Arşivi

//php print_r ($fields); ?>
Roberto Arlt (1900-1942), Yedi Deli Adam’ı henüz 29 yaşındayken yayımlıyor. Libération gazetesinde yayımlanan yazısında Philippe Lançon, Arlt’ın kaleminde “...

//php print_r ($fields); ?>

//php print_r ($fields); ?>
Bu yıl ABD’li yazar Herman Melville’in doğumunun 200. yılı kutlanıyor. Dünya edebiyatının geç keşfedilen ama önemli isimlerinden biri olan Melville, 1819 New York doğumlu.

//php print_r ($fields); ?>
Seyrek Yağmur’daki bölümlerden birine Robert Bresson alıntısıyla başlıyordu Barış Bıçakçı: “Başarımız ne kadar büyükse başarısızlıktan o ölçüde kıl payı kurtulmuşuz demektir...”1 Sadece yaşama dair değil, Bıçakçı’nın bizzat kendi kelimeleriyle hesaplaşmasına dair bir cümle gibi gelmiştir bu bana hep.

//php print_r ($fields); ?>
Bir bilimkurgu macerası. Bir aşk hikâyesi. İçinde Nikola Tesla da var. Yer yer Otostopçu’nun Galaksi Rehberi’ni hatırlatan, son derece ciddiyetsiz, basbayağı komik, bazen terbiyesiz bazen dâhice, müthiş eğlenceli bir paralel evrenler romanı!

//php print_r ($fields); ?>
“Kendi defterimizin seyyahıyız” cümlesiyle açılan Leyla’nın Defteri’nde İpekçi, okuru, 20 yılı aşan romancılığının ve 30 yılı aşan yazın hayatının sırlı odalarına davet ediyor. Leyla’nın Defteri’ni çevirdikçe İbn Arabi’den Dante’ye, Tanpınar’dan Orhan Pamuk’a, Rilke’den Bachmann’a genişleyen bir çağrışım haritasında ‘seyyahlık’ etmiş oluyoruz.

//php print_r ($fields); ?>
“Kanlı Rahibe”, “Vampir Arnold-Paul”, “Bir Brukolak’ın Öyküsü” gibi korku edebiyatı tarihinde önemli bir yer kaplayan metinlerden oluşan Infernaliana’da, hem zamanında gerçek olduğuna inanılan olaylar hem de gotik edebiyatla özdeşleşmiş figürlerin öyküleri yer alıyor.

//php print_r ($fields); ?>
Geçmişle hesaplaşmanın ancak geleceği kurmakla mümkün olduğu dünyada, şimdiki zaman ne işe yarar? İlk kitabı Aile Fotoğrafı ile adını duyuran Kerem Görkem, yeni romanında sıradan bir karakterin üzerinden gündelik hayatı anlatıyor. Süreyya sıradan olduğu kadar sıra dışı da; çöp alıp aidat toplarken gözlemcilik yapıyor, kent ve kentlilik üzerine düşünüyor.

//php print_r ($fields); ?>
Hasan Gören ilk romanı Zan’ın ardından bu sefer daha geniş bir coğrafya ve zamana yayılan ve yine bir suç hikayesi olarak okunabilecek romanıyla çıkıyor okurun karşısında.
