Sabitfikir
Künye | Yazarlar | Giriş Yap

			


Siren Yayınları

İğrenç Adamlarla Kısa Görüşmeler




Toplam oy: 569

İnsan olmanın ve dünyaya atılmışlığın lanetini bayrak gibi taşıyan, sözün bittiği yerde başlayan bir kitap: İğrenç Adamlarla Kısa Görüşmeler. "Neye inanacağınızı siz seçersiniz," diyen dev bir yazardan birbirine bağlı anlatılar ve farkındalıkla örülü, bangır bangır bir metin. 25 yaşındayken yayımlanan ilk romanıyla Amerikan edebiyatına yepyeni bir soluk getiren, büyük eseri Infinite Jest ile Tüm Zamanların En İyi 100 Kitabı (Time) seçkisine giren David Foster Wallace, kayıp bir kuşağın en özgün seslerinden biri sayılıyor. 2008 yılında hayatı boyunca ona eşlik eden depresyona yenik düşen ve intihar ederek hayatına son veren David Foster Wallace, İğrenç Adamlarla Kısa Görüşmeler'de gündelik detaylardan grotesk anlara uzanarak çağa özgü insanlık tecrübesini ortaya koyuyor.

 

İğrenç Adamlarla Kısa Görüşmeler, söylediklerimiz ve dinlediklerimizin gerisindekileri görmek isteyenleri, insan bilincinin karanlık koridorlarına doğru kısa ama sarsıcı bir yolculuğa çıkarıyor. 

 

Dünyanın çamurunda gizlenmeyi sürdürecek misiniz, yoksa kendinize ve karşınızdakilere bakmaya, gerçekten bakmaya cesaret edecek misiniz?

Kararınızı verin. 

 

"Wallace, cesaretine hayran bırakıyor."

-New York Times Book Review-

(Tanıtım Bülteninden)

 



Bu kitabı idefix'ten sayın alın

Yorumlar

Yorum Gönder

Kulis

Bir Rüya Gibi Dağılacak Olan Hokkabazlar Dünyasında Yaşıyoruz

ŞahaneBirKitap

Kaan Burak Şen, yavaştan genç yazar olarak anılmanın sonuna doğru geliyor; Mutlu Kemikler üçüncü kitabı… Kafası bir hayli tuhaf. Şimdilerde bir roman yazdığı da söyleniyor, fakat öncesinde belirtmekte fayda var: Mutlu Kemikler öykü derlemesi henüz çıktı, pek başka bir kitaba benzetilecek bir havası da yok bu kitabın.

Editörden

Tıp ve edebiyat ilişkisi, tıbbın insanla olan ilişkisi gibi tarih boyunca şekil değiştirmiş, her dönem yeni yaklaşımlarla genişlemiştir. Tıbbın tarihi, insan acılarının da tarihidir aslında. Edebiyatın içinde kapladığı yer, diğer bilim dallarından hep daha büyük olmuştur tıbbın.