Dosya Arşivi

Dosya // En çok okunanlar
//php print_r ($fields); ?>
Hatice Dırmıkcı’nın Profil Kitap’tan çıkan romanı Şifacı yerli fantastik kurgunun umut vadeden örneklerinden biri. Berweuli serisinin ilk kitabı olarak kurgulanan roman, yazarın iki kapak arasına girmiş ilk eseri olsa da kurgu ve dildeki olgunluk kurmacaya harcanmış uzun bir mesainin habercisi gibi.

//php print_r ($fields); ?>
Büyük laflar etmiyor Gülçin Durman. Küçük, sade, yalın, samimi, sıcak hikâyeler anlatıyor. Başıma Gelenler Hep Senin Yüzünden, Durman’ın Kent Masalları ve İnşallah’tan sonra yayınlanan üçüncü hikâye kitabı. Durman’ın hikayelerinin hem belge değeri var hem de nostalji değeri. Daha da önemlisi güzel bir hikâyeyi okumanın keyfini yaşıyoruz okurken.

//php print_r ($fields); ?>
2018 yılı TÜYAP Onur Konuğu da seçilen Selim İleri’nin velut kaleminden çıkan en son romanı Beklenen Sevgili, insanı kendi gerçeği ile yüzleştiren bir roman.

//php print_r ($fields); ?>
John Cheever, Amerikan rüyasının başat bir anlayış olduğu zaman diliminde, bu rüyanın nasıl insani yıkımlara neden olduğunu ve her alanda bir yozlaşmayı doğurduğunu klasikleşecek yaklaşımlarla örneklemiştir.

//php print_r ($fields); ?>
Dünya savaşlarının geçtiğimiz yüzyıl boyunca Avrupa’ya yaşattığı travmanın izlerini sürebileceğiniz Kallocain şubat ayında Profil Kitap etiketiyle raflardaki yerini aldı. Eser verdiği yıllarda döneminin gelenekçi edebiyat kamusu tarafından pek rağbet görmemiş olsa da Karin Boye İsveç edebiyatının en önemli isimlerinden biri olarak kabul ediliyor.

//php print_r ($fields); ?>
Roberto Arlt (1900-1942), Yedi Deli Adam’ı henüz 29 yaşındayken yayımlıyor. Libération gazetesinde yayımlanan yazısında Philippe Lançon, Arlt’ın kaleminde “...

//php print_r ($fields); ?>

//php print_r ($fields); ?>
Tüm edebi eserlerin kısa olması gerektiğine inanan ve bunu ‘şiirselliğe’ saygı olarak nitelendiren Edgar, 1838’de kaleme aldığı Nantucket’li Arthur Gordon Pym’in Öyküsü adlı kitabının başına gelenleri bilse ne yapardı peki acaba?

//php print_r ($fields); ?>
İzleyici koltuğunun edilgenliğinden çıkıp sinemayla farklı düzlemlerde ilişki kurmak, yeri geldiğinde yönetmenin zihninde bir filmin nasıl tasarlandığının kapılarını aralamak isteyenler için Türkçede hatırı sayılır bir külliyat oluşmaya başladı.

//php print_r ($fields); ?>
Türk destanlarının başında gelen Oğuzname, bilinen ismiyle Dede Korkut destanları, klasik bir destan hüviyetinden çok bir milletin nasıl yaşadığını, nelere inandığını, nasıl erdemlere ve zaaflara sahip olduğunu söyleyen metinlerden oluşuyor. Dede Korkut’u farklı kılan ise yaşanan vakaları havada bırakmaması ve mutlaka bir çözüm sunması.
