Sabitfikir
Künye | Yazarlar | Giriş Yap


Dosya Arşivi

Dosya // En çok okunanlar



Edebiyatın en ünlü dedeleri

Dede olmanın, bir erkeğin başına gelebilecek en güzel şeylerden biri olduğu söylenir. Genç bir baba olarak yaşadığı afallama ve korkuyu yaşı kemale ermiş, olgun ve deneyimli bir dede pek yaşamaz ne de olsa. Üstelik işe gitmek vb sorumlulukları da artık gündemde olmadığından bir dede torunuyla dilediğince, rahat rahat vakit geçirebilir.



Dali'den sürrealist Romeo ve Juliet

Sürrealist ressam Salvador Dali, yeteneğini birçok defa edebiyat eserlerinin hizmetine sundu. 1946'da Miguel de Cervantes'in Don Kişot'u, 1947'de Montaigne'nin Denemeleri, 1969'da ise Lewis Carroll'un Alice Harikalar Diyarı'nda adlı kitabı için çizimler yaptı. William Shakespeare'in Romeo ve Juliet'i ise Dali'nin "ustalık" dönemine denk gelecek kadar şanslıydı.



İstanbul Film Festivali'nde edebiyat uyarlamaları

35. İstanbul Film Festivali 7 Nisan’da başlıyor. 17 Nisan’a kadar sürecek festivalin programı her sene olduğu gibi yılın önemli filmlerini bir araya getiriyor.



Yazarın dünyasına mahrem bir bakış

Ülkede sular durulmuyor, siyaset her yerimize nüfuz etmiş durumda ve nefes almaya her zamankinden fazla ihtiyacımız var. Bitmeyen yasaklar ve genel olarak iktidar ve erkeklik mücadelesinden geriye ne kalır bilinmez ama aslolanın sokak olduğu açık. Hem mücadele hem de yaşam alanı olarak sokağın önemini geçen bir yılda çok daha iyi anladık.



Bir Fil Ne Kadar Büyür?

Hayatta hepimizin başına hiç ummadığımız bir zamanda olmadık sıkıntılar gelebilir. Çok sevdiğimiz bir yakınımızı kaybedebiliriz sözgelimi, bir kaza olur sakat kalırız ya da işimizle ilgili bir sorun yaşayıp işimizi kaybedebiliriz. Bu tür durumlarda girdiğimiz ağır depresyondan çıkabilmek kolay olmayabilir.



Karşılaştırmalı Eleştiri // Yan yana raflarda iki kitap

“Alt tür” olarak anılagelmiş ve bir süre daha öyle anılmaktan kurtulamayacak gibi görünen eserler (bilimkurgu, fantastik kurgu, polisiye...), elbette kitapçıların “alt” raflarında durmuyorlar ama çoğunlukla birbirlerinden pek ayrı yerlere konulmadıkları söylenebilir; hatta bulundukları raflar yan yana dizilir genellikle.



Sinemanın başı belada yazarları

Yaratım sürecindeki sanatçılar uzun yıllardır, özellikle de Hollywood’un gözde konularından biri olmayı sürdürüyor. Kimi gerçek kişilerin hayatını anlatan biyografik filmler, kimiyse kendi sancılı karakterlerini doğurmayı tercih ediyor. Bu kategoriye dahil edilebilecek en yeni filmlerden biri de The Rewrite (Çapkın Profesör).



Yayıncılar "bir"lik istiyor!

Türkiye’de yayıncılık...  Yüksek KDV, haksız rekabet,  korsan ve hatta resmi korsan, düşünce özgürlüğü, bürokratik çıkmazlar, e-kitap,  Muzır Kurulu ve daha nice sorunlar... Tüm bunlarla boğuşan yayıncılık sektörü devlet gözünde reel sektörün bir parçası olarak görünmüyor. Oysa bal gibi de öyle. Görmezlikten gelinmesi ise ayrı ve ağır bir mesele...



Allı pullu yazarlar

Hâlâ mektup yazıyor, birileriyle mektuplaşıyor musunuz? E-postalar, telefon mesajları, görüntülü konuşmalar hayatımızın bu denli içindeyken pek de sık yaptığımız bir şey değil artık mektup yazmak. Oysa ne heyecanla beklenir, aynı heyecanla da yazılır ve postalanır mektuplar. Pul seçimi de ayrı bir zevktir, hele ki bu pullarda sevdiğimiz edebiyatçılar varsa!

 

 

Kulis

Bir Rüya Gibi Dağılacak Olan Hokkabazlar Dünyasında Yaşıyoruz

ŞahaneBirKitap

Kaan Burak Şen, yavaştan genç yazar olarak anılmanın sonuna doğru geliyor; Mutlu Kemikler üçüncü kitabı… Kafası bir hayli tuhaf. Şimdilerde bir roman yazdığı da söyleniyor, fakat öncesinde belirtmekte fayda var: Mutlu Kemikler öykü derlemesi henüz çıktı, pek başka bir kitaba benzetilecek bir havası da yok bu kitabın.

Editörden

Tıp ve edebiyat ilişkisi, tıbbın insanla olan ilişkisi gibi tarih boyunca şekil değiştirmiş, her dönem yeni yaklaşımlarla genişlemiştir. Tıbbın tarihi, insan acılarının da tarihidir aslında. Edebiyatın içinde kapladığı yer, diğer bilim dallarından hep daha büyük olmuştur tıbbın.