Sabitfikir
Künye | Yazarlar | Giriş Yap


Eleştiri Arşivi

Eleştiri // En çok okunanlar



Yani hiçbir şey güzel olamaz

"Daha sonra bana o gümbürtüyü sorduklarında, gümbürtü bütün betimlemeleri gölgede bıraktı, dedim." Uyandım. Zaman yok. Mekan yok. İdeoloji yok. Her nesne kendi kozmosunu oluşturmuş, uzamıyla barışık ve dağınık. Nesnelerin kendini sıkmadan tekrar edişi, kirlenişi ve sahipsizliğini hissettiğinde kazandığı gerçek özgürlüğü ile işbirliği diğer insanları da nesneye dönüştürmüş.



Hülya Saat

Bir görüşe göre, insanlık halleri sınırlıdır. Üzerlerine yazılanlar da eninde sonunda benzeşirler. Bu yüzden benim de ilgimi hikâyelerin konusundan çok, metnin diğer özellikleri çeker. Aynılık ile özgünlük, ikiz kardeştirler. Konu bileşenini ihmal ettiğinizde, hikâye edilen asıl şey, metni yazanın, aynılık ya da özgünlük, konfor ya da emek arasında yaptığı seçim, yani yazma tutumu olur.



Şehirde iki adam

2012 yılı Nisan ayındayız. Roman kahramanı Selçuk, çocukluğunu ve gençliğini geçirdiği ama yirmi sene önce bir daha ayak basmamak üzere terk ettiği İstanbul’a geri dönüyor. Neden döndüğünü bilmiyor; herhalde kendisi ile hesaplaşmak için...



Ergenlik: Bir yeniden oluşum tarifi

"Gel Anlayıcı gel, gel. Şiştim içime içime konuşmaktan, gel de biraz beni de anla."

 

Bir grup ergen, bir yatılı okul.

 

Bazen dolan bazen boşalan yatakhane, koridorlar, sınıflar, bahçe, öğretmenler odası, kantin...

 

Yarı kasvetli, yarı hüzünlü duvarlar, merdivenler...

 



Bir dil paraziti: Kathy Acker

Punk şair, deneysel romancı, performans sanatçısı, anarşist, feminist olarak tanımlandı Kathy Acker. Ama o tüm bu sıfatlara karşıydı. Deneyselliği küçümsüyor, eril romanla alay ediyordu.



Defolu dünyanın geri kalanı

Günümüz sözlüklerinde kestirmeden “geçmişe özlem” diye tanımlansa da, nostalji artık yitmiş, belki de hiç var olmamış bir “eve” hasreti dile getiriyor. Yunanca nostos (yuva, vatan) ve algia (hasret) kelimelerinin bileşimi.



İkimiz bir fidanın...

Velev ki hayattaki “en büyük aşkım” diyeceğiniz biri var. Olmuş zamanın birinde, gelmiş sevdirmiş kendini, bütün ayarlarınızı bozmuş, sizi insanlıktan çıkarmış, gitmiş. Ama hayaleti gider mi, gitmez. Geçmişin milföy hamuru gibi, piştikçe kabaran katmerleri arasında duruyor hâlâ öyle. Ne bir yere gittiği var, ne geldiği. İşi ilelebet varlığını belli etmek.



Yanlış faşist: Ezra Pound

1 Kasım 1972 sabahı Milan'daki Piazza Santa Babilia'nın mermer bloklarına şöyle bir tablet asılmıştı: ''Ezra Pound öldü. USURA'ların istila ettiği dünyada faşizmin tarafını seçen adam.'' Davit Heyman, Pound üzerine hazırladığı kitabında yer verdiği bu tabletin son cümlesi faşist şairin en başından beri bildiğidir: ''Ezra Pound yaşıyor.'' 87.



Kabusa dönüşen Amerikan rüyası

Amerikan çağdaş edebiyatının en çarpıcı ve kışkırtıcı kadın yazarlarından A.M. Homes, tartışmalara yol açan kitapları ve sıra dışı öyküleriyle tanınıyor.

 

 

 

 



Karanlık, tekinsiz ve rahatsız edici

Asilerin, kaybedenlerin, hayalperestlerin, küfürbazların, günahkarların, beyaz zencilerin, aşağı tırmananların, yola çıkmaktan çekinmeyenlerin, uçurumdan atlayanların dili, sesi olan yeraltı edebiyatı Çıplak Şölen’den ve Trainspotting’den bu yana yeni bir başyapıt kazandı. Galler’in Ruhu Ejderha (GRE), geri planında Jack Kerouac, Richard Brautigan, Jean Genet, Irvine Welsh ve William S.

Kulis

Bir Rüya Gibi Dağılacak Olan Hokkabazlar Dünyasında Yaşıyoruz

ŞahaneBirKitap

Kaan Burak Şen, yavaştan genç yazar olarak anılmanın sonuna doğru geliyor; Mutlu Kemikler üçüncü kitabı… Kafası bir hayli tuhaf. Şimdilerde bir roman yazdığı da söyleniyor, fakat öncesinde belirtmekte fayda var: Mutlu Kemikler öykü derlemesi henüz çıktı, pek başka bir kitaba benzetilecek bir havası da yok bu kitabın.

Editörden

Tıp ve edebiyat ilişkisi, tıbbın insanla olan ilişkisi gibi tarih boyunca şekil değiştirmiş, her dönem yeni yaklaşımlarla genişlemiştir. Tıbbın tarihi, insan acılarının da tarihidir aslında. Edebiyatın içinde kapladığı yer, diğer bilim dallarından hep daha büyük olmuştur tıbbın.