Sabitfikir
Künye | Yazarlar | Giriş Yap

Dosya


Dosya

Özel Kütüphaneler 6 // Kadın Eserleri Kütüphanesi



Vasat
Toplam oy: 191

“Özel Kütüphaneler” projesinin ilk hazırlık aşamalarında dahi Kadın Eserleri Kütüphanesi aklımızdaydı; ama özellikle mart ayını beklememiz, tesadüf değil elbette! 8 Mart dolayısıyla, belki en yoğun dönemini yaşıyor olabilir ama sunduklarıyla, her daim aklımızın bir köşesinde durmasında fayda var hiç kuşkusuz. Ne de olsa, kurulduğu günden bu yana, “kadınların geçmişini iyi tanımak, bu bilgileri bugünün araştırmacılarına derli toplu bir şekilde sunmak ve bugünün yazılı belgelerini gelecek nesiller için saklamak,” amacıyla çalışmalarını sürdürüyor...

 

 

Jale Baysal, Aslı Davaz, Şirin Tekeli, Füsun Ertuğ Yaraş ve Füsun Akatlı tarafından kurulan ve 14 Nisan 1990’da, İstanbul’un Haliç-Fener semtinde tarihi bir binada hizmete açılan Kadın Eserleri Kütüphanesi ve Bilgi Merkezi Vakfı, kadın merkezli bir kütüphane ve arşiv. Zengin bir içeriğe sahip olan koleksiyonda Türkiye’de kadın konusunda yapılmış araştırmalar; kadın edebiyatçıların eserleri (roman, öykü, şiir, deneme yazıları); Türkiye’de ve dünyada kadın hareketi ile ilgili çalışmalar; harf devriminden önce kadın konusunda yazılmış kitaplar; kadınların yazmış oldukları kitaplar; kadın yazarların imzalı kitapları bulunuyor. Örneğin Fatma Aliye, Halide Edib Adıvar, Suat Derviş, Şükûfe Nihal, Nezihe Muhiddin gibi yazarların hem Osmanlıca hem de Latin harfleriyle basılan kitapları var. “Kadın” odaklı süreli yayınlara, gazete kupürlerine, makalelere, tezlere, kimi işitsel ve görsel arşive de ulaşmak mümkün. Özel Arşivler Koleksiyonu ise ayrıca değerli: “Kadın merkezli arşivler, kadınlara dair günlük ve özel yaşamla ilgili kaynakları sağlamak için özel bir çaba gösterir. Bunlar; günceler, kadınların kişisel arşivleri, mektuplar, kadın örgütleri arşivleri gibi başka hiçbir yerde bulunmayacak çok değerli bilgi kaynaklarıdır. Kişi özel arşivleri üç farklı şekilde kütüphanemize kazandırılıyor: Hayatta olan kişilerin doğrudan kendilerinin bağış yapması; hayatta olmayanların mirasçıları veya yakınlarıyla iletişime geçilerek arşivlerin sağlanması ya da satın alma yöntemi. Bu bölüme bağışlanan ilk arşiv Hasene Ilgaz’ın, son arşiv ise Sevgi Uçan Çubukçu arşividir.”

 

Hafta içi her gün 8:30-17:00 saatleri arasında ulaşılabilir olan Kadın Eserleri Kütüphanesi’nde üyelik sistemi bulunmuyor; diğer bir deyişle, herkese açık. Ödünç kitap verilmiyor ama araştırmacılar için fotokopi hizmeti sunuluyor. Arşiv taraması için internet sitesindeki ilgili bölüm kullanılabilir (kadineserleri.org).

 

 

 


 

Fotoğraflar: Pelin Ulca

 

SabitFikir arşivinden ek okuma: 

Özel Kütüphaneler I

Özel Kütüphaneler II

Özel Kütüphaneler III

Özel Kütüphaneler IV

Özel Kütüphaneler V

 

 

 

Yorumlar

Yorum Gönder

Yeni yorum gönder

Diğer Dosya Yazıları

Günlük yaşantıdaki kurallar çoğu zaman, yazılan eserler için de geçerlidir. Zorla gerçekleşen, kendine biçilen rolden fazlası istenen veya aşırıya kaçan her şey güzelliğini yitirir. Şair Eyyüp Akyüz, son kitabı Eskiden Buralar’da, adeta bu bilginin ışığında şiirlerini uzun tutmadan bitiriyor ve akılda kalan mısraları bize yadigâr kalıyor.

 

-Kimsin?

-Anneannemin torunuyum.

 

Divan Edebiyatı, sahibi meçhul bir kavram. Her halükârda 20. yüzyılın başında ortaya çıktığı konusunda bir tartışma yok. İskoçyalı oryantalist Elias John Wilkinson Gibb’in 1900 yılında yayınlanan Osmanlı Şiiri Tarihi kitabında bu kavrama hiç yer verilmez. Hepsi batılılaşma döneminde düşünülen isim alternatiflerinden biridir “Divan Edebiyatı”.

Arap coğrafyasında üretilen roman, öykü ve şiirler son yıllarda edebiyat gündeminde karşılık buluyor. Avrupa başta olmak üzere Batı’da düzenlenen büyük ve uluslararası kitap fuarlarındaki temsiliyetin güçlenmesi, en yeni eserlerin prestijli birçok ödüle değer görülmesinin bu ilgideki payı büyük elbette. Batı’nın doğuyu gördüğü “egzotik göz”le romantize edilemeyecek bir yükseliş bu.

Yirminci yüzyıl başlarında İngiltere genelinde Müslümanlara yönelik hasmane tavırlar öne çıkarken, İslam’ı seçenlerin sayısında da gözle görülür bir artış söz konusudur. İslam’la müşerref olan bu şahsiyetler, yeri geldiğinde İslam dünyasının savunucuları olarak da önemli faaliyetlerde bulunmuşlardır.

Kulis

Bir Rüya Gibi Dağılacak Olan Hokkabazlar Dünyasında Yaşıyoruz

ŞahaneBirKitap

Kaan Burak Şen, yavaştan genç yazar olarak anılmanın sonuna doğru geliyor; Mutlu Kemikler üçüncü kitabı… Kafası bir hayli tuhaf. Şimdilerde bir roman yazdığı da söyleniyor, fakat öncesinde belirtmekte fayda var: Mutlu Kemikler öykü derlemesi henüz çıktı, pek başka bir kitaba benzetilecek bir havası da yok bu kitabın.

Editörden

Tıp ve edebiyat ilişkisi, tıbbın insanla olan ilişkisi gibi tarih boyunca şekil değiştirmiş, her dönem yeni yaklaşımlarla genişlemiştir. Tıbbın tarihi, insan acılarının da tarihidir aslında. Edebiyatın içinde kapladığı yer, diğer bilim dallarından hep daha büyük olmuştur tıbbın.