Sabitfikir
Künye | Yazarlar | Giriş Yap


Dosya Arşivi

Dosya // En çok okunanlar



Mektupların kıymetini anladık mı?

J.K. Rowling, başka yazarların kitapları üzerine pek konuşmaz. Buna rağmen Jessica Mitford'un mektuplarını bir araya getirerek, 2006'da basılan Decca için bir makale yazdı.



Çizgi Roman // O zamanların kabadayıları

Vücudun görünür yerindeki bir yarayı taşımak zordur. Hele hakkında sorulan sorulara hikayesini anlatarak yanıt vermek, taşımaktan bin kat daha zordur. Bu lafı öylesine söylemiyorum, yaram olduğundan biliyorum. Şehzade Yangını isimli çizgi romanının başkarakteri Osmanlı kabadayısı Tahir’in dış görünüşünde de, kitabın kapağından itibaren en çok dikkat çeken unsur yüzündeki kocaman yara.



Televizyon // Felsefesine gönül verdik

Televizyon dizilerinin altın çağında bir edebiyat profesörü, Nic Pizzolatto, 2014 yılının en çok ses getiren dizilerinden biri olan True Detective’i yarattı.



1960'lardan Don Kişot çizimleri

Muhafazakarlar, gençler arasında sorumsuzluğun yaygınlaştığı, sosyal düzenin sekteye uğradığı bir dönem olarak tanımladı 1960'ları. Geri kalanların büyük çoğunluğu ise özellikle ırkçılık, cinsiyetçilik, militarizm konularındaki tabuların sorgulandığı bir dönem olarak gördü o yılları.



Uykusuzluk, Kafka’nın sırrı olabilir mi?

Yazarların daima geceleri el ayak çekildikten sonra yazmaya başladığı düşünülür. Sanatçıların ve yaratıcı bir uğraşıyla meşgul kişilerin en verimli olduğu saatin de gecenin çıt çıkmayan, sadece düşüncelerin akışının tıkırtısının duyulduğu gece saatleri olduğu türlü çalışmalarla da savunulmuştur.



Muhafazakar Öykü ''Riskli Alan''a Giremiyor Mu?

Selim Baki’nin “Kısa Camel”ı

 



Çizgi Roman // Canavarım, canavarsın, canavar

Richard Kearney, içimizdeki canavarla, “öteki”yle birlikte yaşamanın olanaklarını popüler kültürden örneklerle ele aldığı kitabı Yabancılar, Tanrılar ve Canavarlar’da, “canavar2” (monster) sözcüğünün etimolojisinden bahseder ve “monstrare” sözcüğünün bizi iki farklı anlama götürdüğünü belirtir: Göstermek ve uyarmak.



Editörden: Daha çok akşam haberi, daha demli çay

Adınız, cisminiz her ne ise, her ne renk ve kumaştan giyinmeyi seçiyorsanız, yolda yürüyen adama sinirlendiğinizde ağzınızdan hangi kelimeler dökülüveriyorsa... Hep biraz da siyasi. Değil mi ki, bir fabrika işçisini bembeyaz kıyafetler içinde pek de göremezsiniz.



Araf coğrafyasında umut ve kimlik

Ev dediğiniz şey hatıra kumbarası. Kumbarada ne kadar hatıra varsa o kadar uzağa gidebiliyor, uzaklaştıkça biriktirdiklerinizi harcıyorsunuz. Harcadıklarınızı yerine koyacak imkana sahip değilseniz, ev bilgisini gittiğiniz yollarda tüketiyorsunuz. Evden uzaklaşmayı heyecanlı olduğu kadar hazin kılan da bu.



Gazetecilik: Krallar ve kahramanlar arasında hakikat

Türkiye’nin söz konusu medya olduğunda ne durumda olduğu herkesin malumu. En çok tutuklu gazeteci Türkiye’de. Sürekli görüyoruz, özellikle Gezi direnişi esnasında yapılan eylemlerde polisin saldırısından nasibini alanlar yine gazeteciler oldu. Eylemlerde gazetecilerin hedef alındığı ve tehdit edildiği videoları henüz unutmuş değiliz. Birçoğu susturulmaya çalışıldı.

Kulis

Bir Rüya Gibi Dağılacak Olan Hokkabazlar Dünyasında Yaşıyoruz

ŞahaneBirKitap

Kaan Burak Şen, yavaştan genç yazar olarak anılmanın sonuna doğru geliyor; Mutlu Kemikler üçüncü kitabı… Kafası bir hayli tuhaf. Şimdilerde bir roman yazdığı da söyleniyor, fakat öncesinde belirtmekte fayda var: Mutlu Kemikler öykü derlemesi henüz çıktı, pek başka bir kitaba benzetilecek bir havası da yok bu kitabın.

Editörden

Tıp ve edebiyat ilişkisi, tıbbın insanla olan ilişkisi gibi tarih boyunca şekil değiştirmiş, her dönem yeni yaklaşımlarla genişlemiştir. Tıbbın tarihi, insan acılarının da tarihidir aslında. Edebiyatın içinde kapladığı yer, diğer bilim dallarından hep daha büyük olmuştur tıbbın.