Arşivi
Tom Waits, Charles Bukowski'nin Gülen Yürek şiirini seslendiriyor. Buket Ketbağa, Tom Waits'in "harika" diye yorumladığı şiiri sizler için Türkçeye çevirdi.
Her şey, kitap eleştirisinin ülkemizde yeterli olmadığı yönündeki derin hissiyatımızla başladı. Önce Idefix, SabitFikir’in sitesini kurdu; SabitFikir’in sitesi kendini bir basılı dergiye evirdi; basılı dergi Sözünü Sakınmadan’ı yarattı.
Nobel ödüllü Amerikalı yazar Ernest Hemingway’in ünlü eseri Silahlara Veda, son halini almadan yazılan 47 farklı son ile birlikte gelecek hafta Scribner Yayınevi tarafından yapılacak baskıyla ABD’deki raflarda yerini alacak.
Çağdaş sanatçılardan Harun Farocki öğrencilik yıllarında yaptığı bir işle dikkatleri üzerine çeker: Öncelikle okuldan kovulur. Sanatçı Napalm bombası yemiş bir Vietnamlı’nın hikayesini anlattıktan sonra elinin üzerinde bir sigara söndürür.
Sahte tablo yapmanın incelikleri nelerdir, hiç merak ettiniz mi? Ken Perenyi, Caveat Emptor: The Secret Life of an American Art Forger adlı anı kitabıyla sanat dünyasını bir hayli karıştıracak, müzayede evlerini ve sanat simsarlarını da huzursuz edecek gibi görünüyor. 40 yılı aşkın bir süre boyunca sahte tablolar yapıp satan Perenyi 'sanatının' inceliklerini anı kitabında anlattı.
Günlük hayatın karmaşasında öyle bir kavram ki iyilik, sürekli klişelerde kalmaya mahkum, bir o kadar da çaresiz. Yaşam standartlarımızın baştan aşağı dönüşüme uğradığı şimdiki zamanda acımasızca artan çaresizlik ve ümitsizlik duygusu bizleri kötülüğün gerçekliğine her geçen gün daha da yaklaştırıyor.
23 yıllık bir fetva ve bir yazar… Salman Rüşdi’nin başı, 23 yıl önce Ayetullah Humeyni'nin verdiği bir fetva yüzünden dertte. Elbette sebebi, yazarın Şeytan Ayetleri isimli kitabı. Humeyni, zamanında kitabı “İslam dinine karşı bir küfür”olarak nitelendirmiş ve Rüşdi’nin öldürülmesine yönelik fetva vermişti.
Faulkner'ın Ses ve Öfke kitabını okuyan herkes bir noktadan sonra olayları takip etmekte zorlanmıştır -özellikle de Benjy'nin bölümünde. Düşündükçe irkiliyoruz ve gözlerimizin acıdığını hissediyoruz. Faulkner da bunun farkındaymış elbette. Nobel ödüllü yazar, okurlarına yardımcı olmak için kronolojiyi tarif eden bir renk skalası yapmaya koyulmuş.
dünyanın en önemli yirmi sosyal bilimcisi, en çok alıntılanan beş akademisyeninden biri. david harvey’e ilk sorum geçen yüzyılın kapital’i olarak tanımlanan ünlü kitabı limits to capital üzerine oldu. “ilk basıldığında yani 1980’lerde pek okunmadı. zaten zor basıldı, üç yayıncı reddetti. bir marksiste sormuşlar, ‘bu adam coğrafyacı, ne anlar bu işlerden?’ demiş.
Josephine Powell’ı tanıyor muyuz, gördük mü, biliyor muyuz? Muhtemelen hayır. Onun Türkiye’deki ilk kadın kooperatifini kurmuş olduğunu, New York’ta başlayan hayatını Anadolu’nun derinliklerinde noktaladığını bilebiliriz belki. Bilmek, anlamaya ve tanımaya yetmez ama.
