Sabitfikir
Künye | Yazarlar | Giriş Yap

Dosya


Dosya

Yazarlar ve televizyon dizileri




Toplam oy: 615

Beyaz camın edebiyata olan ilgisi her geçen gün artıyor. Ama bu ilgi tek taraflı değil. İşin aslı birçok ünlü yazar da televizyon dizilerini en az bizim kadar seviyor ve ilgiyle takip ediyorlar. Hal böyle olunca Flavorwire da aralarından Zadie Smith, Neil Gaiman, Stephen King ve Margaret Atwood gibi dünyaca ünlü isimlerin de olduğu 10 yazara en sevdikleri televizyon dizilerini sormuş. İşte yanıtları:

 

1.    Zadie Smith


Son dönemde yeni romanı Swing Time ile adından sıkça söz ettiren İngiliz yazar Zadie Smith’in en sevdiği dizi 2012-2015 yılları arasında yayınlanan komedi dizisi Key & Peele imiş.

 

 

2.    S. E. Hinton


Özellikle Francis Ford Cappola tarafından sinemaya uyarlanan romanları The Outsiders ve Rumble Fish ile tanınan gençlik romanları yazarı S. E. Hinton’ın bir Supernatural hayranı olduğunu bilmiyorduk doğrusu. Öyle ki yazar dizinin setini de ziyaret etmiş, hatta dizinin yedinci sezonunda bir cinayet kurbanı olarak küçük bir rol bile almış!

 

 

3.    Lorrie Moore

 
Türkçe’de Havlama ve Boşlukta Bir Kapı adlı romanlarıyla tanınan Lorrie Moore esasında televizyonu bir hayli ciddiye alıyor. Çeşitli mecralarda televizyon programları hakkında yazılar da yazan Lorrie Moore’un özellikle sevdiği iki program var: Friday Night Lights ve The Wire.

 


4.    Stephen King

 
Korku ve gerilim romanlarının efsanevi ismi Stephen King de televizyon dizilerini sevenlerden. Hatta The X Files’ın beşinci sezonu için bir bölüm yazmışlığı bile var! Yıllar içinde birçok televizyon dizisinin adını anan King’in son dönem favorileri ise The Americans ve Danimarka yapımı bir dizi olan Borgen.

 

 

5.    Bret Easton Ellis

Türkçe’de İthaki Yayınları tarafından yayınlanmış Ay Parkı adlı bir romanı bulunan Bret Easton Ellis de sıkı bir True Detective hayranı. Öyle ki bu hayranlığını kişisel Twitter hesabından “True Detective’in ikinci sezonu mevcut diziler içinde en merak uyandırıcısı olsa gerek!” sözleriyle duyurdu.

 

6.    Salman Rushdie

 
Türkiye’de de hatırı sayılır bir hayran kitlesi olan Salman Rushdie’nin televizyona dair beğenileri bir hayli keskin doğrusu. Öyle ki televizyon dizilerinin edebiyatın yerini alacağını iddia eden yazar son yılların fenomen dizisi Game of Thrones’un “bağımlılık yapıcı bir zırva” olduğunu söylemekten çekinmiyor. Yine de yazar Breaking Bad’ı ve The Sopranos’u beğendiğini de gizlemiyor.

 

 

7.    Roxana Gay

 
Popüler kültürün önemli bir yer tuttuğu Bad Feminist kitabıyla tanınan feminist yazar ve akademisyen Roxane Gay kitabında son yıllarda adından söz ettiren Girls dizisini de değerlendirmişti. Fakat görünen o ki Roxane Gay’in asıl ilgi alanı yemek programlarıymış. Yazar zaman zaman Ina Garten’ın yemek programı sırasında anlık yorumlarını kişisel Twitter hesabından paylaşıyor.

 

 

8.    Neil Gaiman

 
Çizgi roman efsanesi Sandman’ın yaratıcısı Neil Gaiman’ın en sevdiği televizyon dizisinin The Twilight Zone olması bizi elbette şaşırtmadı. Gaiman’ın izlemeyi sevdiği dizilerden bir diğeri de genç bir kadının “pek de göründükleri gibi olmayan” vitrin mankenleriyle yaşadıklarını anlatan The After Hours adlı diziymiş.

