Arşivi

//php print_r ($fields); ?>
Günümüzde dizi sektörü edebiyatla öylesine iç içe geçti ki, her sabah bir başka edebi başyapıtın ekranlara uyarlanacağı haberiyle uyanıyoruz. Bu yıl, uzun zamandır ilk kez Game of Thrones olmadan yaz dönemini geçirdik.

//php print_r ($fields); ?>
Tanpınar Edebiyat Araştırmaları ve Uygulama Merkezi, Ahmet Hamdi Tanpınar’a ait bilinen tek ses kaydını youtube kanalından paylaştı.
Tanpınar, bu kayıtta, şiirinden ve kişiliğinden derinden etkilendiği hocası Yahya Kemal’in bir rubaisi üzerine konuşuyor.

//php print_r ($fields); ?>
Köln’de bir Protestan kilisesinin arazisinde gerçekleştirilen kazıda, yaklaşık 1800 yıl öncesine ait bir kütüphanenin kalıntıları ortaya çıktı. Kalıntıları Efes’teki Roma döneminden kalma Celsus Kütüphanesi’yle karşılaştıran arkeologlar, keşfedilen bina temelinin Roma dönemine ait olduğu kanısına vardılar.

//php print_r ($fields); ?>
Altmış yılı aşkın bir süredir, akademisyenler ve Hemingway uzmanları dışında pek az kişinin okuma şerefine eriştiği bir öykü, Strand Magazine sayesinde okurlarla buluşacak.

//php print_r ($fields); ?>
İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV), 1 Ağustos 2017’de aramızdan ayrılan yazar ve çevirmen Ahmet Cemal’in anısına, son bir yıl içinde ilk roman veya öykü çevirisini yayımlamış bir çevirmene, bir defaya mahsus olmak üzere “Ahmet Cemal İlk Çeviri Ödülü”nü takdim edecek.

//php print_r ($fields); ?>
Hikmet Hükümenoğlu, Körburun’daki uzun ve hacimli anlatısının ardından Aşka İnanmayanlar İçin Aşk Öyküleri ile kısa formlarla da nelerin başarılabileceğini gösteriyor; çağdaş Türk edebiyatı adına yüz akı bir öykü kitabı.

//php print_r ($fields); ?>
Barry Jenkins ismini, Oscar tarihinin en ilginç gecelerinden birinde, büyük ödülün yanlış anons edildiği bir akşamın sonunda, büyük bir sürpriz yaparak En İyi Film Oscar'ını kucakladığı o unutulmaz anlardan hatırlarsınız.

//php print_r ($fields); ?>
Ekranların en özgün dizilerinden biri olan Orange is the New Black, yazar Piper Kerman’ın anılarından uyarlanan bir hapishane dizisi. Çok karakterli ve parçalı bir yapıya sahip olan dizi, hapishane hayatına ve kadın mahkumların geçmişten yanlarında taşıdığı yüklere odaklanıyor.

//php print_r ($fields); ?>
Aile kimimiz için yıkılmaz kale, kimimiz için mutlaka yıkılması gereken ama yıkıldığında da altında kaldığımız koca bir yapı. Neden bilmiyorum ama bütün anlatısı kusursuz olan bir ailenin içerisinde bile bir sorun varmış gibi geliyor bana. İnsan sonuçta hatırladığı kadarıyla ya da biçimiyle kendi hikayesini yeniden yazabilme yeteneğine sahip.
