Eleştiri Arşivi

Eleştiri // En çok okunanlar
//php print_r ($fields); ?>
İnsan yaşadığı yere benzer derler, doğrudur. Doğup büyüdüğünüz yerde öldüğünüzde, sizinle beraber kocaman bir semt de doğup, büyüyüp yaşlanır sanki. Semt sizden önce de vardır, sonra da olacaktır elbette ama bu gerçek sizin gördüklerinizin, yaşadıklarınızın ve anlamlandırdıklarınızın biricikliğini değiştirmez. Büyüdüğünüz yeri unutmanız pek mümkün değildir.

//php print_r ($fields); ?>
“Gerçekle sahtenin karışımı
sahteyi verir.”

//php print_r ($fields); ?>
Kitapların, işaret ettikleri dönemi aydınlatan ve –kurmaca bir yapı içinde olsa da– toplumsal olayları, onların yankılarını ve bireyler üzerindeki etkilerini kayda geçiren ve geleceğe taşıyan bir değeri var.

//php print_r ($fields); ?>
Geçtiğimiz yıllarda kaleme aldığı Giddar ve Beşlerin Çağı adlı fantastik kurgu kitaplarıyla tanınan Erbuğ Kaya’nın yeni romanı <

//php print_r ($fields); ?>
Trendeki Kız’ın başarısı, Paula Hawkins’in kapalı kapılar ardında domestik şiddeti yaşayan orta sınıf kadın okurla kurduğu kızkardeşlik duygusuna dayanıyordu.

//php print_r ($fields); ?>
İlkokulda hepimize ilk öğretilen şeylerden biridir: Türkiye Doğu ile Batı arasında bir köprü görevi görmektedir. Bu sayede bir yanıyla Avrupa’ya eklemlenmeye çalışan Türkiye diğer yandan bir türlü Ortadoğulu damarından kurtulamaz. Bu yüzden bir Türkiyelinin Ortadoğu’yu görüşüyle, bir Avrupalının Ortadoğu’yu görüşü arasında bariz farklar vardır.

//php print_r ($fields); ?>
Kurt Vonnegut, hep bildiği yoldan gitti; “bildiğini yazdı.” Bunu yaparken de metinlerinden ironiyi hiç eksik etmedi. Zaten büyük acıların ortasında kalan kalemi sağlam yazarların, ironinin âlâsını yapma hakkı hep saklı. Vonnegut, eserlerinde o hakkı sonuna dek kullandı. İroniyle beraber yürüyen mizah, onun perdeye değil de, perde gerisindekilere yoğunlaşma huyuyla birleşince ortaya, 20.

//php print_r ($fields); ?>
Juan Carlos Martinez Barrio, İspanya edebiyatının yeni isimlerinden. Daha doğrusu yazmaya geç başlayanlardan. Düşler Kitabı da yazarın yayımlanan ilk ürünü. Romanın bel kemiğini oluşturan “sakın okuma” uyarısı ilginç ve bir o kadar da merak uyandırıyor.

//php print_r ($fields); ?>
Alper Canıgüz yüksek ritimli, okuru merakta tutan, keyifle akan metinler kaleme almakta; şaşırtıcı konu ve temalar seçmekte pek mahir. Bu bakımdan son romanı Kan ve Gül: Bir Kara Dejavu da okurun beklentilerini karşılayacak düzeyde. Bu romanı esas dikkat çekici yapan ise, Canıgüz'ün inşa ettiği başkarakterin Türk romanında bir kırılmaya işaret ediyor oluşu.

//php print_r ($fields); ?>
Urdu edebiyatının en önemli öykü yazarlarından Saadat Hasan Manto’nun öyküleri aracılığıyla, Hindistan’da yaşanan bölünmenin oluşturduğu kimlik sorunlarına uzaktan da olsa tanıklık ediyoruz.