 

 

9.    Margaret Atwood

 
Margaret Atwood’un 2016’nın başlarında The Guardian için kaleme aldığı bir makale onun tartışmasız bir Game of Thrones hayranı olduğunu ortaya koyuyordu. Ünlü Kanadalı yazar makalesinde dizinin ikonik karakterlerinden biri olan Daenerys Targaryen’a övgüler düzmekten de geri durmuyor ve  Daenerys Targaryen’ı I. Elizabeth’le kıyaslarken diziyi de Shakespearyen bulduğunu söylüyordu.

 



10.     Joyce Carol Oates

 
Bu yılki Nobel Edebiyat Ödülü listelerinde adı üst sıralarda geçen Joyce Carol Oates, her ne kadar finalinden pek hoşnut olmasa da, bir Mad Men hayranıymış meğer! Kişisel Twitter hesabından Mad Men’le ilgili yorumlarda bulunan yazarın adını en sevdikleri arasında andığı diğer televizyon dizileri ise Breaking Bad, The Sopranos ve The Wire.

 

 

 


Yorumlar

Yorum Gönder

Yeni yorum gönder

Diğer Dosya Yazıları

Günlük yaşantıdaki kurallar çoğu zaman, yazılan eserler için de geçerlidir. Zorla gerçekleşen, kendine biçilen rolden fazlası istenen veya aşırıya kaçan her şey güzelliğini yitirir. Şair Eyyüp Akyüz, son kitabı Eskiden Buralar’da, adeta bu bilginin ışığında şiirlerini uzun tutmadan bitiriyor ve akılda kalan mısraları bize yadigâr kalıyor.

 

-Kimsin?

-Anneannemin torunuyum.

 

Divan Edebiyatı, sahibi meçhul bir kavram. Her halükârda 20. yüzyılın başında ortaya çıktığı konusunda bir tartışma yok. İskoçyalı oryantalist Elias John Wilkinson Gibb’in 1900 yılında yayınlanan Osmanlı Şiiri Tarihi kitabında bu kavrama hiç yer verilmez. Hepsi batılılaşma döneminde düşünülen isim alternatiflerinden biridir “Divan Edebiyatı”.

Arap coğrafyasında üretilen roman, öykü ve şiirler son yıllarda edebiyat gündeminde karşılık buluyor. Avrupa başta olmak üzere Batı’da düzenlenen büyük ve uluslararası kitap fuarlarındaki temsiliyetin güçlenmesi, en yeni eserlerin prestijli birçok ödüle değer görülmesinin bu ilgideki payı büyük elbette. Batı’nın doğuyu gördüğü “egzotik göz”le romantize edilemeyecek bir yükseliş bu.

Yirminci yüzyıl başlarında İngiltere genelinde Müslümanlara yönelik hasmane tavırlar öne çıkarken, İslam’ı seçenlerin sayısında da gözle görülür bir artış söz konusudur. İslam’la müşerref olan bu şahsiyetler, yeri geldiğinde İslam dünyasının savunucuları olarak da önemli faaliyetlerde bulunmuşlardır.

Kulis

Bir Rüya Gibi Dağılacak Olan Hokkabazlar Dünyasında Yaşıyoruz

ŞahaneBirKitap

Kaan Burak Şen, yavaştan genç yazar olarak anılmanın sonuna doğru geliyor; Mutlu Kemikler üçüncü kitabı… Kafası bir hayli tuhaf. Şimdilerde bir roman yazdığı da söyleniyor, fakat öncesinde belirtmekte fayda var: Mutlu Kemikler öykü derlemesi henüz çıktı, pek başka bir kitaba benzetilecek bir havası da yok bu kitabın.

Editörden

Tıp ve edebiyat ilişkisi, tıbbın insanla olan ilişkisi gibi tarih boyunca şekil değiştirmiş, her dönem yeni yaklaşımlarla genişlemiştir. Tıbbın tarihi, insan acılarının da tarihidir aslında. Edebiyatın içinde kapladığı yer, diğer bilim dallarından hep daha büyük olmuştur tıbbın.