Dosya Arşivi

Dosya // En çok okunanlar
//php print_r ($fields); ?>
Tren, ikili bir yolculuğun mekanı olmaya müsait. Camdan görünen genişlik, sıra sıra evler, hızla geçerken flu bir fotoğrafa dönen yüzler; öte tarafta da yolcunun yüzü, yüzün cama düşen yansıması. Zamanla kurulan ilişki anlamında da ikili bir yolculuk bu: Dışarıya doğru bakmanın hızıyla, içe doğru yönelmenin ağırlığı...

//php print_r ($fields); ?>
“Yaklaşık seksen yıldır yazıyorum. Önce mektup, sonra şiir ve konuşma, sonra hikâye, makale, kitap, şimdi notlar. Yazma faaliyeti benim için hayati bir faaliyet oldu hep; bir şeyleri anlamlandırmamı ve devam etmemi sağlıyor.” (John Berger, “Otoportre”, Hoşbeş)

//php print_r ($fields); ?>
Virginia Woolf’un (1882-1941) yaşarken basılı tek öykü kitabı olan Pazartesi ya da Salı (1921) bir öykü kitaplığında bulunması gereken önemli kitaplardan biridir. Virginia Woolf, Mrs. Dalloway, Dalgalar, Deniz Feneri romanlarıyla bilinç akışı tekniğinin başarılı örneklerini vermiş bir öncüdür. Bu akım günümüzde de etkisini yoğun bir şekilde göstermektedir.

//php print_r ($fields); ?>
Mahir Ünsal Eriş iki öykü kitabını -Kara Yarısı ve Sarıyaz- birlikte çıkardı, herkesin ilk aklına gelen soru benim de zihnimi kurcalamadı değil, neden tek kitap değil de iki ayrı kitap? Kendisi bu iki kitabın farklı zamanlarda yazılan iki ayrı dosya olduğunu belirtmiş. Aslına bakılırsa soru cevabını kitaplar okununca tam olarak buluyor. Bu yazının konusu Sarıyaz kitabı.

//php print_r ($fields); ?>
Bugüne değin pek çok büyük yazar; çok boyutlu, içinde karşıtlıklar bulunduran bazı zor karakterlerini, çok katmanlı ve eklektik ruhlara sahip kedilerden yontmayı seçti. Kediler tarihsel bagajlarını kullanarak ve uzun birlikteliğimiz sonucu kültürel sembollere dönüşerek yazarların okurlarıyla arasındaki mesafeyi kısaltmalarına zaman zaman yardımcı oldular.

//php print_r ($fields); ?>
Türkiye’nin ilk özel müzik kütüphanesi olarak kurulan Borusan Müzik Kütüphanesi, uzun yıllar Borusan Sanat’ın İstanbul’da, İstiklal Caddesi’ndeki eski binasında öğrencilere ve müzikseverlere hizmet verdi. 2014 yılında ise kapandı ama arşive ulaşmak halen mümkün.

//php print_r ($fields); ?>
İran edebiyatında ve özellikle İran şiirinde, erkek egemenliğine karşı kadın rüzgârını ilk estiren şairin sinemaya giriş macerasının ilk perdesi, iki arkadaşı tarafından bir partide İran sinema dehasına önerilmesiyle başlar. Bu sabit fikirli, dik başlı ve dahi adam, hakkında pek de iyi şeyler konuşulmayan bir kadını işe alırken tereddüt eder ve bu tereddüdünden iş arkadaşına söz eder.

//php print_r ($fields); ?>
Daracık, kül rengi bir odada, yiyecekten ve ışıktan yoksun olduğu, çamaşırının bile yıkanmadığı süre içinde, Rusya’ya dönmek için sağdan soldan birkaç kuruş dilendiği günlerde, kısacası yoksulluğun ve yalnızlığın doruğunda bulunduğu sıralarda Dostoyevski bir roman üzerinde çalışmaktadır.

//php print_r ($fields); ?>
Harry Potter serisinin yazarı J. K. Rowling’in Twitter’ı (@jk_rowling) en aktif kullanan yazarlardan biri olduğu malum. Geçtiğimiz günlerde, depresyonla boğuşan Sally isimli bir Harry Potter hayranının sosyal medyada paylaştıkları, Rowling’i harekete geçirdi.

//php print_r ($fields); ?>
Bir şair her şeyden önce kurulu düzenle derdi olan kişidir. Furuğ, İran edebiyatının ve hatta dünya edebiyatının görüp görebileceği en isyankâr sanatçılardan biridir. Yalnız modern İran şiirine yepyeni bir soluk getirmekle kalmamış, kadın algısının da büsbütün değişmesinde büyük rol oynamıştır.
