Sabitfikir
Künye | Yazarlar | Giriş Yap

Dosya


Dosya

Öykü okumak için 6 geçerli sebep



Zayıf
Toplam oy: 1027

Okumak dendi miydi nedense evvela roman okumak gelir akla. Öykü ise nedense romandan ayrı bir yerde durur ve okuru da kendine hastır. Kimi okurlar da öyküye önyargıyla yaklaşır, bir romandan alacakları tadı öyküde bulamayacaklarına inanır nedensiz yere. Oysa öykülerin de kendilerine has biçimleri ve lezzetleri var. İşte öykü okumak için 6 geçerli sebep:

 

1. Çoğu insanın kitap okumamaktaki bahanesi okuyacak zaman bulamıyor oluşudur. Bu insanlar çoğu kere okumaya başladıkları bir kitabı bitirebileceklerine inanmazlar. Oysa öyküler öyle değildir! Onları bir oturuşta okuyup bitirmek mümkündür genellikle. Böylelikle zamansızlıktan yakınma imkanınız da olmaz. Otobüste giderken, bir kuyrukta sıra beklerken ya da öğle arasında çayınızı içerken bir yandan da öykü okuyabilirsiniz.

 

2. Bir kitabı bitirmek, bir hikayede sona varmak garip bir haz verir okura. Konu öykü olduğunda bu hazza ulaşmak çok daha kısa sürer.

 

3. İnsanlar uzun sürede okudukları bir kitaptan sonra, üzerlerine çöken yorgunluğu da düşününce, bir sonrakine başlamak konusunda pek hevesli olmazlar çoğu kere. Ama öyküler öyle değildir. Öykünün tadı damağınızda kalır. Öyle ki bir sonrakini okumaya başlamak için arzu ve enerji dolu olursunuz.

 

4. Öykü okumak yeni yazarları keşfetmek ya da daha önce okumadığınız türleri denemek için iyi bir yoldur. Sırf nasıl yazdığını merak ettiğiniz için bir yazarın 600 sayfalık romanına başlamaktansa önce - varsa- öykülerini okumak o yazarın tarzını ve dilini daha çabuk kavramamızı sağlar. Ya da fantastik-kurgudan hoşlanıp hoşlanmayacağınızı bilmiyorsanız sekiz ciltlik bir seri yerine fantastik öykülerle başlamak daha akılcı olur.

 

5. Öyküler romanlar arasında harika duraklar yaratabilirler okurlarına. Hikayesinin derinliği ve kuvvetiyle bizi uzun bir yolculuğa çıkaran bir romanın ardından aynı yoğunlukta başka bir romana geçmek o kadar da kolay olmayabilir. Bu noktada hem okumayı elden bırakmamak hem de derin bir soluk almak için öyküler yetişir imdadımıza.

 

6. Öyküler okuma alışkanlığı kazanmak isteyenler için güzel bir başlangıçtır. Hem gözünüzü korkutmazlar hem de hızlı okunan doğalarıyla adım adım bir okuma alışkanlığı edinmenize yardımcı olurlar.

 

 

 

 

EK

 

 

 


 

 

Kaynak: Electric Literature

Yorumlar

Yorum Gönder

Yeni yorum gönder

Diğer Dosya Yazıları

Günlük yaşantıdaki kurallar çoğu zaman, yazılan eserler için de geçerlidir. Zorla gerçekleşen, kendine biçilen rolden fazlası istenen veya aşırıya kaçan her şey güzelliğini yitirir. Şair Eyyüp Akyüz, son kitabı Eskiden Buralar’da, adeta bu bilginin ışığında şiirlerini uzun tutmadan bitiriyor ve akılda kalan mısraları bize yadigâr kalıyor.

 

-Kimsin?

-Anneannemin torunuyum.

 

Divan Edebiyatı, sahibi meçhul bir kavram. Her halükârda 20. yüzyılın başında ortaya çıktığı konusunda bir tartışma yok. İskoçyalı oryantalist Elias John Wilkinson Gibb’in 1900 yılında yayınlanan Osmanlı Şiiri Tarihi kitabında bu kavrama hiç yer verilmez. Hepsi batılılaşma döneminde düşünülen isim alternatiflerinden biridir “Divan Edebiyatı”.

Arap coğrafyasında üretilen roman, öykü ve şiirler son yıllarda edebiyat gündeminde karşılık buluyor. Avrupa başta olmak üzere Batı’da düzenlenen büyük ve uluslararası kitap fuarlarındaki temsiliyetin güçlenmesi, en yeni eserlerin prestijli birçok ödüle değer görülmesinin bu ilgideki payı büyük elbette. Batı’nın doğuyu gördüğü “egzotik göz”le romantize edilemeyecek bir yükseliş bu.

Yirminci yüzyıl başlarında İngiltere genelinde Müslümanlara yönelik hasmane tavırlar öne çıkarken, İslam’ı seçenlerin sayısında da gözle görülür bir artış söz konusudur. İslam’la müşerref olan bu şahsiyetler, yeri geldiğinde İslam dünyasının savunucuları olarak da önemli faaliyetlerde bulunmuşlardır.

Kulis

Bir Rüya Gibi Dağılacak Olan Hokkabazlar Dünyasında Yaşıyoruz

ŞahaneBirKitap

Kaan Burak Şen, yavaştan genç yazar olarak anılmanın sonuna doğru geliyor; Mutlu Kemikler üçüncü kitabı… Kafası bir hayli tuhaf. Şimdilerde bir roman yazdığı da söyleniyor, fakat öncesinde belirtmekte fayda var: Mutlu Kemikler öykü derlemesi henüz çıktı, pek başka bir kitaba benzetilecek bir havası da yok bu kitabın.

Editörden

Tıp ve edebiyat ilişkisi, tıbbın insanla olan ilişkisi gibi tarih boyunca şekil değiştirmiş, her dönem yeni yaklaşımlarla genişlemiştir. Tıbbın tarihi, insan acılarının da tarihidir aslında. Edebiyatın içinde kapladığı yer, diğer bilim dallarından hep daha büyük olmuştur tıbbın.