Sabitfikir
Künye | Yazarlar | Giriş Yap


Eleştiri Arşivi

Eleştiri // En çok okunanlar



Her şey bundan mı ibaret?

 

Neil Gaiman, Yokyer romanının anakarakteri Richard Mayhew’u “Temiz yüzlü,  çocuksu bir genç adamdı; koyu renk, hafif dalgalı saçları ve büyük, ela gözleri vardı,” sözleriyle tasvir etmiş. Roman boyunca gelişecek hemen her olayın merkezinde yer alan Richard’a yakından bakalım.

 

 



her şey kötüye giderken

korktuğumuz ama olacağını öngördüğümüz birçok şey gerçekleşmiş; büyük bir ekolojik kriz var, başta su olmak üzere doğal kaynaklar tükenmeye yüz tutmuş, bütün gıda maddeleri hormonlu, gdo’su değiştirilmiş.

 

 

 

 



Lars Iyer'in manifestosu

Hiçbir şey ve her şey hakkında üç kitap: Kuşku, Dogma ve Göç. Newcastle Üniversitesi’nde felsefe dersleri veren Lars Iyer’in bir internet günlüğünde anlatmaya başladığı ve daha sonra romana dönüşen hikaye, bizi edebiyat tarihinin en absürt çiftlerinden biriyle tanıştırıyor. W.



İnancın peşinde “Tuhaf” öyküler

Gazeteci yazarların kitapları genellikle daha önce yayınlanmış yazılardan oluşur. Yılboyunca hemen her gün yazdıkları köşe yazılarından bazen belli bir mantıkla, bazen de kronolojik sırayla seçmeler yaparlar. İnternet icat edilmeden önce bu tip derlemeler önemliydi ve ilgi çekiyor, çok okura ulaşıyor, yazarına da yayıncısına da para kazandırıyordu.



Marias'ın "ciddiyetsiz" metinleri

Yapılmamış şey değil; yazarların gizli odasına girmek veya onları bir kurguda yeniden yaratmak daha önce de denendi. Javier Marias, rastgele seçtiği ve hepsi pılını pırtını toplayıp aramızdan ayrılmış kimi isimlere benzer şekilde yaklaşmış.



Tüccarlar

Fransız tiyatrosu ve çağdaş yazarları günümüz dünyasının hem tektipleşmiş gündelik yaşamının hem de evrensel ‘saçmalık’larını ne kadar eleştiriyorlar buradan takip etmek oldukça güç ama bir yazar var ki her yazdığı o saçmalığa iyice bir dokunuyor. İşin doğrusu, yazmadıkları asıl dokunan.



Çocuklar, aptallar ve diğer masum ucubeler

Seçimler yaklaşıyor. Büyüklük ucubeliğinin ardına sinmiş Amerikan yalnızlığını, toplumsal ve bireysel ölçekte tedavi etmeyi amaç edinmiş bir başkan adayı var. Grotesk çirkinliği ve iriliği yüzünden anne ve babası tarafından istenmeyen, ikiz kardeşinden ayrılmış biri bu adam. Yalnızlığın ne olduğunu iyi bilir. Seçim sloganı ‘Artık yalnız değilsin!’

 



Endülüs için bulunmaz bir rehber

Yıllar önce bir yazımda "Şairin dükkânı yirmi dört saat açıktır" demiştim. "Gördüğü, baktığı, anlattığı, ağırladığı ne olursa olsun, şair gece ve gündüz çalışandır, öyle ki şairin dükkânı yirmi dört saat açıktır" (Yasakmeyve Eylül-Ekim 2005). Böyle bir dükkânı yürütmek ilk işidir şairin, hatta tek işi.



Uzak bir gölge

“André Gide’i André Gide yapan şey nedir?” diye sorulsa buna hemen şu yanıt verilebilir: Birincisi yaşadığı dönemin tanığı bir aydın, ikincisi bu dönemin ahlaki sorgulamasını üstlenen sorumlu bir insan. Bütün eser ve eylemlerinin omurgasını bu iki özellik oluşturuyor.

 



Antonio Tabucchi ile algıda yolculuklar

Antonio Tabucchi öyle bir yazar ki, yolculuk etmek konusunda hayatı "ah keşke"lerle geçen benim gibi bir okuru, daha kitabının önsözünde avucunun içine alıyor. "Çok yer gezdim ve çok yerde bulundum," diyor Yolculuklar ve Öteki Yolculuklar'ın başında.

Kulis

Bir Rüya Gibi Dağılacak Olan Hokkabazlar Dünyasında Yaşıyoruz

ŞahaneBirKitap

Kaan Burak Şen, yavaştan genç yazar olarak anılmanın sonuna doğru geliyor; Mutlu Kemikler üçüncü kitabı… Kafası bir hayli tuhaf. Şimdilerde bir roman yazdığı da söyleniyor, fakat öncesinde belirtmekte fayda var: Mutlu Kemikler öykü derlemesi henüz çıktı, pek başka bir kitaba benzetilecek bir havası da yok bu kitabın.

Editörden

Tıp ve edebiyat ilişkisi, tıbbın insanla olan ilişkisi gibi tarih boyunca şekil değiştirmiş, her dönem yeni yaklaşımlarla genişlemiştir. Tıbbın tarihi, insan acılarının da tarihidir aslında. Edebiyatın içinde kapladığı yer, diğer bilim dallarından hep daha büyük olmuştur tıbbın.