Sabitfikir
Künye | Yazarlar | Giriş Yap


Eleştiri Arşivi

Eleştiri // En çok okunanlar



Beckett, neşeli melankolik…

Samuel Beckett, 13 Nisan 1906’da doğdu, 112 yıl önce… İlk romanı Sıradan Kadınlar Düşü’nü 1932 yılında yazmıştı, 86 yıl önce; Türkçede ancak 2013’te okuyabilmiştik...



Menüde Edebiyat Var

Televizyonlarda yemek programları revaçta. Sadece yemesini değil, izlemesini de seviyoruz vesselam. Sadece televizyonlar mı? Sosyal medya üzerinde yemek yapanların ciddi takipçi kitleleri var. İnternet kocaman bir yemek tarifleri kitabına dönüşmüş durumda. Peki bu kadar çok kaynak varken neden hala yemek kitapları yazılır? Şikayetçi olduğumu sanmayım.



Orta Dünya’ya Son Zi̇yaret

Geride bıraktığımız birkaç ay Orta Dünya gezginleri için iniş çıkışlarla doluydu. Beren ile Lûthien’in 2019 yazı biterken Türk okura sunulmasıyla birlikte son yıllarda zihnimizden -bir parçacık- uzaklaşmış olan Tolkien Efsanesi, yeniden gündemimizin merkezine oturmuştu. Hikâyenin geri kalanını ise hepimiz biliyoruz.



Aslanların Tarihi; Ateş Anıları Üçlemesi

‘’Tarih dersleri mumya müzesine

ya da Ölüler Diyarına gezilere benziyordu.

Geçmiş, cansız, boş ve dilsizdi.

Bize içi boşaltılmış vicdanlarla

bugüne boyun eğmemiz için

geçmişi öğretiyorlardı;

tarih zaten yapılıp bitmişti, biz tarihi yapamayacak, onu kabullenecektik.

Zavallı Tarih artık soluk almıyordu: bilimsel metinlerde ihanet edilmiş,



BirKlasik // Yazar olacak delikanlı!

Bugün uluslararası bir şöhret sahibi olan Haruki Murakami, Rüzgârın Şarkısını Dinle’de yazarlığa adım atışının hikayesini anlatıyor. Kısa ve sıcak bir anlatı.



Ebedi şimdi

Geçmiş, gelecek ve şimdinin dürülüp tortop olduğu, başlangıçların sonlara, nihayetlerin bidayetlere dönüştüğü, zamanın parçalanmasının bir bakış kusuru olduğu, yalnız ebedi bir şimdi halinin hüküm sürdüğü bir öykü evreni, Aykut Ertuğrul’un eserlerinde karakteristik bir unsur olarak ön plana çıkıyor.



Eksik aile resmi tamamlanacak mı?

Nicolas Herpin ile Nicolas Jonas, Amerikan sosyolojisini anlatırken kitaplarını (La sociologie américaine, 2011) dört temel üzerine inşa ederler: Şehir, iş hayatı, aile ve kültür.



“Hep beraber çürüyorduk”

Öykünün bir tür olarak okur üzerinde bırakmasını hayal ettiğim bir etki var. Her okuduğum öyküde izini sürdüğüm, bulunca da ferahladığım bir şey bu. Edebiyat terimleriyle açıklayamayacağım, ki edebi zekamın zaten yetmeyeceği, ancak sezgisel olarak bilebileceğim, bir nevi kokusunu alacağım, o vakit bir okur olarak o öyküyü bir daha kolay kolay unutmayacağım bir şey.



Peki ama gerçek öyle midir?

“Yaşam dediğinizde ölüm de demiş olursunuz. Ya da tam tersi. Bir yazar için gerçek ile kurmaca da tıpkı böyledir.’’ Gerçek ile kurmacanın konusu olduğu çoğu tartışma, ikisinin birbirini beslediği ve tamamladığı yönünde sonuçlanır. Hangisinde daha az varsa, diğerine o kadar ihtiyaç duyulur.


Kurmaca uçsuz bucaksız bir gökyüzüyse, gerçek toprak zemindir.



GrafikRoman // Işıklı sayfalarda ergen öfkesi

Gipi, 1963 doğumlu ünlü bir İtalyan çizgi romancı. Asıl adı Gian Alfonso Pacinotti. Sinemaya olan yakın ilgisi, yönetmenliği, dokunaklı grafik romanları, akıllı sözleri, büyülü renkleri, ilginç ardışıklığı onu son on yılın en çok merak edilen Avrupalı üreticilerden biri yaptı.

Kulis

Bir Rüya Gibi Dağılacak Olan Hokkabazlar Dünyasında Yaşıyoruz

ŞahaneBirKitap

Kaan Burak Şen, yavaştan genç yazar olarak anılmanın sonuna doğru geliyor; Mutlu Kemikler üçüncü kitabı… Kafası bir hayli tuhaf. Şimdilerde bir roman yazdığı da söyleniyor, fakat öncesinde belirtmekte fayda var: Mutlu Kemikler öykü derlemesi henüz çıktı, pek başka bir kitaba benzetilecek bir havası da yok bu kitabın.

Editörden

Tıp ve edebiyat ilişkisi, tıbbın insanla olan ilişkisi gibi tarih boyunca şekil değiştirmiş, her dönem yeni yaklaşımlarla genişlemiştir. Tıbbın tarihi, insan acılarının da tarihidir aslında. Edebiyatın içinde kapladığı yer, diğer bilim dallarından hep daha büyük olmuştur tıbbın.