Arşivi

//php print_r ($fields); ?>
Dünya Yazarlar Birliği PEN ve PEN Türkiye Merkezi Söze Özgürlük! Paneli düzenliyor. Panelin teması “Muzır Neşriyatın Muzırlıkları” olarak belirlendi.

//php print_r ($fields); ?>
2007’den bu yana İtalyan Carical Vakfı tarafından, Akdeniz ülkeleri arasında kültürel alışverişe katkıda bulunan yazar ve düşünürlere verilen Akdeniz Kültürü Ödülü (Premio per la Cultura Mediterranea) bu yıl Hiçbir Yöne Dönüş adlı romanıyla Oya Baydar’a verildi.

//php print_r ($fields); ?>
William S. Burroughs'un "Cut-up" üçlemesi Nova Ekspresi ile tamamlandı. Yayınlandığı tarihlerde içinde yaşadığı toplumu ve egemen sınıfı oldukça rahatsız etmiş bu üçleme Türkçede 50 yıl aradan sonra yayınlanabildi ancak yayınlanır yayınlanmaz da üçlemenin ilk kitabı dava konusu oldu.

//php print_r ($fields); ?>
Bildiğin Gibi Değil, iki genç araştırmacı Funda Danışman ve Rojin Canan Akın'ın, 90'lı yıllarda çocukluğu Güneydoğu'da geçmiş Kürt gençleriyle yaptıkları on dokuz söyleşiyi bir araya getiriyor.

//php print_r ($fields); ?>
Atilla Birkiye, bu kez İstanbul'a çok farklı bir açıdan bakıyor. Biçimsel özellikleriyle "klasik düzyazı"yı zorlayan, düşsel olan ile gerçek olanın iç içe geçtiği, lirik ve yoğun bir "yaşamöyküsel anlatı" oluşturuyor...

//php print_r ($fields); ?>
Cornelius Bischoff annesi ve kız kardeşiyle birlikte Nazi zulmünden kaçarak İstanbul'a geldiğinde çocuktu. Nazi polisinin elinden kılpayı kurtuldukları bu maceralı yolculukla aştıkları, ölümle hayat arasındaki sınırdı aynı zamanda. Bischoff ailesinin İstanbul'a gelirken aradığı "güvenli bir avuç toprak, huzurlu bir yuva''ydı yalnızca.

//php print_r ($fields); ?>
Nâzım Hikmet’in 1952 Moskova’dayken yazdığı, Sovyetler’de “Türkiye’de” adıyla basılıp defalarca sahnelenen Fatma, Ali ve Diğerleri adlı oyunu Türkiye’de ilk kez özel bir baskıyla Yapı Kredi Yayınları tarafından yayımlandı.

//php print_r ($fields); ?>
Geçtiğimiz yaz gerçekleştirilen Cent pour Cent sergisinin başarısının ardından Fransız Kültür Merkezi, Angoulême Uluslararası Çizgi Roman ve Görüntü Merkezi ile işbirliğini sürdürerek, çizgi romana adanmış yeni bir sergiye ev sahipliği yapıyor.

//php print_r ($fields); ?>
Sınırı geçenlerin sayısı bugün itibariyle beş bini bulmuş, geçmeye niyetlenenler ise on binlerle ifade ediliyor. Herkes onlara mülteci diyor, mülteci kelimesi içinde tekinsizi, tedirgin ediciyi, tehlikeyi de barındırıyor elbette. Siz onlara istenmeyenler de diyebilirsiniz tabii.
