Sabitfikir
Künye | Yazarlar | Giriş Yap


Dosya Arşivi

Dosya // En çok okunanlar



Edebiyatı katliama dönüştürenler

Bir gün bir roman yazarsınız ve hayatınız değişir: Romanınız edebiyattan anlamayan insanlar tarafından okunur, siyasi ve dini liderler tarafından şeytanlaştırılırsınız, taşlanmanız ya da kitabınızın yakılması yetmez, öldürülmeniz gerektiği söylenir. Kütüphanelerin insanı olmaktan çıkar, jeostratejik paylaşım mücadelelerinin manevralarından biri haline gelirsiniz.



Sizin babanız hiç kitap yazdı mı?

Bir yazar, genellikle tek başına kurar dünyasını, sonra o dünyada yazdıkça yazar ve ortaya çıkardığı yapıtlar yayın piyasası üzerinden okura sunulur. Uzunca bir süredir, yayın piyasasına başvurmaksızın, bir yazar yazdıklarını metalaştırıp hayatını bu yolla kazanamıyor. Artık parti yazarı da kalmadı pek, birtakım kudretli kişilerin desteklediği yazar cinsi de...



En güzel "Seni seviyorum" anı

Yayımlanan ilk romanı Trendeki Yabancılar, aynı yıl içerisinde Alfred Hitchcock tarafından sinemaya uyarlanan Patricia Highsmith, televizyon ve sinemadaki popülaritesini o zamandan beri hiç kaybetmedi; eserleri perdeye uyarlanmaya devam ediyor. 65 yıldır sinemayı etkileyen Highsmith, bir yüzyıl kadar daha “polisiye romanın filozofu” olarak yönetmenlere ilham verecek büyük olasılıkla.



Sinema // Tüketim toplumunun marazları

Yönetmen David Cronenberg, yakın zamanda Türkçeye kazandırılan ilk romanı Tüketilmiş ile kamera arkasından klavye başına yumuşak bir geçiş yapmış gibi görünüyor.



Bir çiçeğin soluşu

Boris Vian’ın yıllar içinde klasikleşmiş, birçok dile çevrilmiş ve hatta 2013’te Michel Gondry tarafından aynı adla sinemaya da uyarlanmış, ilham verici eseri Günlerin Köpüğü gerçeküstü arka planıyla belki gerçekten de en çok çizgi romana yakışacak bir metin. Çünkü Boris Vian’ın, adeta gördüğü rüyayı kaleme aldığı bir eser bu.



KuşBakışı // Celil Oker'in masasından

“Eski pilot, ex-kaptan” Remzi Ünal karakterinin ortaya çıktığı masanın yakınlarında eski uçak göstergelerine rastlamamız şaşırtıcı değildi ama Remzi Ünal’ın aynı zamanda “bir özel dedektif” olduğunu hatırlatan bir tabancayla karşılaşmak bizi korkutmadı değil... Elbette oyuncaktı! Ne de olsa Remzi Ünal da pek sevmez tabancaları...

 

 



Keşfet: Kırmızı Defter

Keşfet'in bu ayki konuğu Merih Akoğul.


Sizlere keşfetmeniz için Paul Auster'in Kırmızı Defter isimli kitabını öneriyor, hem de kendi el yazısıyla!


Bu kitaptan altını çizdiği cümle ise şöyle: "Cebinde bir kalem varsa, büyük bir olasılıkla bir gün onu kullanmaya başlamak gelecektir içinden."

 



A'dan Z'ye Erdal Öz

Bundan tam 10 yıl önce, 6 Mayıs 2006'da aramızdan ayrıldı Erdal Öz. Tam da bugün için, İpekli Mendil öykü sözlüğünün yazarlarından Mehtap Akdeniz, Öz'ün eserlerinden yola çıkarak mini bir sözlük hazırladı. Bu vesileyle, biz de Erdal Öz'ü bir kez daha anıyoruz...

 



Odak Yazar // Ersan Üldes

Romana bakmanın yolları

 


Ersan Üldes’in Zafiyet Kuramı, romanın sınırlarını genişleten oldukça farklı bir kitap. Düzenlenişi, konusu, taşlamaları, “cin fikirleri”yle oldukça yenilikçi bir tutum sergilenmiş ve edebiyat dünyasının merak edilen kimi magazinsel yanları da metne dâhil edilmiş.

 



A'dan Z'ye Oktay Akbal

Oktay Akbal’ın öyküleri günlük hayattan kesitler sunar. İnsanın duygularına, insanın hayatının geçtiği dış mekânlara odaklanır. Yaşanan mekânlarla, şehirlerle insanı bütünleştirir 28 Ağustos 2015 tarihinde kaybettiğimiz Oktay Akbal’ı İpekli Mendil yazarlarından Betül Tekeli’nin hazırladığı A’dan Z’ye Oktay Akbal sözlükçesiyle anıyoruz.

Kulis

Bir Rüya Gibi Dağılacak Olan Hokkabazlar Dünyasında Yaşıyoruz

ŞahaneBirKitap

Kaan Burak Şen, yavaştan genç yazar olarak anılmanın sonuna doğru geliyor; Mutlu Kemikler üçüncü kitabı… Kafası bir hayli tuhaf. Şimdilerde bir roman yazdığı da söyleniyor, fakat öncesinde belirtmekte fayda var: Mutlu Kemikler öykü derlemesi henüz çıktı, pek başka bir kitaba benzetilecek bir havası da yok bu kitabın.

Editörden

Tıp ve edebiyat ilişkisi, tıbbın insanla olan ilişkisi gibi tarih boyunca şekil değiştirmiş, her dönem yeni yaklaşımlarla genişlemiştir. Tıbbın tarihi, insan acılarının da tarihidir aslında. Edebiyatın içinde kapladığı yer, diğer bilim dallarından hep daha büyük olmuştur tıbbın.