Dosya Arşivi

Dosya // En çok okunanlar
//php print_r ($fields); ?>
Alışveriş merkezinin yapılmasıyla mahallenin çarşısı, küçük esnaf çok büyük oranda maddi kayıp yaşayacak. Futbol takımının taraftarları çatışacak. Ulusalcılar bayraklı tişörtleriyle yürüyüşler yapacak. En sonunda halk ayaklanması gerçekleşecek ve o zamana kadar müdahale etmemiş polis ayaklanmayı bahane ederek mutenalaştırılması beklenen mahallelere acımasıza girecek. Tanıdık geldi, değil mi?

//php print_r ($fields); ?>
2000 yılında Orhan Pamuk’un Kara Kitap’ının 10. Yıl Özel Baskısı’nı elime aldığımda çokça heyecanlandığımı hatırlıyorum. “Mecburen” beyaz renk ağırlıklı kapakla çıkmış ilk baskısına sahiptim ama şimdi, kapkara sert kapaklı haliyle, dokusu daha çok hissedilen kağıdıyla ve üstelik Orhan Pamuk’un önsözü, çizimleri ve elyazısı örnekleriyle birlikte yeniden okuma bahanem olmuştu.

//php print_r ($fields); ?>
Bizim kelebek kısa bir bahar tatilinden döndü geçenlerde. Yolculuğunu gözüne kestirdiği araçlara konarak gerçekleştirmiş. Eve pek bir heyecanlı girdi ve “Yolculuk ettiğim son aracın şoförü trafikte öylesine çılgınca gidiyordu ki eve sağ salim varmış olmam bir mucize!” dedi bir solukta.

//php print_r ($fields); ?>
Yılmaz Güney aramıştı bir gün. Önemli bir konuyu görüşmek istiyordu. Yeni çevirmişti Umut filmini Yılmaz. Çok başarılıydı. Herkes kıskanmıştı. Geçmişini karıştırmak istiyorlar, aleyhinde kampanyalar yürütüyorlardı.
Buluştuklarında “Kardeş” dedi, “Benim için çok önemli olan bir sorun var. Bizim film Cannes’a seçildi.”

//php print_r ($fields); ?>
Bir zaman önce, tarihi romanlar etrafında dönen hararetli bir tartışma vardı.

//php print_r ($fields); ?>
Kırık bir kemik büyük bir azap kaynağından başka ne olabilir ki? Ama söz konusu edebiyatsa, o kırık kemikten bile sarsıcı bir eserin doğduğuna tanık olabilirsiniz.

//php print_r ($fields); ?>
Sıcaklar iyice bastırmaya başladı. Bizse hâlâ tatile çıkamadık. Bari biraz empati yapıp deniz-kumsal zevki yaşayalım diye televizyonda Survivor programını izlemeye karar verdim. Bizim kelebeğin buna tepkisi ise, kütüphaneye gidip bir avuç kitapla geri dönmesi oldu.

//php print_r ($fields); ?>
Kitabevi raflarında karşımıza çıkan kitaplara bir müddet sonra sinema salonlarında da rastlamaya alıştık. Gerek Hollywood, gerekse bağımsız sinema endüstrisi edebiyattan sıklıkla besleniyor artık. Peki 2018'de hangi romanların uyarlamalarını izleme fırsatı bulacağız? İşte 2018'de beyazperdede göreceğimiz 10 roman:

//php print_r ($fields); ?>
2016 yılında Bertolt Brecht’in ölümünün üzerinden 60 yıl geçmiş olacak. Kuşkusuz Almanya’nın birçok yerinde ve özellikle de Brecht’in son yıllarını geçirdiği Berlin’de heyecan verici anma etkinlikleri olacaktır. Ama onun Berliner Ensemble isimli tiyatrosu, zaten 60 yıldır onun mirasını canlı tutmakla meşgul.

//php print_r ($fields); ?>
Aslı Tohumcu’yu hem yetişkinlere hem de çocuklara yönelik kitaplarıyla tanıyoruz; şu sıralar hem editörlük yapıyor hem de birçok yayında yazıları, eleştirileri yayımlanıyor... Dolayısıyla aslında çok daha “karışık” bir masayla karşılaşacağımızı düşünmüştük!

















