Eleştiri Arşivi

Eleştiri // En çok okunanlar
//php print_r ($fields); ?>
1970’lerde Tutunamayanlar yayımlandığında edebiyat kamuoyunda derin bir sessizlikle karşılanmıştı. Bunun nedenleri epeyce tartışıldı ancak şurasını hatırlatmakta fayda var: Kalbi bu dünya için fazla hassas olanların sayıca artıp toplumda daha görünür olduğu dönemler ile Oğuz Atay’ın kitabının tanınıp bilinirliği arasında doğrudan bir ilişki var.

//php print_r ($fields); ?>
Her hikaye anlatıcısı (bunu öyküler de yazan biri olarak söylüyorum) epikten uzaklaşmış olmanın bedelini gizli gizli düşünüyor olmalı. Entelektüel buhranlar, bencil sancılarla halkla ve onun yüzyıllardır dinlemeye alışık olduğu hikayelerle arasına mesafeler koymuş olmanın hesabını kime verecek hikayeci? Sahi bu metinler sizce de biraz fazla metin değil mi?

//php print_r ($fields); ?>
Stephen King’in Kubbe’nin Altında (Under The Dome) adlı romanı 2009’un sonuna doğru Amerika’da yayımlanmıştı. Hemen hemen bir buçuk yıl sonra dilimize de kazandırıldı. Kitapla ilgili kulağımıza gelen ilk iki haber, sayfa sayısının bini aşkın olduğu ve kimi okur ve eleştirmenlerce King’in başyapıtı olarak görülen Mahşer’e rakip bir romanla karşı karşıya bulunabileceğimizdi.

//php print_r ($fields); ?>
Geç Viktorya döneminin en önemli romancılarından Thomas Hardy’nin Adsız Sansız Bir Jude’u, aynı zamanda aldığı olumsuz tepkiler nedeniyle Hardy’nin roman yazmaktan vazgeçmesine yol açması ile de ünlüdür.

//php print_r ($fields); ?>
“Ve günler yürümeye başladı. Ve onlar, günler bizi yaptı. Ve bu şekilde doğduk biz, yani günlerin çocukları, sorgulayıcılar, yaşamı arayanlar.” (Mayalara göre Yaradılış)

//php print_r ($fields); ?>
Bu ay yayımlanan bir kitap zamanın nasıl da hızlı aktığını hatırlattı bana. Sabahattin Ali'nin Kürk Mantolu Madonna'sından söz ediyorum.

//php print_r ($fields); ?>
Masallar, çocuklara -bazen büyüklere- içinde yaşadıkları kültürü ve bu kültürün değer yargılarını, dünya görüşünü, anlayışını öğretmeyi amaçlar. Bu nedenle genellikle didaktik olmalarıyla ön plana çıkarlar. İçinde yaşadıkları kültürün doğrusu / yanlışı neyse çocukları da o konuda "bilinçlendirme" yoluna giderler.

//php print_r ($fields); ?>
Aylin'i çok seveceksiniz. Anlattıklarının akışındaki o gizli ama baskın ritme kapılacak, yeni edebiyatın dolaşımdaki dilini kullanışını, altı çizilesi afili cümlelerini çok beğeneceksiniz. Hatta onun için, bir sürü şey söylendiğine tanıklık edeceksiniz yarı sitayiş yarı haset.

//php print_r ($fields); ?>
Uzanmış koca burun açık denize doğru,
Lacivert ve gri gecenin değerinde.
Karanlıkla başlar bir dünya sevgisi,
Deniz Feneri parlar,
Talihe aldırmadan kayalar üzerinde.
(...)
"Deniz Feneri", Fazıl Hüsnü Dağlarca

//php print_r ($fields); ?>
Fantazya ve Bilimkurgu Sanatları Derneği (FABİSAD) 2012 yılında kurulduğunda Türkiye'de bir ilki gerçekleştirmişti. Sadece edebiyatta değil, çizim ve sinema alanında da hayal gücünün sınırlarını genişletmeyi hedef alan eserlerin üretilmesinde hatırı sayılır bir adım atmıştı.

















