında ortaya çıktığı konusunda bir tartışma yok. İskoçyalı oryantalist Elias John Wilkinson Gibb’in 1900 yılında yayınlanan Osmanlı Şiiri Tarihi kitabında bu kavrama hiç yer verilmez. Hepsi batılılaşma döneminde düşünülen isim alternatiflerinden biridir “Divan Edebiyatı”.

Arap coğrafyasında üretilen roman, öykü ve şiirler son yıllarda edebiyat gündeminde karşılık buluyor. Avrupa başta olmak üzere Batı’da düzenlenen büyük ve uluslararası kitap fuarlarındaki temsiliyetin güçlenmesi, en yeni eserlerin prestijli birçok ödüle değer görülmesinin bu ilgideki payı büyük elbette. Batı’nın doğuyu gördüğü “egzotik göz”le romantize edilemeyecek bir yükseliş bu.

Yirminci yüzyıl başlarında İngiltere genelinde Müslümanlara yönelik hasmane tavırlar öne çıkarken, İslam’ı seçenlerin sayısında da gözle görülür bir artış söz konusudur. İslam’la müşerref olan bu şahsiyetler, yeri geldiğinde İslam dünyasının savunucuları olarak da önemli faaliyetlerde bulunmuşlardır.

Kulis

Bir Rüya Gibi Dağılacak Olan Hokkabazlar Dünyasında Yaşıyoruz

ŞahaneBirKitap

Kaan Burak Şen, yavaştan genç yazar olarak anılmanın sonuna doğru geliyor; Mutlu Kemikler üçüncü kitabı… Kafası bir hayli tuhaf. Şimdilerde bir roman yazdığı da söyleniyor, fakat öncesinde belirtmekte fayda var: Mutlu Kemikler öykü derlemesi henüz çıktı, pek başka bir kitaba benzetilecek bir havası da yok bu kitabın.

Editörden

Tıp ve edebiyat ilişkisi, tıbbın insanla olan ilişkisi gibi tarih boyunca şekil değiştirmiş, her dönem yeni yaklaşımlarla genişlemiştir. Tıbbın tarihi, insan acılarının da tarihidir aslında. Edebiyatın içinde kapladığı yer, diğer bilim dallarından hep daha büyük olmuştur tıbbın.