Sabitfikir
Künye | Yazarlar | Giriş Yap


Şahane Bir Kitap Arşivi

Şahane Bir Kitap // En çok okunanlar



İstanbul ve Selim İleri, derin bir iç çeker gibi…

Nurdan Gürbilek, Yer Değiştiren Gölge'de Ahmet Hamdi Tanpınar’ın, geçmiş zamanın kendisinden çok yokluğunun önemi üzerinde durduğunu söyler. Tanpınar’da geçmiş, aradıklarımızı yerlerinde bulamadığımız için çeken bir şeydir bizi.



Kötülük bir melekse, Dracula onun tanrılarından biridir

Rüzgar pencerelerin içlerinde, kapıların eşiklerinde inliyor, kurtlar uluyor gecenin en karanlık yerine doğru, ay ışığının soğuğunda kanat izleri görülüyor, uzaklardan tekinsiz kanat sesleri yükseliyor ve Kont Dracula yürümeye başlıyor en zayıf, en biçare, en korkunç rüyalarımızın içinde… Çünkü kötülüğü iyiliğin içinden, insandan ve tanrıdan ince ince ayırıyor Batı düşüncesi, kötülük insan kılı



Düzülkenin efendisi

Düzülke, geometrik olarak bir iki boyutluluk hali. Her şeyin sade ve sadece çizgilerden, üçgenlerden, çokgenlerden ve nihayetinde dairelerden oluştuğu, derinliğin veya yüksekliğin olmadığı bir evrenin adı. Kulağa oldukça sınırlayıcı ve sıkıcı geliyor değil mi?

 

 

 



Fantastiğin alacakaranlığında öykü yazma dersleri

Virginia Woolf, başyapıtları olarak kabul edilen Deniz Feneri ile Dalgalar arasına sıkıştırarak yazar Orlando’yu. Bir yaz tatilinde bir çırpıda kaleme almıştır bu olağanüstü hikayeyi.



Kayıp kedi, aranan vicdan

Altı ayda sadece tek bir geminin geçtiği bir nehrin üzerindeki köprüde, tek işi o gemiye yol vermek olan bir bekçi... İnsansız, büyüleyici bir doğanın içinde, aylarca hiç konuşmadan, sadece okuyarak, yazarak yaşayan; yalnız bir romancı imgesi… Benim hayatımda ilk karşılaştığım yazardı Sadık Yemni.



Tarih, komploya açık bir yapıttır...

“Bir biçim, birçok bakış açısına göre düşünülüp anlaşılabildiği; kendisi olmaktan asla geri kalmaksızın, büyük bir görünüm ve çeşitli titreşimler ortaya koyabildiği ölçüde geçerlidir”, der Umberto Eco “Açık Yapıt”ta. Bir bildiri olarak ortaya çıkardığı ve sonrasında kuramsallaştırdığı “Açık Yapıt” düşüncesi içinde tek-yönlü, klasik kurgu ve yorum biçimlerini reddeder Eco.



İnatla; şimdi ve daima: Direniş!

Derin bir adaletsizlik duygusunun harekete geçirdiği, o adaletsizlik duygusundan kurtulmak isteyen kadınlar…

 

Radikal, aşırı, konformizm karşıtı, özgür düşünen kadınlar…

 

Kuralların var olduğunu bilen ve o kuralların dışında yaşamayı seçmiş kadınlar…

 

Sadece sıradışı olan, sadece var olan isyankar kadınlar…

 



Hayata kesik atmak: Bireysel bir ayrılıkçılık biçimi olarak yara

Siz hiçbir yerinizi kestiniz mi? Öyle kazara falan değil; bilerek ve isteyerek, belki çok da acıtmayan küçücük bir kesik açtınız mı bedeninizde. Ya da sadece böyle bir şey yapmayı içinizden geçirdiniz mi? Bedenini kesmek bir tür akıl hastalığıdır, sapkınlıktır dediğinizi duyar gibiyim, peki kesikleri geçeyim, ya dövme veya piercing? Birden fazla kulak deldirme işlemi?



Şairane bir "son" tahayyülü

“Postmodernizm, modernizasyon süreci tamamlandığında ve doğa bir daha geri dönmemek üzere gittiğinde sahip olduğumuz şeydir”, der Fredric Jameson. Disütopya dediğimiz şey de Jameson’u doğrularcasına doğa bir daha geri dönmemek üzere gitmeye başladığında ortaya çıkan bir edebiyat türüdür.



Unutma, hayatı hatırla: Deniz Hüseyin Yusuf!

Bir süre önce mübadele döneminin edebiyata yansımaları üzerine küçük bir araştırma yapmıştım. Mübadelenin Türk edebiyatına yansıması o kadar cılız, Yunan edebiyatına yansıması o kadar büyüktü ki şaşırıp kaldığımı hatırlıyorum. Mübadelenin özel bir yeri de yoktu üstelik, toplumsal travmalarımızın hemen hepsi edebiyata çok ama çok az yansıyordu, tuhaf bir şekilde susmayı tercih ediyorduk.

Kulis

Bir Rüya Gibi Dağılacak Olan Hokkabazlar Dünyasında Yaşıyoruz

ŞahaneBirKitap

Kaan Burak Şen, yavaştan genç yazar olarak anılmanın sonuna doğru geliyor; Mutlu Kemikler üçüncü kitabı… Kafası bir hayli tuhaf. Şimdilerde bir roman yazdığı da söyleniyor, fakat öncesinde belirtmekte fayda var: Mutlu Kemikler öykü derlemesi henüz çıktı, pek başka bir kitaba benzetilecek bir havası da yok bu kitabın.

Editörden

Tıp ve edebiyat ilişkisi, tıbbın insanla olan ilişkisi gibi tarih boyunca şekil değiştirmiş, her dönem yeni yaklaşımlarla genişlemiştir. Tıbbın tarihi, insan acılarının da tarihidir aslında. Edebiyatın içinde kapladığı yer, diğer bilim dallarından hep daha büyük olmuştur tıbbın.