Sabitfikir
Künye | Yazarlar | Giriş Yap


Şahane Bir Kitap Arşivi

Şahane Bir Kitap // En çok okunanlar



Bir efsaneyi yeniden keşfetmek

Kolektif hafızanın derinliklerinden çıkıp gelen bir isim: Marcel Schwob.



İnanna’nın dönüşünü beklerken...

İnanna,  bütün tanrılar ve tanrıçalar arasında yazılı sözle en çok onurlandırılan tanrıça; göklerin ve yeryüzünün kraliçesi, akşamın hanımefendisi, sabahın yıldızı; uygarlığı yaratan kozmik güç; sevgiyi, şifayı ve doğumun mucizesini içinde barındıran... Ne vakit sen gözden düşsen, insanlık senin düşüş hızında cahilleşti, köreldi, ilkelleşti...



Stonewall İsyanı

28 Haziran 1969 günü erken saatlerde New York'un Greenwich Willage bölgesindeki Stonewall adındaki bar bir polis baskınına uğrar. Bu tür baskınlara alışık olan ancak verdikleri düzenli rüşvet nedeniyle baskın öncesi polisten tüyo alan bar sahipleri şaşkındır.



Her canavar, kendi canavarını arar!

“Sonsuza dek benim olacak gerçek bir ZOMBİ. Bütün emirlerime &bütün kaprislerime katlanacak. ‘Evet, Sahip’&’Hayır, Sahip’ diyecek. Gözlerini bana doğru kaldırarak önümde eğilecek ve ‘Sizi seviyorum, Sahip. Sizden başka kimsem yok, Sahip,’ diyecek.

 



Michel Faber, yaralarımıza dokunmaya devam ediyor...

Michel Faber, Hollanda doğumlu, hayatının bir kısmını Avustralya’da geçirmiş, şimdi ise İskoçya’da yaşayan tam bir dünya vatandaşı. Bu özelliği, birbirinden farklı hikayelerle kendini gösteren kalemine de yansıyor yazarın. Hem öykü yazıyor Faber hem roman.



Korkunun gölgesi, vahşi çocuğun sesi

Küçük çocuk... Küçük çocuk insanın içinde yaşayan sihirbaz, küçük çocuk insanın içinde yaşayan uslanmaz, küçük çocuk insanın içindeki o oyuncu saf kötülük… Gerçek ve bir o kadar olağanüstü… Küçük çocuk, yetişkin olduktan sonra sanırız ki bir başkasıdır; sanırız ki biz olmayan, ben olmayan her şeydir.



Hayat bir zombi romanı olsa...

"Mezarında kemiklerinin sızlayacağını veya oradan çıkmaya çalışacağını sanmıyorum. Bence gülümserdi ve sonra da bana 1 milyar dolarlık tazminat davası açardı..." Yazar Seth Grahame-Smith’in bu sözleri, İngiliz edebiyatının kraliçelerinden Jane Austen için...



Bradbury’nin yanık hafızalar sarayında

Geleceğe gitmek, geleceği görmek içimizden bazıları için hiç de o kadar imkansız değildir ki… Bugüne şöyle bir bakmak yeter onlar için, bugünün kendi ruhuna verdiği acıyı, umutsuzluğu ve tüm umutları şöyle bir yoklamak… Bir şeyi kırk kez söylerseniz olmaz belki ama kırk kere, yüz kere, bin kere hissederseniz, olmuştur zaten.

 

 



Ot yoksa, masalı var

Ot, adı üstünde, bir yanıyla etçil yeme alışkanlıklarına sahip avcı-göçebe geleneklerine bağlı toplumumuz için son derece tatsız tuzsuz bir şey demek.



Düşüncenin korktuğu yerde, müzik düşünür

Ne Orpheus ne Ulysses, Butes, sadece Butes... Müzisyen Orpheus zaten hiç dinlemek istememiştir onları, Ulysses ise kendini ancak geminin direğine bağlatarak bu sese, bu müziğe direnmiştir.

Kulis

Bir Rüya Gibi Dağılacak Olan Hokkabazlar Dünyasında Yaşıyoruz

ŞahaneBirKitap

Kaan Burak Şen, yavaştan genç yazar olarak anılmanın sonuna doğru geliyor; Mutlu Kemikler üçüncü kitabı… Kafası bir hayli tuhaf. Şimdilerde bir roman yazdığı da söyleniyor, fakat öncesinde belirtmekte fayda var: Mutlu Kemikler öykü derlemesi henüz çıktı, pek başka bir kitaba benzetilecek bir havası da yok bu kitabın.

Editörden

Tıp ve edebiyat ilişkisi, tıbbın insanla olan ilişkisi gibi tarih boyunca şekil değiştirmiş, her dönem yeni yaklaşımlarla genişlemiştir. Tıbbın tarihi, insan acılarının da tarihidir aslında. Edebiyatın içinde kapladığı yer, diğer bilim dallarından hep daha büyük olmuştur tıbbın.