Sabitfikir
Künye | Yazarlar | Giriş Yap

Haber

Haber

Yargıtay, Fransızca kitabı "müstehcen" buldu



Toplam oy: 751

Sel Yayıncılık’ın sahibi İrfan Sancı ve çevirmen İsmail Yerguz hakkında, Guillaume Apollinaire’nin Genç Bir Don Juan’ın Maceraları adlı kitabını yayımladığı ve çevirdiği için "müstehcenlik" suçundan dava açıldı.



İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi, “kitabın edebi eser” olduğu ve suçun unsurları oluşmadığından sanıkların beraatına karar verdi. Kararın temyiz edilmesi üzerine dosya, Yargıtay 14. Ceza Dairesi’ne gitti. Daire, yerel mahkemenin kararını oybirliğiyle bozup, sanıkların 6 yıldan 10 yıla kadar hapis cezasıyla yargılanmasını istedi.

 

İfade özgürlüğü kapsamında olamaz 


Yargıtay 14. Ceza Dairesi kararında, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin (AİHS) 10. maddesinde öngörülen ifade özgürlüğünün, kamu makamlarının bir müdahalesiyle karşılaşmadan kişilerin düşünce ve eserlerinin başkalarına ulaştırılmasını kapsadığına vurgu yaparak, davalık kitapta eşcinsel ilişkilerin yanı sıra hayvanlarla cinsel ilişkilerin, cinsel arzuları tahrik ve istismar edecek şekilde anlatıldığı dile getirildi.

 

"Cinsel dürtüleri harekete geçirmeye yönelik" 


Daire kararında şu değerlendirmelerde bulunuldu: “Yargılamaya konu edilen kitapta hiçbir olay örgüsüne yer verilmeden, sadece cinsel dürtüleri harekete geçirmeye yönelik, basit, sıradan ifadelerle ters, lezbiyen, doğal olmayan ve hayvanlarla yapılan cinsel ilişkilerin, çocuklar kullanılmak suretiyle bayağı bir dil kullanılarak anlatılması, ifadelerin toplumun ar ve haya duygularını incitici, cinsel arzuları tahrik ve istismar edecek şekilde, aynı zamanda kişilerin dışkılamaları dahi tiksinti verecek şekilde ifade edilmek suretiyle hiçbir sanatsal ve edebi değer katılmadan kurgulanmıştır. Anneye, teyzeye, kardeşe, aynı cinse, hayvanlara yönelik sapkınlık düzeyine varan ifadeler içeren kitabın Fransızcadan tercümesi ve yayımlanmasının, demokratik bir toplumda çoğulculuğun, hoşgörünün, açık fikirliliğin gereği olan ifade özgürlüğü kapsamında kalan eylemler olarak kabul edilmesi mümkün değildir.”

 

AİHM kararı hatırlatıldı


Yargıtay 14. Ceza Dairesi kararında ayrıca Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin 7 Aralık 1976 tarihli “Hanyside-Birleşik Krallık” kararına da atıfta bulunularak, müstehcenlik ve pornografik ifadeler içeren yayın sınırlarının nereye kadar uzanabileceğinin bu kararla belirlendiği ve bu yayınların, demokratik bir toplumda, genel ahlakın ve sağlığın korunmasına, suçların ve düzensizliğin önlenmesine ilişkin meşru bir amaca yönelik yaptırımlarla kısıtlanabileceğinin öngörüldüğü vurgulandı.

 

Mahkemeye eleştiri


Daire kararında yerel mahkemenin kararını da eleştirerek şunları dile getirdi: “Soruşturma aşamasında iki kişilik bilirkişi heyetinden alınan 28 Nisan 2009 tarihli ve yargılama aşamasında Başbakanlık Küçükleri Muzır Neşriyattan Koruma Kurulu tarafından düzenlenen 11 Ağustos 2010 tarihli raporlarda belirtilen, “yargılamaya konu kitabın hiçbir sanatsal ve edebi değerinin bulunmadığı” biçimindeki değerlendirmelere hangi nedenlerle itibar edilmediği açıklanmadan, 12 Mart 2010 tarihli, genel ve soyut ifadeler kullanılarak hazırlanan bilirkişi raporuna itibar edilerek, sanıkların eylemlerinin, TCK’nın 226/5. maddesinde öngörülen suçu oluşturduğu gözetilmeden, kitabın sanatsal ve edebi değeri olduğu gerekçesiyle beraatlara karar verilmesi kanuna aykırıdır.”

 

 

Kaynak: Radikal

Yorumlar

Yorum Gönder

Yeni yorum gönder

Diğer Haber Yazıları

İstanbul Uluslararası Edebiyat Festivali (İTEF) İtalya Özel programıyla sanatseverlerin karşısına çıkıyor. 23-27 Ağustos 2021 tarihleri arasında ekranlara gelecek olan etkinlikler sayesinde İtalya'ya ve İtalyan edebiyatına uzanan yeni bir yol açılacak.

 

 

Sanat Kritik’in yeni podcast serisi, Seval Şahin’in editörlüğünde dinleyicilerle buluşuyor. “Yaz Sıcağında Bir Esinti” başlıklı serinin ilki 120. doğum yıldönümü vesilesiyle Ahmet Hamdi Tanpınar’a ayrıldı. Dergâh Yayınları’nın desteğiyle hayata geçen projeye farklı alanlardan birçok yazar, şair, sanatçı ve akademisyen katıldı.

Kültür Sanat Şehir dergisi Z, 5. kez okur karşısında. Zeytinburnu Belediyesi tarafından yayımlanan tematik dergi, “kütüphane” konusunu mercek altına alıyor. 508 sayfa boyunca insanlık tarihinin bilinen en eski dönemlerinden günümüze kadar farklı kültürlerde kütüphanenin seyri, kütüphanenin unsurları, kütüphaneciler, kütüphane sahipleri ve kütüphane literatürü inceleniyor. 

Türk edebiyatının usta ismi Sait Faik Abasıyanık'ın hatırasını yaşatmak amacıyla her yıl bir öykücüye verilen "Sait Faik Hikâye Armağanı" bu kez Şermin Yaşar'ın oldu.

 

Sosyal medya paylaşımları, konuşmalar, anketler, veriler gösteriyor ki pandemi günlerinde evde geçen zamanın ciddi bir kısmını kitaba ayırdık. Türkiye ve dünya genelinde İNSAMER'in yaptığı araştırma kitap yayımı ve okuma oranlarındaki artışa odaklanıyor. Kitapyurdu ve Idefix sitelerinden alınan veriler de korona istatistiklerine katkı sunuyor.

 

 

 

Kulis

Bir Rüya Gibi Dağılacak Olan Hokkabazlar Dünyasında Yaşıyoruz

ŞahaneBirKitap

Kaan Burak Şen, yavaştan genç yazar olarak anılmanın sonuna doğru geliyor; Mutlu Kemikler üçüncü kitabı… Kafası bir hayli tuhaf. Şimdilerde bir roman yazdığı da söyleniyor, fakat öncesinde belirtmekte fayda var: Mutlu Kemikler öykü derlemesi henüz çıktı, pek başka bir kitaba benzetilecek bir havası da yok bu kitabın.

Editörden

Tıp ve edebiyat ilişkisi, tıbbın insanla olan ilişkisi gibi tarih boyunca şekil değiştirmiş, her dönem yeni yaklaşımlarla genişlemiştir. Tıbbın tarihi, insan acılarının da tarihidir aslında. Edebiyatın içinde kapladığı yer, diğer bilim dallarından hep daha büyük olmuştur tıbbın.