Sabitfikir
Künye | Yazarlar | Giriş Yap


Eleştiri Arşivi

Eleştiri // En çok okunanlar



Bir ağacın gövdesine sarılma arzusu

Neresinden tutsak elimizde kalan zamanların ve hiç tanışmadığımız, sadece bu dünyadan göçtüklerinde adlarını öğrendiğimiz çocukların ölüm haberleriyle sarsılıyoruz her gün. Öyle ki, yaşamak için bulduğumuz nedenlerin birçoğu sadece boşlukta sallanıp duruyor. Çocuklar büyüyemezken, biz bir şekilde devam edebilmenin sıkıntısıyla sadece yokluklarını sayabiliyoruz onların.



Maniac'lardan Uzak Durmak İçin Birkaç Neden

Netflix gibi stream servislerinin izleme alışkanlıklarımızı doğrudan etkilediği bir gerçek. Deyim yerindeyse üzerimize sezon sezon boca ettiği yapımlarla, sezonlar arası olmasa da bölümler arası bekleme derdini ortadan kaldıran Netflix yavaş yavaş hepimizin evlerine sızıyor.



Yaz tatilinden arta kalan

Edebiyatta genel olarak kabul görmese de “yaz romanları” diye –bir “tür” değil belki ama– bir olgunun olduğu gerçek. Plajda, şezlongda ya da tatile giderken kullanılan ulaşım araçlarında okunabilecek kitaplar neden olmasın, tartışmasına girmeksizin, en azından yaz mevsiminin okumak için vaktin en çok bulunabileceği mevsim olduğunu söyleyebiliriz.



Yazarın adaleti

Ayşe Erbulak’ın yakın bir zaman önce çıkan son romanı Cinayet Sınıfı Başkanı, çocukluklarında büyük travmalar yaşamış ve bunu aşamamış ve hayatlarını da bu unut(a)mayışın üzerine kurmuş üç kişinin hikayesi; tabii, her şeyin üstünü örten bir cinayetin söz konunu olduğunu da ekleyelim...



Kurulmuş öykü bahçesi

Türk öykücülüğünde 50 Kuşağı'nın tarihsel ve düşünsel önemi üzerinde ne kadar durulsa az. Nitekim onlar Türkiye'de modernist öyküyü icat ettiler. Yeni bir dil, yeni bir söyleyiş tarzı, yeni bir bakış ve yeni temalar kullanarak klasik tahkiye geleneğinden bambaşka bir türü ortaya koydular. Öyle yapmaları da icap ediyordu çünkü bildiğiniz gibi, müzik değişince dans da değişir.



BaşkaDünyalar // Uzay boşluğunda insan

Doris Lessing, 1979-1983 yılları arasında yayımlanan ve beş kitaplık bir bilimkurgu serisi olan “Argos’taki Kanopus Arşivleri”nin ilk romanı Şikeste’de, sonsuz uzayın boşluğunda sürüklenen bir gezegenin tarihini ve o gezegenin üzerinde hüküm süren canlıların çıkış ve çöküş öyküsünü anlatıyor.



Ahmet Muhip Dıranas: Şiirin Büyük Göğünde Parladı

Bir köy yıldızıydı, büyük bir göğü vardı

 



Kalbe giden yol

Altı çizilen anlar, üstü karalanan anılar hep o durumun içindeki detaylarla özdeşir; kokular, renkler, hareketler, sesler… Hafızamızda yer eden tüm hikayeler kendi ayrıntılarını taşır. Yemek de o ayrıntıların belki de en önemlilerinden biri. Üstelik yalnızca hikayeye değil, hikayede geçen önemli/önemsiz karakterlere de bir anlam, hafızaya kazınacak bir özellik ekler.



Ordet: İmkansızı Beklemek

Şiirde, mimaride, edebiyatta, hatta musikide sanatın en yüksek örnekleriyle bütünleşen dini tecrübe, sanki sinema sanatı söz konusu olduğunda o cömert ilhamlarını esirgemiş gibidir.



Dokuz adımda “erkek” olmak

Cinsiyetler arasındaki dünya görüşü, yaşama dair beklentiler ve edimler söz konusu olduğundaki farklılık, edebiyatın en ilgi çeken konularından biri ve hâlâ da merak konusu. Özellikle toplumsal cinsiyet çalışmalarının ve cinsiyetin siyasi bir harekete dönüşmesiyle birlikte bunun edebiyattaki yansımalarını da daha sık görür olduk.

Kulis

Bir Rüya Gibi Dağılacak Olan Hokkabazlar Dünyasında Yaşıyoruz

ŞahaneBirKitap

Kaan Burak Şen, yavaştan genç yazar olarak anılmanın sonuna doğru geliyor; Mutlu Kemikler üçüncü kitabı… Kafası bir hayli tuhaf. Şimdilerde bir roman yazdığı da söyleniyor, fakat öncesinde belirtmekte fayda var: Mutlu Kemikler öykü derlemesi henüz çıktı, pek başka bir kitaba benzetilecek bir havası da yok bu kitabın.

Editörden

Tıp ve edebiyat ilişkisi, tıbbın insanla olan ilişkisi gibi tarih boyunca şekil değiştirmiş, her dönem yeni yaklaşımlarla genişlemiştir. Tıbbın tarihi, insan acılarının da tarihidir aslında. Edebiyatın içinde kapladığı yer, diğer bilim dallarından hep daha büyük olmuştur tıbbın.