Eleştiri Arşivi

Eleştiri // En çok okunanlar
//php print_r ($fields); ?>
Genel tarih anlatılarına, eğer işin uzmanı veya ilgilisi değilsek, şüpheyle yaklaşmaz anlatıları olduğu gibi kabul ederiz. Bunda ilkokul sıralarından itibaren gördüğümüz tarih dersinin payı büyüktür. Derslerde devletler, savaşlar, antlaşmalar minvalinde öğretilen dünya ve ülke tarihi genel çerçevesiyle zihnimize yerleşir.

//php print_r ($fields); ?>
Bir kitapçı rafında veya yazarının onu kilitlediği çekmecede sabırla okurunu bekleyen her kitap bünyesinde farklı okumalara müsait, Babil Kütüphanesi’ni anımsatacak zengin bir olasılıklar ağı barındırır. Vasat bir okur bunu ayırt edemese bile, bilinçli bir okur ya da bir eleştirmen kitabın potansiyelini görmeye daha yatkındır.

//php print_r ($fields); ?>
Can kendi halinde, günübirlik yaşayan bir taksi şoförü.

//php print_r ($fields); ?>
Yeryüzünde nereye ayak basılırsa basılsın, ikinci bir dil olarak Fransızca öğrenmeyi, onu kullanmayı seçenler, konuşmasalar dahi diğerlerinden daha belirgin biçimde ayırt edilebilir. Anadili Fransızca olanlar gibi.

//php print_r ($fields); ?>
Hasan Ali Toptaş, yaşayan Türkçe edebiyattaki ifade gücü en yüksek, duyuşu en ince kalemlerinden biri. Fakat onu edebiyat geleneğimizde müstakil bir yere konumlandıran yalnız bu duyuş ve ifade gücü değil, şahsi dehasını postmodern estetiğin başat unsurlarıyla bir potada eritme ve buradan özgün bir ses türetme becerisidir. Postmodern estetiği uzun uzadıya anlatmaya vaktimiz müsait değil.

//php print_r ($fields); ?>
M.K. Perker’in L-Manyak’taki dizisi "Uykusuz", Amerika’da Dark House tarafından Insomnia Cafe adıyla 2009 yılında yayımlandı, şimdi aynı adla Karakarga yayınları tarafından Türkçeleştirildi.

//php print_r ($fields); ?>
Aristoteles’e göre insanın işi ya da insansal iyi “ruhun akla ve erdeme uygun etkinliği”dir (Nikomakhos’a Etik, Kebikeç Yayınları). Bugün doktorluktan tutun da öğretmenlik, avukatlık, gazetecilik, aşçılık, terzilik, ayakkabı tamirciliği ya da inşaat işçiliğine varana kadar bütün mesleklerde etik sorunların kol gezdiğini görüyoruz.

//php print_r ($fields); ?>
Anı kitapları okumak keyiflidir; bildiğimiz, tanıdığımız insanlar ne yapıp etmiş, bugünlere nasıl gelmiş merak ederiz. Dedikoduyu da severiz tabii. Ama bizi anı kitaplarına asıl olarak çeken, son sayfa da çevrildiğinde bıraktığı histir.

//php print_r ($fields); ?>

//php print_r ($fields); ?>
Belirsiz bir zaman, bilinmeyen bir ülke, anlamsız bir savaş, tekinsiz bir şato, yozlaşmış soylular, yoksul köylüler ve bütün bunların arasında kendi yolunu çizmeye çalışan naif bir genç... İşte böyle bir atmosferde geçiyor Kâhya ve Klara’nın hikayesi. Sürükleyici, eğlenceli, bir türe dahil etmenin zor olduğu, tuhaf bir roman.
