Dosya Arşivi

Dosya // En çok okunanlar
//php print_r ($fields); ?>
Her yılbaşı olduğu gibi, o yılbaşı da, tutamadığımız sözler verdik kendi kendimize. Ocak ayı boyunca ite kaka sürdürebildiğimiz, belki şubata ancak sarkabilen kararlar... Ama o yılbaşı, her zamankinden daha büyük kararlar almış, sözler vermiş olabiliriz; ne de olsa yalnızca bir yıl değil, bir yüzyıl da değiştiriyorduk. Hepimiz için bir ilkti.

//php print_r ($fields); ?>
Tolstoy’un yolu, medeniyetten uzak, dünya tarihinden bihaber, bilgiye kapalı bir Çerkez köyüne düşmüş. Bu köyün halkı bile Abraham Lincoln’ü tanıyormuş ve Tolstoy’a, “düşmanlarını seven ve affeden” bu büyük adamı anlatması karşılığı köyün en değerli Arap atını armağan etmişler.

//php print_r ($fields); ?>
Bugün (6 Mart) Faruk Duman’ın doğum günü. İpekli Mendil yazarlarından Servan Güney, Faruk Duman’ın öykülerinden yola çıkarak hazırladığı mini bir sözlükçeyle yazarın doğum gününü kutluyoruz. İyi ki doğdun Faruk Duman!

//php print_r ($fields); ?>
Roman, çıkış noktasına ve gelişimine bakıldığında bir uzunluk birimi olabilir pekala modern insan için! Ama iş zamana gelince değişiyor, dönüşüyor. İnsanın ömrü kısa, zamanı kısa, dünya üzerinde aldığı mesafeler kısa. O zaman neden okuyup yazdıkları uzun olsun ki?!

//php print_r ($fields); ?>
Yaşadığı çağda da bir yazar olarak hayli kıymet gören William Shakespeare kendi döneminde iyi hikayeler anlatmakla kalmadı, kendinden sonra gelen hemen her disiplinden hikaye anlatıcısına da ilham kaynağı oldu.

//php print_r ($fields); ?>
On yıl önceydi galiba, yağmurlu bir Üsküdar gecesinde, gri paltosunun iç cebinden bir silah gibi çekip, büyük bir iştiyakla yüzüme doğru uzatmıştı, net olarak hatırlıyorum. Uzatmış ve şöyle demişti; “Çok fena metin, içer gibi okumalı bunu.” Eski bir dostumdan bana kalan o taze hatıra, sayfaları hafifçe katlanmış kitap, namlusu bana doğrultulmuş halde elimdeydi artık.

//php print_r ($fields); ?>
Keşfet'in bu ayki konuğu Şükran Moral.
Sizlere keşfetmeniz için Fırat Demir'in Yeni Cüret Çağı isimli kitabını öneriyor, hem de kendi el yazısıyla!
Bu kitaptan altını çizdiği bölüm ise şöyle:

//php print_r ($fields); ?>
İkinci Bahar dizisindeki Hanım (Türkan Şoray) karakteri, sevdiceği Ali Haydar’a (Şener Şen) ayniyle şu sözleri söylemişti; “Benim iki kahramanım vardı; biri Pardayan, biri Ali Haydar. Ali Haydar öldü, Pardayan’a geri dönüyorum.” Bazen öyle olur, Pardayan’a geri dönmek zorunda kalırsın, hayat hep aynı ritminde akmaz çünkü.

//php print_r ($fields); ?>
Sanırım pek duymayan kalmamıştır ama yine de, en azından ana başlıklar halinde hatırlatabiliriz: Bildiğiniz gibi bu yıl 35.’si gerçekleştiriliyor Uluslararası İstanbul Kitap Fuarı’nın. 12-20 Kasım tarihleri arasında, Beylikdüzü’ndeki Tüyap İstanbul Fuar ve Kongre Merkezi’nde... Bu yıl “Felsefe ve İnsan” temasına sahip fuarın onur yazarı da filozof-akademisyen Ioanna Kuçuradi.

//php print_r ($fields); ?>
Hiç aklımıza düşmemiş olması imkansız zaten ama sanki şu sıralar daha sık duyar/dillendirir olduk.
















