Sabitfikir
Künye | Yazarlar | Giriş Yap


Dosya Arşivi

Dosya // En çok okunanlar



Edebiyatın Bookstagram ile Sakıncalı Sınavı

Duygu Özdemir @1Kitap1mekan

“YALNIZCA OKUDUĞUM KİTAPLARI PAYLAŞIYORUM”

 


 



Bir dünya polisiye

Merak, insana bahşedilen en temel duygulardan biri olarak benlikteki mevcudiyetini beşikten mezara dek sürdürür. Bebekken gördüklerini, duyduklarını, dokunduklarını merak ederek çıktığı keşif yolculuğunda, insanın bu dünyadan ayrılırken hissedeceği son “şey” de pekâlâ merak ile ilintili olabilir; “demek artık ben de ölüyorum, peki sonra ne olacak?”

 



Terskarga

Yaklaşık 500 yıl önce; 20 Eylül 1519’da İspanya’dan 5 gemi ve 265 kişi ile yola çıkılıp, 3 yıl sonra 6 Eylül 1522’de 1 gemi ve 18 kişiyle geri dönülerek dünya tarihi yeniden yazılmıştı. Çünkü “başlangıçta baharat vardı!”

 



Ursula Le Guin’in bir albüme imza attığını biliyor muydunuz?

Yakın zamanda kaybettiğimiz Ursula K. Le Guin arkasında öylesine bir külliyat bıraktı ki, onun metinleri arasında gezindikçe sürekli daha derinlere inmeye başlıyoruz. Le Guin’in Hep Yuvaya Dönmek adlı kitabını okuyanlar bilir, Kesh adlı hayalî bir topluluğun detaylı bir tarihçesidir bu.



Çevirmenin Ajandası

Son olarak T. S. Eliot’ın Bütün Şiirleri (1909-1962) kitabını çevirdim. Bu eserin ortaya çıkmasının üç yıla yakın süren inişli, çıkışlı, sancılı bir öyküsü var. T. S. Eliot, nihayetinde 20’nci yüzyıl şiirinin muhkem bir uğrak noktası olan bir şair.



“Ben Senin Ne İstediğini Biliyorum, İncir İstiyorsun Sen”

Yaşamın ta kendisi olduğu için mi yazdığını yoksa bizzat yazdığı için mi yaşamla bağ kurduğunu bilemez yazan kişi. Bir şey konuşturur onu, fakat nedir o şey? Beşiğinde dile gelen İsa gibi, daha doğar doğmaz talihin nasıl işlediğinin gizli bilgisini anlamaya yazgılıdır sanki. Bilgedir, budaladır, trajik ve gülünçtür. Ve sırf bu yüzden usta bir “yaşam acemisi” olup çıkacaktır.

 



FAHRELNİSSA ZEİD: İÇ DÜNYALARIN RESSAMI

 

 

2018 yılı, büyük Türk yazarı Tarık Buğra’nın 100. doğum yıldönümü. Bu tarz tarihlerin sanatçıların, yazarların eserlerine ve hayatlarına tekrar bakmak için birer vesile olmasından dolayı özellikle gündemime almaya çaba gösteriyorum. Keşke kültür kurumlarımız da aynı hassasiyeti gösterip bu büyük yazarı layıkıyla anmak için etkinlikler düzenleseler.

 



Düğümler ve Çözümler

Sıradan mutluluklar üzerine erken yaşlarda kurulmuş bir yuva, iki çocuk, kendini evine ve çocuklarına adamış bir kadın, geçen yıllar ve bir tarafın bu küçük, tekdüze dünyayı geride bırakma isteği. Erkeğin bu dörtlü arasındaki rolleri “anlamsız bir makinenin her zaman aynı hareketleri yinelemeye mahkûm çarkları” olarak tasvir etmesi ve başka bir kadın için evi terk etmesi...



Editörden // “Aferin evladım, böyle devam et sen!”

"Teksas-Tommiks dönemi”nin ancak son demlerine yetişebildim… O zamanlardan, dayımın iki çizgi roman kulesi arasındaki hali gözümün önünde halen; sırt kısmı aynı zamanda kütüphane olarak da kullanılabilen o eski tip divana boylu boyunca uzanmış, bir tarafta “uç uca eklenerek” okunacak, diğer tarafta ise okuduğu ciltlerden oluşan iki kule… Sanırım daha çok Zagor görürdüm elinde; ablamın



FİLİSTİN'İN ÇOCUKLARI

Ülkemizde ideolojik, tek yanlı, ticari bir çeviri ortamının varlığını söylemek mümkün. Örneğin bu çeviri anlayışı nedeniyle Balkan, Türki Cumhuriyetler, Afrika, Arap, Uzak Doğu edebiyatından Türkçeye çok az kitap çevrildiğini görüyoruz. Kültürel, tarihsel yakınlığımız olan ulusların, toplulukların edebiyatını bilmiyoruz.

Kulis

Bir Rüya Gibi Dağılacak Olan Hokkabazlar Dünyasında Yaşıyoruz

ŞahaneBirKitap

Kaan Burak Şen, yavaştan genç yazar olarak anılmanın sonuna doğru geliyor; Mutlu Kemikler üçüncü kitabı… Kafası bir hayli tuhaf. Şimdilerde bir roman yazdığı da söyleniyor, fakat öncesinde belirtmekte fayda var: Mutlu Kemikler öykü derlemesi henüz çıktı, pek başka bir kitaba benzetilecek bir havası da yok bu kitabın.

Editörden

Tıp ve edebiyat ilişkisi, tıbbın insanla olan ilişkisi gibi tarih boyunca şekil değiştirmiş, her dönem yeni yaklaşımlarla genişlemiştir. Tıbbın tarihi, insan acılarının da tarihidir aslında. Edebiyatın içinde kapladığı yer, diğer bilim dallarından hep daha büyük olmuştur tıbbın.