Dosya Arşivi

Dosya // En çok okunanlar
//php print_r ($fields); ?>
“Kadın önce bacağını yüzen bir tahta parçasına ya da kayaya çarptığını sandı. Hiç acı duymamıştı. Yalnızca sağ bacağı kuvvetle çekilmiş gibiydi. Ayağına dokunmak için elini uzattı. Sol bacağını oynatarak başını suyun üzerinde tutmaya çalışıyordu. Ayağını bulamadı. Elini daha yukarılara getirdi.

//php print_r ($fields); ?>
Safveti Ziya, 1875 yılında, varsıl bir ailenin çocuğu olarak İstanbul’da dünyaya gelmiş. Dönemin yüzü Batıya dönük hocalarından özel bir eğitim aldıktan sonra Galatasaray Sultanisi’ne girmiş ve burada kendisini entelektüel manada geliştirecek bir topluluğun parçası olmuş.

//php print_r ($fields); ?>
Geçtiğimiz günlerde ünlü yazar J.K. Rowling dünyaca ünlü bilgisayar oyunu Minecraft’i bildiğini “11 yaşında bir oğlum var, elbette MineCraft oynuyorum!” tweetiyle bütün dünyaya ilan etti. Peki J.K. Rowling oyun düşkünlüğü konusunda yalnız mı? Elbette değil! Birçok yazar oyunları hem ilham almak hem de kafa dağıtmak için kullanıyor.

//php print_r ($fields); ?>
Keşfet'in bu ayki konuğu Cem Dinlenmiş.
Sizlere keşfetmeniz için Kurt Vonnegut'un Mezbaha No.5 isimli kitabını öneriyor, hem de kendi el yazısıyla!
Bu kitaptan altını çizdiği cümle ise şöyle: “Hadi geçmiş olsun.”

//php print_r ($fields); ?>
Kitap ciltçiliğiyle profesyonel ya da amatör olarak ilgilenen tasarımcıların, öğrencilerin katılımına açık olan bir tasarım yarışması sonucu ortaya çıkan eserler, özellikle Shakespeare eserlerini yeni tasarımlarla yeniden yayımlamak isteyebilecek yayınevlerine fikir verebilir.

//php print_r ($fields); ?>
“Yüzü güçlü –çok güçlü– bir kartal gibiydi; ince burnunda yüksek bir kemer, tuhaf bir şekilde kemerli burun delikleri vardı; alnı azametle kubbeleniyordu ve şakaklarındaki saçlar seyrekti, ama başka yerlerde boldu. Kaşları gürdü, burnunun üzerinde neredeyse bir araya geliyorlardı ve kendi gürlükleri ile kıvrılıyor gibiydiler.

//php print_r ($fields); ?>
Kurt Cobain ve Nirvana’nın ardından söylenecek söz kaldı mı? Bu miras hakkında bir şeyler denebilir mi hâlâ?.. Bu gibi soruların cevabının olumlu olması için, ancak ve yine, söylenmiş yeni bir sözün bulunması gerekiyor. O halde, işte Kurt Cobain hakkında yeni bir belgesel ve yeni bir yazı. İkisi de aşağıda..

//php print_r ($fields); ?>
Bir hanımefendinin her zamankinden biraz daha büyük bir çanta kullanması, hava soğuk olduğu halde pencerenin açık bırakılması ya da minicik bir kan lekesi... Hafiyeler için böylesi detaylar ipucudur; aynı zamanda, meşhur hafiye karakterleri yaratanlar da yine bu detaylardır.

//php print_r ($fields); ?>
1. Bir robot, bir insana zarar veremez ya da eylemsizlik yoluyla ona zarar gelmesine göz yumamaz.
2. Bir robot, Birinci Yasa ile çakışmadığı sürece insanlar tarafından verilen emirlere itaat etmek zorundadır.

//php print_r ($fields); ?>
Her gün karşılaştığımız, yolda yan yana geldiğimiz, dersimize giren, aynı binada oturduğumuz, belki de yakından akraba olduğumuz birisinin, ahlaki olarak netameli bir durumdan suçlandığını ve hatta hüküm giydiğini duyduğumuzda, ne hissederiz acaba? Sosyal medyada bol keseden harcadığımız “ahlaki yargılarımız” ne kadar yerindedir?
