Arşivi

//php print_r ($fields); ?>
“Baharların birbirine değmesi kıyamet alametidir; bilmiyorlar…” Belki de cinnet. Toplumsal cinnet dedikleri, bir şehrin, bir ülkenin, daha da ileriye gideyim; dünyanın kontrolden çıkması mıdır? Ya da kıyamet önce böyle mi başlıyor? İnsanın vahşileşmesi, rayından çıkması, her fenalığa, kötülüğe yaklaşması, şuurunu kaybedercesine insanlığını unutmasıyla mı başlıyor? Bilemem.

//php print_r ($fields); ?>
Orhan Pamuk'un, Fransızcaya çevrilen 'Öteki Renkler' adlı kitabını tanıttığı gecede efsane sinema oyuncusu Fanny Ardant da kitaptan bölümler okudu.

//php print_r ($fields); ?>
Japonlar, Nazi lideri Adolf Hitler'in Almanya'da ve bazı ülkelerde basılması ve satılması yasak olan kitabı 'Kavgam'ı çizgi roman olarak yayınladı. Neredeyse orijinal metne sadık kalarak hazırlanan kitabın amacının, Japon çocuklarına Alman edebiyatını yakından tanıtmak oldugu belirtiliyor.
Kitabın basılması ve basılma amacı, Almanya'da şaşkınlık yarattı.

//php print_r ($fields); ?>
kanatlarında bir çığlıkla iner yağmur. çocuk
önce şöyle bir sonra ısrarla bakar hayata.
korkar ve ağlamaya başlar. toparlandığında
boyu uzamıştır ve aklı annem!
orada, o akustik boşlukta kalmıştır.
orada, o akustik boşlukta annem!
yüzdüm, yüzdüm geldim ki kara bitmiş,
hayat çizgimin mehtabı yol ayrımında.
biz babamla düşündük.

//php print_r ($fields); ?>
“Yeraltı” deyince tam olarak gün yüzüne çıkmamış olanı vurgulayan bir tanım pek de yanlış olmaz: konuşmadıklarımızdan, düşünmediklerimizden, aykırı gördüklerimizden, standart akımın dışında kalan bir yerlerde içten içe kaynayan bir anlatım hatta yakarış ve ilgi çekme biçimi.

//php print_r ($fields); ?>
