Sabitfikir
Künye | Yazarlar | Giriş Yap

Haber

Haber

Orhan Pamuk Güney Amerika'da: "En çok kitabım burada satıldı, çünkü..."



Toplam oy: 928
Orhan Pamuk
İletişim Yayınevi

Nobel ödüllü yazar Orhan Pamuk, son kitabı 'Saf ve Düşünceli Romancı'nın tanıtımı için Güney Amerika’daydı. Brezilya, Şili, Uruguay ve Arjantin’de çeşitli konferanslara ve söyleşilere katılan Pamuk, ziyaret ettiği tüm ülkelerde okurlarının yoğun ilgisiyle karşılaştı.

 

Pamuk yolculuğunun ilk durağı Brezilya’da Sao Paolo ve Porto Alegre şehirlerinde, Fronteiras do Pensamento (Düşüncenin Sınırları) grubunda iki konferans verdi. Fronteiras do Pensamento grubu, 2006 yılında Brezilyalı aydınlar tarafından kuruldu, daha sonra kültür bakanlığının da desteğiyle Brezilya kültür dünyasının önemli referanslarından biri haline geldi. Bugüne kadar Terry Eagleton, Mario Vargas Llosa, Alain de Botton, David Linch, gibi birçok aydının 100’den fazla konferans verdiği grupta ilk defa bir Türk yazar katılımcı olarak yer aldı.

 

Şili Katolik Üniversitesi ve Uruguay’da birer konferans veren Pamuk’un son durağı ise Arjantin’di. Her zaman hayranı olduğunu söylediği Arjantinli yazar Jorge Luis Borges’in dul eşi Maria Kodima tarafından da kabul edilen Pamuk, okurlarıyla Latin Amerika Sanatları Müzesi MALBA’da buluştu.

 

Orhan Pamuk, gezi izlenimlerini şöyle aktardı:

 

"1.5 yıldır Güney Amerika ülkelerini ziyaret etmeyi planlıyordum. Latin Amerika’yı Borges, Garcia Marquez, Cortazar’ın eserleriyle tanıdım. Gençliğimde kendilerinden birçok şey öğrendiğim Carlos Fuentes ve Vargas Llosa’yı da çok okurdum. Bir yeri tanımaya başlamak için en iyi yöntemlerden biri olmasına rağmen tabi ki edebiyatın tek başına koskaca bir kıtayı keşfetmek için yeterli olmadığının farkındayım. Latin Amerika’da beni en fazla etkileyen ve hoşuma giden şey insanlarındaki canlılık ve insancıllık oldu.

 

Gezdiğim ülkeler arasında Brezilya ve Türkiye arasında çok büyük benzerlikler gördüm. Kalkınma ve gelişmeyle birlikte orta sınıfın kendi kültür ve tarihine sahip çıkma çabaları Türkiye ile benzerlikler gösteriyor.

 

Güney Amerika şehirleri, özellikle bağımsızlarıyla birlikte moderniteye aynı anda evrilen ve aynı zamanda ekonomik problemler ve çeşitli askeri diktatörlüklerden muzdarip olmalarıyla İstanbul'la ve bazı Türk şehirleriyle benzerlikler taşıyor Çürümeye karşı mücadele ederken, yeni modernimizi kurma arzusundaki insanlar. Belki de bu yüzden İstanbul, Latin Amerika’da en fazla satan kitabım oldu.

 

Güney Amerika ekonomik ve demokratik gelişmelerin yanında futbolun da kıtası. Brezilya’da yayıncım beni Corintians- Palmeiras maçına götürdü. Tam da o gün Corintians’ın efsane oyuncusu doktor Sokrates ölmüştü. Statta hep birlikte Sokrates anısına durulan saygı duruşu heyacan vericiydi. Biliyorsunuz Brezilya her renkten insanın yaşadığı büyük bir ülke. Maç öncesi sahaya oyuncuların 'Irkçılığa Hayır!' pankartı ile çıkması beni çok etkiledi." (Canan Kaya - DHA)

