Geçtiğimiz sene Napoli'deki Girolamini Kütüphanesi'nden kaybolan 16. yüzyıla ait binlerce nadir kitapla ilgili soruşturma hala devam ediyor. İki kişinin daha tutuklanmasıyla beraber büyüyen soruşturma ve tartışma, İtalya'nın kültürel mirasının sırf hırsızlık ve ihmal yüzünden kaybolduğuna dair iddiaları beslemekte. Eski kültür bakanı Antonio Paolucci ise İtalya'daki yüzlerce müze ve kütüphanede kültürel miraslarının kaybolmasına çok üzüldüğünü ama şaşırmadığını söyledi. Ülkenin bu eşsiz hazinelerinin düzgün korunamamasının özellikle küçük enstitüler üzerinde yıkıcı etkileri olduğunu söyleyen Paolucci, devleti daha iyi koruma yöntemleri bulmaya çağırdı ve ekledi: "Yağmalanmış her tablo ya da talan edilmiş her kütüphane, medeniyete vurulmuş bir darbe, İtalya ve tüm insanlık için bir felakettir."

Yağmalama nasıl fark edildi?

9 aydır soruşturması devam eden Girolamini yağmalarının ortaya ilk çıkışı geçen sene oldu: Kütüphaneyi o sırada ziyaret eden sanat tarihçisi Tomaso Montanari kütüphaneyi "çok dağınık" buldu; değerli ciltlerin hiçbir sıra olmadan ve içecek kutularının yanında öylece bırakıldığını gördü.

Hemen sonra, savcılık kayıp kitap raporlarını araştırmaya başladı ve akabinde eski Girolamini Kütüphanesi müdürü Massimo Marino de Caro tutuklandı. Sistematik bir biçimde kütüphanenin nadir eserlerini yağmalamak, İtalya ve yurtdışındaki alıcılara satmak ile suçlanan müdür ise kütüphanenin giderlerini karşılamak için kitapları aldığını iddia etti. 

Girolamini'nin saygın koleksiyonu kataloglanmadığı için, kaç kitabın çalındığı tam olarak bilinemiyor. Ama korkunç bir sayı tahmin ediliyor: 4000. Bu 4000'ü aşan çalınmış ciltlerin içinde Galileo Galilei'nin eserleri ve Thomas More'un Utopia kitabının 1518 tarihli baskısı bulunuyor. 

Davanın savcılığını yürüten Giovanni Colangelo bu kayıp kitapların bulunabileceğinden pek ümitli olmadığını belirtirken, Girolamini yağmalarının "planlı, organize ve acımasızca" yapıldığını söyledi. Savcı vekili Gianni Melillo ise 1586'da açılmış kütüphanenin eskisi gibi olamayacağını ve verilen zararın tamir edilemeyeceğini belirtti.