Eleştiri Arşivi

Eleştiri // En çok okunanlar
//php print_r ($fields); ?>
“Mutluluk, güzellik ve esenlik elde etmek için kişinin sadece
reklamı yapılan ürünlerde cisimleşen doğal mükemmelliği
satın alması gerekir. Bu mit etrafında yeni pazarlar geliştirilip;
yeni yaşam ve tüketim biçimleri yaratılıyor.”
A. Melucci

//php print_r ($fields); ?>
Bu yıl içinde okuduğum romanlar arasında 'yeraltı' edebiyatı içinde değerlendirilebilecek olanlar diğerlerine kıyasla çok daha dikkat çekiciydi. Sadece bu yılla sınırlamayalım, son birkaç yıldır 'yeraltı' ürünlerinin düzeyi -gerek içerik gerek biçim açısından- çok doyurucu.

//php print_r ($fields); ?>
İnsan, gölgesiyle neyi temsil eder? Bir gölge oluşmasına yol açan gövdeyi tanıyabilir mi? Gölge ile gövdenin ortak bir ödevi, ortak bir bilinci, ortak bir düşü var mıdır? Gölge sadece bir leke midir yoksa? İnsanın yeryüzü lekesi. Işıkla, aydınlıkla yüzleşince beliren leke. Ya da salt gerçek midir gölge: İnsanın başlı başına bir karaltı olduğunun göstergesi.

//php print_r ($fields); ?>
İletişim Yayınları’nca basılan SanatHayat dizisi, editörü Ali Artun’un ‘Estetik Modernizmin Tasfiyesi’ni büyüteç altına aldığı Çağdaş Sanatın Örgütlenmesi isimli kitabıyla en sıcak yayınlarından birini kamuoyunun ilgisine sunuyor.

//php print_r ($fields); ?>
Akıl ve dürtü aynı kaynaktan doğar fakat bu kardeş oldukları manasına gelmez. Hatta akraba bile sayılmazlar çoğu kere. Akıl ve dürtü ancak birbirlerinden pek hazzetmeyen fakat gidecek başka yerleri de olmayan ev arkadaşları olabilirler ve beraber yaşamak zorunda oldukları evleri de tam olarak bizim kafatasımızdır.

//php print_r ($fields); ?>
İki kişi arasında geçenler ne kadar mahrem kalmalı, ne kadar anlatılmalı? Nermin Bezmen’in Bizim Gizli Bahçemizden’ini (Doğan Kitap) okurken sık sık aklımıza gelen bir soru bu. Nermin Bezmen, geçtiğimiz yıl evliliklerinin 35. yılını kutlamaya hazırlanırken kaybettiği eşi Pamir Bezmen’le aşklarının başlamasını, birlikte olmalarını, evliliklerine kadar geçen zamanda yaşadıklarını anlatmış.

//php print_r ($fields); ?>
- Hayatta ne yapayım? Neye inanayım? Kimi seviyorum?

//php print_r ($fields); ?>
90’ların ortalarında, internet denilen aygıt henüz ortalarda yokken, Halil Turhanlı’nın iki kitabı, alternatif müzik ve kültür meraklısı gençler olarak sığındığımız köşelerden biri olmuştu.

//php print_r ($fields); ?>
“Kendi cinsel hakikatini saklamakla geçen bir hayatın yavaş yavaş varacağı yer vazgeçiştir. Cinsel utanç başlı başına bir tür ölümdür.” (s.228)

//php print_r ($fields); ?>
Günlerdir, Hakan Günday’ın sıra dışı romanlarının içinde belki de en sıra dışı olan; çünkü diğerleriyle karşılaştırıldığında, başka bir “sıra”ya ait olduğu anlaşılan Ziyan’ı okuyorum. “Askerlik” gibi bıçak sırtı bir konuyu; hem de bunca rahat ve doğal bir dille ele alması bile Ziyan’ı, günümüz edebiyatı içinde özellikli bir yere taşıyor.

















