Eleştiri Arşivi

Eleştiri // En çok okunanlar
//php print_r ($fields); ?>
Dave Eggers çağdaş Amerikan edebiyatının en “kariyer”li genç yazarlarından biri. Ödüller ve “en iyi/en güzel”li listeler her daim tartışmaya açık olsa da, kabul edelim ki, bir yazarın Times dergisinin o meşhur “Dünyanın En Etkin 100 Kişisi” listesine girdikten sonra bir de TED ödülünü alması öyle sık karşılaştığımız bir şey değil.

//php print_r ($fields); ?>
Ataerkinin sonu ne zaman gelecek? Bu sorunun yanıtıdır ki binyıllara damgasını vuran cümle insanlık sorununun da bitişini müjdeleyecek. Fertlerine daimi bir adaletsizlik, acı ve öfke duygusu vermekten başka işe yaramayan aile kurumları da, halklarını kana bulayan, açlığa mahkum eden iktidar-devlet anlayışının da kökeninde o kökleşmiş ataerkil düzen yatmıyor mu?

//php print_r ($fields); ?>
Öyle bir kitap düşünelim ki, mevcut politik yelpazenin hiçbir kanadının hoşuna gitmesin. Ulusalcılar gericilikle, müslümanlar kafirlikle, Kürt milliyetçileri, Türk milliyetçiliği ile eleştirsin. Kafatasçılar ise zaten okumazlar.

//php print_r ($fields); ?>
Son yıllarda dikkatimi çeken şeylerden biri de yeraltı edebiyatının Türkiye’de hız kazanmış ve hatta belli bir aşama da kaydetmiş olması. Genç yazarlar giderek bu alana yöneliyor ve bu edebiyat belli ki bu gençlerin omzunda yükselecek. Henüz kendini bulamamış, ama kanımca eli kulağında bir yer altı edebiyatımız var; en azından buna ihtiyacımız var.

//php print_r ($fields); ?>
10 Temmuz 2011… İstanbul/Balmumcu… Dünya Bülteni’ndeki ofisinde Akif Emre bir kitap uzattı… Kitap o dönem Klasik Yayınları’ndan çıkan İhsan hocanın Fuzûlî Ne Demek İstedi? kitabı... “Oku, konuşalım” dedi. Fuzûlî’nin bir şiirinin şerhini İslam düşünce geleneği içinde dolaşarak okuyordum adeta.

//php print_r ($fields); ?>
Hiç bir adlandırmaya sığamayacak kadar yıkıcı olan savaş gerçeğini, isimlendirip, indirgeyerek onu yok saymayla ilgili güçlü bir anlama sahip Filistin Sabahları.

//php print_r ($fields); ?>
Kaptan Ahab ile tanışıp onun Moby Dick’in peşindeki büyük seyahatine şahit olan her okur, Herman Melville’i tazim ile anar. Hele ki Moby Dick’i çocukluk çağında okumuşsa, maceranın epikliği bir tarafa, çocukluğun büyütece tutulmuş merak ve hevesinde adeta bir efsaneye dönüşür.

//php print_r ($fields); ?>
Bir kütüphane, eşelenebilmelidir. Bir kütüphane eşelenebilecek niteliklere sahipse sahipsiz, yani ıssızdır artık. Spiral, küp ya da Daidalus orijinli labirent bir kütüphane tasarım olarak imkansızlığı, çabayı, sabrı, daha da önemlisi tutku ile histeri arasındaki muazzam çatışmayı işaretleme uğraşıdır.

//php print_r ($fields); ?>
“Suçlu tipi, elverişsiz koşullardaki güçlü insan, hasta edilmiş güçlü bir insan tipidir. Her güçlü insanın içgüdüsündeki silah ve korunma olan her şeyin haklı olarak var olduğu yabanıllık, belir bir daha özgür ve daha tehlikeli doğa ve varoluş biçimi eksiktir onda.

//php print_r ($fields); ?>
Bize, “Yaşadığınızı hatırlayın, medeni hayvanlar!” diye seslenen, öykülerindeki absürt ve eşi benzeri olmayan kahramanlarla, fantastik mekanlarla, akla hayale sığmayacak fikirlerle, hiçliğe, ölüme ve yok olmaya dair karamsar felsefesiyle bizi ters köşeye yatıran Giovanni Papini, modern insana tokat atan kurgucuların başında gelir.
