Dosya Arşivi

Dosya // En çok okunanlar
//php print_r ($fields); ?>
Carson McCullers (1917-1967), Küskün Kahvenin Türküsü’nde (1951) Güney Amerika ruhunun âdeta kılcal damarlarında dolaşır. Ritmi, akışkanlığı ve o rengin tüm tonlarını etkileyici bir dille ifade eder. Daha çok diyaloglara, insan davranışlarına ve içe işleyen duygusal atmosfere yasladığı öyküleri, gösteren, örnekleyen bir kurgu ile var olur.

//php print_r ($fields); ?>
Biyografik nitelikli çizgi romanlar çoğalıyor. Kimlerin hayatı anlatılıyor sorusu, bu çoğalmanın da cevabını veriyor. Popüler kültürün “oyuncusu” olan, konuşulan ve bilinen isimlerin, ünlülerin hayatı çizgi romana uyarlanıyor. Hayatı derken, anlatılan popüler şahsiyetin (hikayeleştirildiği biçimiyle) yaşadığı olaylar anlatılıyor demek daha doğru olur.

//php print_r ($fields); ?>
Asteriks, Türkiye’de yayımlandığı hiçbir dönemde çoksatar olmadı ama hemen her zaman sevilen, hatırlanan, eğlenceli ve nitelikli bulunan, ismi dokuzuncu sanatla özdeşleşen bir çizgi roman sayılageldi. Benzerlerinin aksine çoğunlukla başarılı edisyonlarla, ortalamanın üzerinde tercümelerle sunuldu.

//php print_r ($fields); ?>
Bir çocuk için bir kitabı anlamlı kılan ve heyecanla okumasını sağlayan şeylerden birisi içindeki macera ve mizah sosudur. Eğer bunu günlük hayatın akışına boyayabilirseniz bu çocuk için daha cazip bir kitaba dönüşür elbette. Selçuk Ceyhan’ın yazdığı Dünyayı Kurtaran İnek romanının da yaptığı tam olarak bu.

//php print_r ($fields); ?>
Edebiyat kelimesinin en büyük talihsizliği zaten biliniyor olması. İnsanların “zaten biliyorum” deyip sözlüklere müracaat etmediği talihsiz kavramlardan biri edebiyat. Hiç okumasak da, elimizden romanlar, öykü kitapları düşmese de edebiyat orada bir yerde aşikâr olarak durur zaten. Edebiyat kelimesinin ilk anlamı ile mecaz anlamı arasındaki tezat ise rahatsız edicidir.

//php print_r ($fields); ?>
Anadolu Medeniyetleri Araştırma Merkezi (ANAMED) Kütüphanesi, 2006 yılında kuruldu. İdari olarak Koç Üniversitesi merkez Suna Kıraç Kütüphanesine bağlı olan kütüphane Türkiye’nin arkeoloji, sanat tarihi, mimarlık ve kent tarihi alanlarındaki en önemli akademik araştırma merkezlerinden biri olan ANAMED’in ihtiyaçları doğrultusunda şekillenerek gelişiyor.

//php print_r ($fields); ?>
Arthur Schnitzler (1862-1931) ülkemizde az tanınmasına rağmen Alman dilinin en güçlü öykücülerinden biridir. Erken dönemde bilinç akışı tekniğini, iç monolog anlatım imkânını ustalıkla kullanan yazar, aşk ve ölüm üzerine derinlikli öyküler ortaya koyarken özellikle XIX. yüzyıl sonu Avrupa ve Viyana’nın çöküş dönemini belgelemiştir.

//php print_r ($fields); ?>
Uzun, çok uzun zaman önceydi. Dünya bugünkünden çok daha genç, çok daha sessiz, çok daha huzurlu bir yerdi hiç şüphesiz. Sonra bu huzuru sonsuza kadar bozacak bir şey oldu. Kabil, kardeşi Habil’i öldürdü.

//php print_r ($fields); ?>
Bir yazarın bilinmezlikle örtülü olması, geriye tek bir eser bırakması onu anmak için herhangi bir sebebimiz olmadığı anlamına geliyor mu?
J.D. Salinger’ın 100. Doğum Günü

//php print_r ($fields); ?>
SAZLIKLARDAN HAVALANAN, BİR ÖRDEK GİBI SESİN YA DA BİR KEDİM BİLE YOK ANLIYOR MUSUN!
İlhan İrem ya da Sezen Aksu’nun konumuzla alakası olmasa da hayata dair ne öğreniyorsak şarkılardan öğreniyoruz sanırım.
