Sabitfikir
Künye | Yazarlar | Giriş Yap


Eleştiri Arşivi

Eleştiri // En çok okunanlar



Üst üste kaç kaza bir hayat kurtarır

Bir söylentiye göre Baudrillard, “Kaza hem yaşamı biçimlendiren bir şeydir hem de yaşamın cinsel organıdır,” demiş. Kazanın ileriki anlarla ilgili bir kırılma noktası olması, rastlantısallığı, aslında tamamen açtığı çatışma alanıyla ben ve öteki(ler) üzerinden sorgulamalara sebebiyeti kafayı sıyırmak için yeterli.



"Eski Dostlar"da Tekil'in Güzelliği, Çoğul'un Görkemi

Aynı anda hem bir tek ağaç, hem de ormanın kendisi olunabilir mi, bu nasıl yapılabilir, yüreğinde, hatta tüm hücrelerinde o ateşi duymazsan? Ateş, bu kavrama giderek yaklaşarak okudum Rafael Chirbes'in "Eski Dostlar"ını.



Yaşamın yazarı Hemingway

Bir edebi türün ismi olan Yunanca kökenli “biyografi” sözcüğü, “yaşam" (bios) ve “yazı”nın (graphia) yan yana gelmesi ile oluşur. Biyografi gibi diğer her yazı türü yaşama dair olmakla beraber yaşamak ve yazmak birbirinden farklı iki oluş biçimidir. Yaşamda taslaklara, planlara, düzenlemelere yer yoktur; hayatın getirdikleri ile birlikte akmak demektir yaşamak.



Jon McGregor’un İngiltere’si

Daha önce iki romanı yayımlanmış, ama okuma fırsatı bulamamıştım Jon McGregor’u. “Köpekler Bile”sini okuduktan sonra iyi bir yazarı ıskaladığımı anladım. Gerçekten de özellikle İngiliz Edebiyatı için büyük gelecek vaad eden bir yazar. 1976 yılında Bermuda doğmuş, Norfolk’ta büyümüş, üniversite eğitimini Bradford’da tamamlamış.



Kırık kahramanlar mevsimi

Julio Cortázar, “Roman sayıyla kazanır,” der ve ekler: “Öykü ise nakavtla.” Bu söz, öykünün en önemli şartlarından sayılan –daha önce Edgar Allan Poe’nun da vurguladığı– “tek etki kuralına” vurgu yapar. İlk cümleden itibaren gerilen ve zirvede tek hamleyle bırakılan ve hedefe ulaşan bir ok da bu öykü anlayışına örnek bir metafor sayılabilir.



Saramago’nun iç içe Lizbon’ları

Ellili yaşların başında, Lizbonlu bir düzeltmen: Raimundo Silva. Raimundo epey yalnız ama bunu sorun etmiyor; içtenlikle yakınlık duyduğu tek şey üzerinde çalıştığı metinler.



Okumadığınız için teşekkürler!

Neden bazı kitaplar çok satanlar raflarının daimi misafiridir de bazı kitaplar bu rafların yanına bile yaklaşamaz? Bir kitabın çok satmasını sağlayan nedir? Ya da iyi bir kitap ile kötü bir kitap arasındaki çizgi bir raf kalınlığında olabilir mi?

 



Aşina Bir Evren: Kaza Süsü

Kendi anlatı evrenini kuran, hikâyelerini birbirine teyelleyip size aşina bir karakteri başka bir öykünün kıyısından geçiren yazarlara pek meftunum. Bunun nedeni kültürel kodlarımıza kazınan Binbir Gece tarzı anlatılar olabileceği gibi Borges’i pek sevmemize neden olan oyuncu tavır ya da postmodern estetiğin parçalanmış gerçeklik fikri de pekâlâ olabilir.



İyilik- kötülük çatışmasının modern zamanlardaki tekrarı

Tarikatlar gizlilikleri, ritüelleri, siyasi ve ekonomik güçleri nedeniyle çağlar boyunca toplumların merak konusu; okuyucuda merak uyandırmayı hedefleyen polisiyelerin ve korku edebiyatının ise ilham kaynağı olmuştur.



“Derisi yüzülen bir hayvanmış gibi”

Doris Lessing’in kitabı Son Aydınlık Yaz raflarda yerini aldı. “Yaz tatilinde yanınızdan ayırmamanız gereken kitaplar” listesine çoktan girmiş midir bilinmez, ama aslında 1973 tarihli olan ve Türkçede yayınlanması bu yaza rastlamış bu kitabı okumaya karar vermek için ilk sayfalarına göz atmak yeterli.

Kulis

Bir Rüya Gibi Dağılacak Olan Hokkabazlar Dünyasında Yaşıyoruz

ŞahaneBirKitap

Kaan Burak Şen, yavaştan genç yazar olarak anılmanın sonuna doğru geliyor; Mutlu Kemikler üçüncü kitabı… Kafası bir hayli tuhaf. Şimdilerde bir roman yazdığı da söyleniyor, fakat öncesinde belirtmekte fayda var: Mutlu Kemikler öykü derlemesi henüz çıktı, pek başka bir kitaba benzetilecek bir havası da yok bu kitabın.

Editörden

Tıp ve edebiyat ilişkisi, tıbbın insanla olan ilişkisi gibi tarih boyunca şekil değiştirmiş, her dönem yeni yaklaşımlarla genişlemiştir. Tıbbın tarihi, insan acılarının da tarihidir aslında. Edebiyatın içinde kapladığı yer, diğer bilim dallarından hep daha büyük olmuştur tıbbın.