Sabitfikir
Künye | Yazarlar | Giriş Yap

Haber

Haber

Andy Warhol'dan herkes için Franz Kafka!



Toplam oy: 538

Andy Warhol (1928 - 1987), bir grafiker olarak başladığı kariyerini 20. yüzyıl sanatının en ikonik isimlerinden biri olarak tamamladı. Slovak kökenli bir ailenin oğlu olarak önceleri garipsediği, sonraki yıllarda eleştirdiği ama bir yandan da hayran olduğu Amerikan kültürü ile var oldu ve onu yeniden yarattı. İşte, Warhol'un Campbell'in Çorba Konserveleri ya da Tehlikeli Türler gibi ünlü eserleri, Pera Müzesi'nde "Warhol: Herkes için Pop Sanat" adıyla 20 Temmuz'a kadar sergileniyor.

 

Franz Kafka ve Gertrude Stein portreleri

 

En bilinen işlerini 1962 ve 1966 yıllarında üreten Warhol, Amerikan gerçekliğini övüyor mu yoksa yeriyor mu söylemek güçtü. Her tür fotoğrafı, reklam ve basılı malzemelerdeki imgeleri sanatının konusu haline getiren Warhol için çoğaltılabilirlik ve yeniden üretilebilirlik çok önemliydi. Bunlar bir anlamda onun keşfiydi. Marilyn Monroe'yu bir Marilyn Monroe görüntüsüyle, Campbell'in Çorba Konserveleri'ni Campbell'in Çorba Konserveleri görüntüsüyle değiştiriyordu. Söz konusu olan artık bireyler ve nesneler değil onların görüntüsüydü. Warhol insanlar ile nesneler, tüketim maddeleri ile kahramanlar arasındaki farklılıkları yok ediyordu. Popüler, fani, harcanabilen, düşük maliyetli, seri imal edilen, genç, hazırcevap, hileli ve büyüleyici bir sanat üretti. Sanatta pazar mekanizmasının egemen olduğu bir dünyaya işaret etti. Üstelik insafsızdı. Eğer resmini yaptığı kişi, bir mit olarak işlev görmez hale gelirse, onu bırakır ve kitlelerin gözünde kahramanlaşmış başkalarını arardı.

 

Warhol, Franz Kafka ve Gertrude Stein gibi edebiyatçıları resmederken de onlara bu çerçeveden bakıyordu şüphesiz. Bu iki resmin yer aldığı "Ten Portraits of Jews of the Twentieth Century" adlı seriyi, İsrailli sanat tüccarı Alexander Harari'nin siparişi üzerine 1980'de yaratmıştı. Serinin fikri ise galerici Ronald Feldman'a aitti. Warhol resmettiği figürlere karşı özel bir ilgi duymuyor, bir kısmını tanımıyordu; hatta resmedilecek kişilerin listesini Feldman'dan almıştı. Warhol daha sonraları, figürleri yüzlerini beğendiği için resmettiğini belirtti. Seri, bir anlamda Warhol'un şöhret takıntısının bir uzantısı olarak nitelenebilir.

 

Bu iki portre ve daha fazlası, sizi 7 Mayıs'tan beri Pera Müzesi'nde bekliyor.

 

 


 

 

GG

 

 

Yorumlar

Yorum Gönder

Yeni yorum gönder

Diğer Haber Yazıları

İstanbul Uluslararası Edebiyat Festivali (İTEF) İtalya Özel programıyla sanatseverlerin karşısına çıkıyor. 23-27 Ağustos 2021 tarihleri arasında ekranlara gelecek olan etkinlikler sayesinde İtalya'ya ve İtalyan edebiyatına uzanan yeni bir yol açılacak.

 

 

Sanat Kritik’in yeni podcast serisi, Seval Şahin’in editörlüğünde dinleyicilerle buluşuyor. “Yaz Sıcağında Bir Esinti” başlıklı serinin ilki 120. doğum yıldönümü vesilesiyle Ahmet Hamdi Tanpınar’a ayrıldı. Dergâh Yayınları’nın desteğiyle hayata geçen projeye farklı alanlardan birçok yazar, şair, sanatçı ve akademisyen katıldı.

Kültür Sanat Şehir dergisi Z, 5. kez okur karşısında. Zeytinburnu Belediyesi tarafından yayımlanan tematik dergi, “kütüphane” konusunu mercek altına alıyor. 508 sayfa boyunca insanlık tarihinin bilinen en eski dönemlerinden günümüze kadar farklı kültürlerde kütüphanenin seyri, kütüphanenin unsurları, kütüphaneciler, kütüphane sahipleri ve kütüphane literatürü inceleniyor. 

Türk edebiyatının usta ismi Sait Faik Abasıyanık'ın hatırasını yaşatmak amacıyla her yıl bir öykücüye verilen "Sait Faik Hikâye Armağanı" bu kez Şermin Yaşar'ın oldu.

 

Sosyal medya paylaşımları, konuşmalar, anketler, veriler gösteriyor ki pandemi günlerinde evde geçen zamanın ciddi bir kısmını kitaba ayırdık. Türkiye ve dünya genelinde İNSAMER'in yaptığı araştırma kitap yayımı ve okuma oranlarındaki artışa odaklanıyor. Kitapyurdu ve Idefix sitelerinden alınan veriler de korona istatistiklerine katkı sunuyor.

 

 

 

Kulis

Bir Rüya Gibi Dağılacak Olan Hokkabazlar Dünyasında Yaşıyoruz

ŞahaneBirKitap

Kaan Burak Şen, yavaştan genç yazar olarak anılmanın sonuna doğru geliyor; Mutlu Kemikler üçüncü kitabı… Kafası bir hayli tuhaf. Şimdilerde bir roman yazdığı da söyleniyor, fakat öncesinde belirtmekte fayda var: Mutlu Kemikler öykü derlemesi henüz çıktı, pek başka bir kitaba benzetilecek bir havası da yok bu kitabın.

Editörden

Tıp ve edebiyat ilişkisi, tıbbın insanla olan ilişkisi gibi tarih boyunca şekil değiştirmiş, her dönem yeni yaklaşımlarla genişlemiştir. Tıbbın tarihi, insan acılarının da tarihidir aslında. Edebiyatın içinde kapladığı yer, diğer bilim dallarından hep daha büyük olmuştur tıbbın.