Dosya Arşivi

Dosya // En çok okunanlar
//php print_r ($fields); ?>
Real Madrid-Galatasaray maçının olduğu akşam "akilinsanlar"ın 63 kişi olduğunu öğrendiğime, dokuzuncu dakikada
Ronaldo’nun attığı golden daha çok şaşırmıştım. Oysa takip edemediğim çalımlarıyla Ronaldo’nun gollerine de, mecazi anlamda bize atılan gollere de alışıktım.

//php print_r ($fields); ?>
Hayatın diğer alanlarına sızan rekabetçi ruhtan edebiyat da payını alıyor şüphesiz. İyi yazarların birbirleriyle yarıştıklarını, alanlarında zirveye yerleşmek istediklerini düşünmek pek zor değil. Fakat sevginin gücünü arkasına almayı başaran bazı dostluklar, bu rekabetçi ruhtan da sıyrılıyor. İşte, aralarında arkadaşlık bağı bulunan yazarlar:

//php print_r ($fields); ?>
Chuck Palahniuk ve William Burroughs, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin uzayan “şüpheli yazarlar” listesine eklenen yeni isimler. Marquis de Sade, Philip Roth, Noam Chomsky ve Robert Fisk gibi önemli isimleri de içeren bu liste, gittikçe Katolik Kilisesi’nin Index Librorum Prohibitorum’una (Yasaklı Kitaplar Listesi) benzemeye başladı.

//php print_r ($fields); ?>
Stephen King’in çok satan romanlarının yanında yazarlık hayatına ilişkin deneyimlerine yer verdiği Yazma Sanatı adlı bir eseri de bulunuyor

//php print_r ($fields); ?>
Kimi zaman bir oturuşta okuyup bitirdiğimiz kitapların yazılması yıllar almıştır, kimi zamansa uzun süre yanımızdan ayıramadığımız kitaplar sandığımızdan çok daha kısa sürede yazılmıştır. Bir kitabın yazılma süresi çoğu zaman uzunluğuyla doğru orantılı görülse de durum her zaman bu yönde olmayabilir. Peki o çok severek okuduğumuz romanlar ne kadar sürede yazılmıştır dersiniz?

//php print_r ($fields); ?>
Günlük hayatın koşuşturmacası içinde kitap okumaya ayırabildiğimiz zaman git gide kısalıyor. Hele ki kalınca bir romanı okumak eskisine göre çok daha fazla vaktimizi alıyor, hatta kimi zaman uzun bir hikayeyi takip etmekte zorlanıyoruz ve kitabı ne yazık ki yarıda bırakıyoruz.

//php print_r ($fields); ?>
Türkiye’de her şeyde olduğu gibi, yayıncılıkta da ekonomik, bürokratik, kültürel, siyasi pek çok sorundan bahsetmek mümkün; ama bu sorunlar, yayıncılar dahil kimin umurunda. Sanırım burada herkes şikayet etmekten ve dinlemekten yorulmuş; bir şeylerin değişmesi için küçük de olsa bir şeyler yapmak, çözümler üzerine düşünmek gerek.

//php print_r ($fields); ?>
Çeviri edimi, ideolojiden ayrılamaz. Çevirmen, bir metni bir dilden ötekine taşırken kişisel, toplumsal, kültürel, düşünsel, bağlamsal ve belki de tüm bunları içeren ideolojik temellerden etkilenir. Bu etkilenme hem bilinçli hem de bilinçsiz gerçekleşir ve sonucunda, yeni bir bağlama ve kültüre yerleştirilmiş bir erek metin ortaya çıkar.

//php print_r ($fields); ?>
İsveçli kimyacı Alfred Nobel anısına 10 Aralık 1901'den beri ödül dağıtan İsveç Akademisi, Leo Tolstoy, James Joyce, Virginia Woolf, Mark Twain, Joseph Conrad, Anton Çehov, Marcel Proust, Henry James, Henrik Ibsen, Emile Zola, Robert Frost, W.H. Auden, F. Scott Fitzgerald, Jorge Luis Borges ve Vladimir Nabokov'u atladığı için eleştirildi.

















