Sabitfikir
Künye | Yazarlar | Giriş Yap

			


Domingo Yayıncılık

Aşk ve Gurur ve Zombiler




Toplam oy: 527

ÖLÜLERİN DARCY’Sİ

“Şu evrensel olarak kabul edilen bir gerçektir ki, beyin sahibi bir zombinin mutlaka daha çok beyne ihtiyacı vardır.”

Jane Austen’ın mezarında kemiklerini sızlatacak... Veya kollarını uzatarak doğrulmasına yol açacak bir giriş cümlesi bu. Çünkü yazar Seth Grahame-Smith, Austen’ın kraliyet dönemi klasiğini alıp Aşk ve Gurur ve Zombilere dönüştürdü. Austen’ın orijinal metninin büyük bir kısmının kullanıldığı roman, ilk popüler ‘karma’ edebi eser olarak övgü topluyor. Türlerin tuhaf bir karışımı olan kitapta Elizabeth Bennet, sakin Meryton kasabasını zombi tehdidinden kurtarmakta kararlı olan bir kung-fu ustası. Kitabın yayınlanışı tarihi, Jane Austen’ın döneminde saldırıya geçen uzaylılarla ilgili bir bilimkurgu-korku draması filminin planlandığı bir zamana denk geliyor. Elton John’ın film şirketi Rocket Pictures, Gurur ve Avcı filminin çekimlerine bu senenin sonunda Londra’da başlayacak.

Aşağıdaki röportajda Grahame-Smith, Austen’ın bu zombi kaosu hakkında ne düşüneceğine dair fikirlerini söylüyor.

Aşk ve Gurur’dan uzak durmayı hep başarmıştım, ama artık beni gizli gizli okumaya zorladınız. Bu iyi bir şey, değil mi?

Umarım bu yaygınlaşır. Umarım hayatlarında o kitabı hiç ellerine almamış insanlar bu kitabı alırlar.

Edebiyat çevrelerinden gelen tepkiler nasıldı?


Açıkçası suretlerimin yakılmasını bekliyordum. Oysa şimdiye kadar tepkilerin çoğu olumluydu. Çoğu insan bu romanı çok eğlenceli buluyor, özellikle de “Jane hayranları”, Bay Darcy’nin mahrem düşüncelerini içeren ve sanki her sene bir yenisi çıkan altmış yetmiş kitaba yeğliyorlar sanırım.

Peki bu iki türü harmanlamayı nasıl başardınız?

Kitabın ismini Quirk Books yayınevindeki editörüme borçluyum. Ortaya bir tür edebiyat karışımı ya da karması çıkarmak istiyordu ve olası kitapların listelerini hazırlamıştı. Uğultulu Tepeler, Sağduyu ve Duyarlılık gibi kitaplara korsanları, robotları ve vampirleri katmak istiyordu. Bir gün beni heyecanla arada ve bana sadece bir kitap ismi verebileceğini söyledi: Aşk ve Gurur ve Zombiler. Bunu yazmaya hemen başlamam gerektiğini hissettim.

Neden İngiliz Edebiyatı’ndan bir başka eser değil de Aşk ve Gurur?

Aşk ve Gurur edebi bilinçaltımıza kazınmıştır -belki Jane Austen’ın diğer kitaplarından daha fazla-. Ayrıca orijinal kitabı okursanız, Jane Austen’ın orijinal eserinde ölçüsüz şiddet içeren zombi kaosuna şaşırtıcı ve biraz tuhaf bir şekilde ne kadar uygun bir zemin hazırladığını görürsünüz. Elizabeth Bennet sivri dilli bir karakter... eline bir kılıç tutuşturup onu bir zombi avcısına dönüştürmek çok zor olmadı. Ayrıca kitapta Longbourn civarında görünürde bir sebep olmadan kamp kurmuş bir asker alayı var, dolayısıyla “ağza alınmaz tehdidiyle savaşmaya gelmişlerdi” demek de çok zor değildi.

Telifsiz pek çok metin var... bu yeni bir yayınevi trendi mi?

