Sabitfikir
Künye | Yazarlar | Giriş Yap


Arşivi

En çok okunanlar  


Bağzı kelimeler çok güzel!

Gezi, ülkedeki taşları yerinden oynatan geniş çaplı bir toplumsal hareket olarak, uzun süre herkesten ve her şeyden rol çaldı.


Parklara bakmak

Ben kaç parktan geçtim ömrümde? Birkaç kuşağın kesintisiz kullandığı, sevgililerin yüce ağaçların altında el ele dolaştığı, sevdiğimiz yazarların gençlik anılarında yer etmiş kaç park tanırım memlekette? Özgürlük soluduğumuz mekanlar olarak parklar. Kırsal alanda doğayla kurduğumuz ilişkinin şehirli yüzü olarak parklar. Çocuklarımızın sokakla buluştuğu neredeyse tek nokta olan parklar.


Stieg Larsson'dan yeni bir hikaye

50 yaşındayken bir kalp krizi sonucu hayatını kaybetmesinin ardından yayımlanan Milenyum Üçlemesi'yle tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'de de geniş bir hayran kitlesi kazanan Stieg Larsson'un, 17 yaşındayken kaleme aldığı bir hikayesinin önümüzdeki yıl okurlarla buluşacağı açıklandı.

 


#direnklişe

Polisiyeler ve bilumum dedektif kitapları neden klişelerle dolu olmak zorundadır? En baştan itiraf edeyim, bayıldığım bir tür değil polisiye. Güvendiğim kaynaklardan bilgi akışı, hatta ısrar olmasa ilk hamleyi yapmakta oldukça utangaç davranırım. Her seferinde başka türlü sorulmuş, ama aslında aynı problemi, aynı formül yardımıyla çözmeye benzetirim suç romanlarını.


Türkiye Yayıncılar Birliği'nden "Apollinaire" açıklaması

Sel Yayıncılık’ın sahibi İrfan Sancı ve çevirmen İsmail Yerguz hakkında, Guillaume Apollinaire’nin Genç Bir Don Juan’ın Maceraları adlı kitabını yayımladığı ve çevirdiği için "müstehcenlik" suçundan dava açıldığı haberinin ardından Türkiye Yayıncılar Birliği'nden bir basın açıklaması yapıldı. Kamuoyuyla paylaşılan metin şöyle:

 


Yargıtay, Fransızca kitabı "müstehcen" buldu

Sel Yayıncılık’ın sahibi İrfan Sancı ve çevirmen İsmail Yerguz hakkında, Guillaume Apollinaire’nin Genç Bir Don Juan’ın Maceraları adlı kitabını yayımladığı ve çevirdiği için "müstehcenlik" suçundan dava açıldı.


Bir kitabın hayaleti

Günümüzde bir kitabı okuyup bitirdikten sonra etkisinde kalmaya devam etmek, okuduklarımızın gerçekliğini düşünmek, gündelik hayatımızın normalde inanmadığımız ayrıntılarını, tesadüf diye geçiştirdiğimiz tuhaflıklarını sorgulamak sıklıkla deneyimlediğimiz bir durum değil. Adı Tekinsiz Kitap olan bir kitapsa bize bunları yaşatabilen bir eser.

Kulis

Bir Rüya Gibi Dağılacak Olan Hokkabazlar Dünyasında Yaşıyoruz

ŞahaneBirKitap

Kaan Burak Şen, yavaştan genç yazar olarak anılmanın sonuna doğru geliyor; Mutlu Kemikler üçüncü kitabı… Kafası bir hayli tuhaf. Şimdilerde bir roman yazdığı da söyleniyor, fakat öncesinde belirtmekte fayda var: Mutlu Kemikler öykü derlemesi henüz çıktı, pek başka bir kitaba benzetilecek bir havası da yok bu kitabın.

Editörden

Tıp ve edebiyat ilişkisi, tıbbın insanla olan ilişkisi gibi tarih boyunca şekil değiştirmiş, her dönem yeni yaklaşımlarla genişlemiştir. Tıbbın tarihi, insan acılarının da tarihidir aslında. Edebiyatın içinde kapladığı yer, diğer bilim dallarından hep daha büyük olmuştur tıbbın.