Sabitfikir
Künye | Yazarlar | Giriş Yap


Dosya Arşivi

Dosya // En çok okunanlar



Ağzında bir güneş

Edebiyat ve müzik arasında ilişkinin en güçlü olduğu ve iç içe geçtiği coğrafyalar, hikaye anlatma geleneğinin, bir başka deyişle sözlü geleneğin yaygın olduğu yerler hiç kuşkusuz. İzlanda da böyle bir coğrafya. Uzun kış geceleri, pagan mitoloji, buzullar ve hayatta kalma mücadelesinin üstünde yükselen bir kültür.



Bilgi depolamanın en eski yolu: Kitap rafları

Bookshelf (Kitap Rafı) adlı blogundan ilhamla aynı adlı bir kitap çıkaran yazar Alex Johnson, bu seneki Pulitzer Ödülü'nü kazanan Huffington Post gazetesi okurları için, değişen ve elbette gelişen bilgiyi depolama yöntemlerinden en eskisi olan kitap raflarının en güzellerini seçti.

 



Kararsız Okur: Dostoyevski kütüphanesi

Réne Girard, insan bilincini felç eden gururu çözmüştü, der Dostoyevski için. Onu diğer edebiyatçılardan ayıran en önemli özelliklerinden biri buydu. Kimilerine göre ise karanlık kişiliği onu dahi yapıyordu. Oysa çağdaşı Turgenyev'e göre Dostoyevski, alçağın tekiydi, Freud ise arkasından "baba katili" diyordu.



Kendinin Sınırında: Julia Kristeva

İnsanlık, insanlarca şekilleniyorsa; metin de metinlerce şekillenmez mi? 1960’larda Roland Barthes, Julia Kristeva gibi Post-Yapısalcılar tarafından ortaya konulan metinlerarasılık kavramı tam da bu soruya cevap veriyor.



Başlangıcı Nerede Arıyoruz?

“Yaşamının onu etkileyen kişilerin girip çıkmasıyla belirlendi- Yazarın yolu açık, okuru bol olsun… ğine inanan bir insan o kişilerle, yaşamının kesiştiği anlardan söz ederse kendi yaşam öyküsünü de anlatmış gibi olur” Hep

Sondan Başlar

 



Kararsız Okur: Çok gezenler değil, çok bekleyenler bilir

Gezmek, edebiyatla güzel. Edebiyatçı elinden çıkma seyahatnameler, gördüklerini yazmakla başlayıp edebiyat klasiklerine dönüşen notlar, çok gezen, gezdikçe derinleşen, kültleşen edebi kahramanlarla doludur edebiyat tarihi.



Tevfik Fikret'in ardından...

Galatasaray Lisesi’nin öğrencileri Tevfik Fikret efsaneleriyle büyür. Mektebin en yüksek ortalamasını o yapmıştır. Ondan sonra hiç kimse 5,0 ortalamaya ulaşamamıştır. Kendisini büyük kapıya zincirleyen yine odur. Hatta biraz zorlarsanız Charles de Gaulle’den nişan aldığını bile duyabilirsiniz, ki Charles de Gaulle lisede Tevfik Fikret’ten onlarca yıl sonra bulunmuştur.



Bir Fil Ne Kadar Büyür?

Hayatta hepimizin başına hiç ummadığımız bir zamanda olmadık sıkıntılar gelebilir. Çok sevdiğimiz bir yakınımızı kaybedebiliriz sözgelimi, bir kaza olur sakat kalırız ya da işimizle ilgili bir sorun yaşayıp işimizi kaybedebiliriz. Bu tür durumlarda girdiğimiz ağır depresyondan çıkabilmek kolay olmayabilir.



Şehirlerin Gönül Anahtarları

Şehir yazılarının tarihi çok eskilere dayanır. Gezmek, görmek ve seyahatten geriye kalan izlenimlerini paylaşmak insanın doğasında olan bir özelliği gibi aslında. Gezmek, ruha şifa olduğu kadar kelimelere de bir canlılık katıyor.



Nutku tutulana

İki yıl önce eski bir gazete patronu bir röportajda hiç kitap okumadığını, okuduğu tek kitabın Tayyip Erdoğan'dan imzalı (!) Kuran-ı Kerim olduğunu söylemişti. Gerçekten çok şaşırmıştım ve buna benzer bir şaşkınlığı geçen ay yine yaşadım.

 

Kulis

Bir Rüya Gibi Dağılacak Olan Hokkabazlar Dünyasında Yaşıyoruz

ŞahaneBirKitap

Kaan Burak Şen, yavaştan genç yazar olarak anılmanın sonuna doğru geliyor; Mutlu Kemikler üçüncü kitabı… Kafası bir hayli tuhaf. Şimdilerde bir roman yazdığı da söyleniyor, fakat öncesinde belirtmekte fayda var: Mutlu Kemikler öykü derlemesi henüz çıktı, pek başka bir kitaba benzetilecek bir havası da yok bu kitabın.

Editörden

Tıp ve edebiyat ilişkisi, tıbbın insanla olan ilişkisi gibi tarih boyunca şekil değiştirmiş, her dönem yeni yaklaşımlarla genişlemiştir. Tıbbın tarihi, insan acılarının da tarihidir aslında. Edebiyatın içinde kapladığı yer, diğer bilim dallarından hep daha büyük olmuştur tıbbın.