Sanırım ufak çaplı bir karma edebiyat trendi başlattık. Bu kitaptan sonra Sağduyu ve Duyarlılık ve Vampirler diye bir kitap yazmak ister miyim bilmiyorum, çünkü yeni karma edebiyatçı yaftası yiyebilirim kolaylıkla. Bu kitabın kazandığı başarıyı diğer yayınevlerinin fark etmesi kaçınılmaz. Eminim ki şimdi biz konuşurken birileri Uğultulu Tepeleri karıştırıp içine kaos ekleme fırsatı arıyorlardır.

Kitabınızın metninin %85'i Jane Austen’a ait. Zombileri eklemek çeşitli tutarlılık sorunlarına yol açmış olsa gerek. Bunlarla nasıl başa çıktınız?

İlk işim kitabı baştan sona iki kez okumak oldu... En son 14 yaşımda okumuştum ve hoşuma gitmemişti. Tekrar okuyunca hoşuma gitti. Esprileri ve kurgunun muhteşemliğini fark ettim ve ikinci okumada not tutarak, bölümlerde yapacağım değişiklilerin kitabın genelini nasıl etkileyeceğini düşündüm.  Jane Austen’ın karakterlerinin zombiye benzediklerini hep söylemişimdir, çünkü muazzam bir servet ve imtiyaz kabarcığının içinde yaşarlar ve çevrelerinde ne olursa olsun hedefleri konumlarını korumak ve başkalarını etkilemektir.

Film haklarının satışıyla ilgili son durum nedir?


Kitabın filme çekilmesini çok isteyenler var. Görüşmeler devam ediyor ve çok yakında bir anlaşma yapılacağını düşünüyorum; o zaman da resmi ve eksiksiz bir açıklama  yapılacak.

Rocket Pictures’ın Gurur ve Avcı filmiyle arada bir çekişme olmayacak mı?

Sör Elton’ın benden aşırma yaptığını düşünüyorum ister istemez. Bence ortada Dante Yanardağı/Volkan ve Kıyamet/Derin Darbe benzeri -şaşılacak kadar benzeyen iki filmin piyasaya sürülmesi- bir durum olacak ve en iyi film kazansın!

Hangi tür zombiler en iyisidir? Koşanlar mı, sendeleyenler mi?

28 Gün Sonra filmine bayılsam da, asıl 1960larda ve 1970lerde çekilmiş George A. Romero filmlerindeki zombileri severim. Yavaş ve aptal zombileri severim.

Son olarak, Jane Austen bütün bunlar hakkında ne düşünürdü sizce?

Bence eğlenceli bulurdu. Bence insan onu tekrar okuyunca alaycılığından ve içinde yaşadığı toplumun geleneklerine vahşice saldırabilmesinden etkileniyor. Mezarında kemiklerinin sızlayacağını... veya oradan çıkmaya çalışacağını sanmıyorum. Bence gülümserdi... sonra da bana bir milyar dolarlık tazminat davası açardı.



Bu kitabı idefix'ten sayın alın

Yorumlar

Yorum Gönder

Kulis

Bir Rüya Gibi Dağılacak Olan Hokkabazlar Dünyasında Yaşıyoruz

ŞahaneBirKitap

Kaan Burak Şen, yavaştan genç yazar olarak anılmanın sonuna doğru geliyor; Mutlu Kemikler üçüncü kitabı… Kafası bir hayli tuhaf. Şimdilerde bir roman yazdığı da söyleniyor, fakat öncesinde belirtmekte fayda var: Mutlu Kemikler öykü derlemesi henüz çıktı, pek başka bir kitaba benzetilecek bir havası da yok bu kitabın.

Editörden

Tıp ve edebiyat ilişkisi, tıbbın insanla olan ilişkisi gibi tarih boyunca şekil değiştirmiş, her dönem yeni yaklaşımlarla genişlemiştir. Tıbbın tarihi, insan acılarının da tarihidir aslında. Edebiyatın içinde kapladığı yer, diğer bilim dallarından hep daha büyük olmuştur tıbbın.