Yorumlar

Yorum Gönder


karavin-çok üzüldüm yorumunuza- bir insanı karalamak ne kadar kolay

67%
33%

Modernizmi oryantalizmden ayırt edebildiğini sanmıyorum Pamuk'un. Pamuk 'önemli' bir yazar falan değil, bir yazar olarak kabulü bile kendisine biçilmiş beş on boy büyük bir gömlek; aslında bu gömleği kapitalizme bulaşmış yayınevleri ve edebiyat 'piyasası' bize biçmiştir bir deli gömleği olarak. Deli gömleği giydirildiğinde size elinizi kolunuzu bağlamış olurlar, ağzınızı değil. Pamuk'un herhangi yazar hatta birçok yazdığıyla başarısız, 'kötü' bir yazar olduğunu söyleyeceğim her fırsatta. Zaman en adil yargıçtır ne de olsa!

54%
46%

Yeni yorum gönder

Diğer Haber Yazıları

İstanbul Uluslararası Edebiyat Festivali (İTEF) İtalya Özel programıyla sanatseverlerin karşısına çıkıyor. 23-27 Ağustos 2021 tarihleri arasında ekranlara gelecek olan etkinlikler sayesinde İtalya'ya ve İtalyan edebiyatına uzanan yeni bir yol açılacak.

 

 

Sanat Kritik’in yeni podcast serisi, Seval Şahin’in editörlüğünde dinleyicilerle buluşuyor. “Yaz Sıcağında Bir Esinti” başlıklı serinin ilki 120. doğum yıldönümü vesilesiyle Ahmet Hamdi Tanpınar’a ayrıldı. Dergâh Yayınları’nın desteğiyle hayata geçen projeye farklı alanlardan birçok yazar, şair, sanatçı ve akademisyen katıldı.

Kültür Sanat Şehir dergisi Z, 5. kez okur karşısında. Zeytinburnu Belediyesi tarafından yayımlanan tematik dergi, “kütüphane” konusunu mercek altına alıyor. 508 sayfa boyunca insanlık tarihinin bilinen en eski dönemlerinden günümüze kadar farklı kültürlerde kütüphanenin seyri, kütüphanenin unsurları, kütüphaneciler, kütüphane sahipleri ve kütüphane literatürü inceleniyor. 

Türk edebiyatının usta ismi Sait Faik Abasıyanık'ın hatırasını yaşatmak amacıyla her yıl bir öykücüye verilen "Sait Faik Hikâye Armağanı" bu kez Şermin Yaşar'ın oldu.

 

Sosyal medya paylaşımları, konuşmalar, anketler, veriler gösteriyor ki pandemi günlerinde evde geçen zamanın ciddi bir kısmını kitaba ayırdık. Türkiye ve dünya genelinde İNSAMER'in yaptığı araştırma kitap yayımı ve okuma oranlarındaki artışa odaklanıyor. Kitapyurdu ve Idefix sitelerinden alınan veriler de korona istatistiklerine katkı sunuyor.

 

 

 

Kulis

Bir Rüya Gibi Dağılacak Olan Hokkabazlar Dünyasında Yaşıyoruz

ŞahaneBirKitap

Kaan Burak Şen, yavaştan genç yazar olarak anılmanın sonuna doğru geliyor; Mutlu Kemikler üçüncü kitabı… Kafası bir hayli tuhaf. Şimdilerde bir roman yazdığı da söyleniyor, fakat öncesinde belirtmekte fayda var: Mutlu Kemikler öykü derlemesi henüz çıktı, pek başka bir kitaba benzetilecek bir havası da yok bu kitabın.

Editörden

Tıp ve edebiyat ilişkisi, tıbbın insanla olan ilişkisi gibi tarih boyunca şekil değiştirmiş, her dönem yeni yaklaşımlarla genişlemiştir. Tıbbın tarihi, insan acılarının da tarihidir aslında. Edebiyatın içinde kapladığı yer, diğer bilim dallarından hep daha büyük olmuştur tıbbın.