Sabitfikir
Künye | Yazarlar | Giriş Yap

Haber

Haber

‘Giresunlu genç’ Naim Tireli 85 yaşında



Toplam oy: 822

ÖNER CİRAVOĞLU

Öykü dünyasına kendine özgü bir sesle girdiğinde 22 yaşındaydı. Tirali’nin yaşamı hikâyecilik, dergicilik, gazetecilikle sürerken siyasal bir boyut da kazandı. 1960’ta tutuklandı, 1961’de milletvekili oldu. Şimdi düşünüyorum da, acaba Tirali de “unutulan yazarlar” arasına mı katılacak?

1940’ların sonuna doğru öykü dünyasına kendine özgü bir sesle girdi. “Giresunlu genç” henüz 22 yaşındaydı ama dönemin güçlü hikâyecileri arasında ve Sait Faik’in yanında birdenbire adını duyurmaya başladı. Arkadaştılar. Piraziz’den gelip Galatasaray Lisesi’ni bitiren o sırım gibi gencin adı Naim Tirali’ydi. Tirali’nin hikâyeciliği ilk yapıtlarını veren bazı sanatçıları arasında da parladı: Vüs’at O. Bener, Esendal, Tarık Buğra, Orhan Kemal, Oktay Akbal, Haldun Taner… Tirali, o genç yaşlarında Yenilik dergisi ve Yenilik Yayınları olarak da kimi yazarlara destek oldu.

ENGİN ÖYKÜ İZLENİMLERİ

1951 yılında Paris’e gitti ve buradan engin öykü izlenimleriyle döndü. Orada tanıştığı Françoise’ı bir öyküsünde “Framboise”a dönüştürdü. Böylesi öykülerini “Beyoğlu yaşantıları” arasında da kotardı. Hafif erotizmin kucakladığı üslubu ve arka sokak betimlemeleri onun öykü dünyasının odağına yerleşmekte gecikmedi: Cadde-i Kebir’de insan görünümleri, Beyoğlu sinemaları, ara sokaklarda Panait İstrati’yle dirsek temasına gelen gözlemler, “Kumkapı’da öğle içkisi”, “gecenin üçü”ndeki çapkınlıklar ve unutulmaz Lambo’nun Meyhanesi…

SİYASAL BİR BOYUT

Naim Tirali’nin yaşamı hikâyecilik, dergicilik, gazetecilikle sürerken giderek siyasal bir boyut da kazandı. 1960’ta tutuklanıp ardından Giresun milletvekili olması (1961) onu parlamentoda çok yönlü ilişkilere taşıdı. Örneğin Yakup Kadri Karaosmanoğlu’yla, Esat Mahmut Karakurt’la tanıştı. Bu dönem “yaşamayı yazmaya yeğlediği” yıllardır.

Uzun bir aradan sonra YAZKO’da yayımladığı “Piraziz Nere Berlin Nere” adlı kitabıyla yeniden edebiyat okurlarını sevindirdi. Ardından Cem Yayınevi’nde Ali Uğur’un çabalarıyla çıkan biri yeni basım, üç kitapla buluşturdu bizi: “Park” (1987), “Aşk Dediğin” (1988), “Çılgınca Şeyler” (1994). İlk kitabı şöyle imzalamış bana: “Park’ın 40. yılında yeni basım ile merhaba!”

Kırk yıl aradan sonra onun dipdiri hikâyeciliğiyle yeniden buluşmanın hazzı bir süre sonra birkaç kez yinelenen kalp ameliyatları ve yakalandığı parkinsonla hüzne dönüştü. Eskisi gibi görüşemiyorduk. Ama son yolculuğunda Caddebostan Kültür Merkezi’ndeki törende onu yalnız bırakmadık. Ardından ilk ölüm yıldönümünde kızı Emine Tirali’nin çağrısıyla yine onu andık geniş bir masanın çevresinde. Sami Karaören, Sennur Sezer, Adnan Özyalçıner, Eray Canberk, Hikmet Altınkaynak, Enver Ercan, Arife Kalender ve diğer dostlarla…

‘AŞKA KİTAKSE’

Şimdi düşünüyorum da Naim Tirali de “unutulan yazarlar” arasına mı katılacak? Adı Sait Faik hikâyeciliğiyle koşut olarak anılan yazarımızın öykü kitapları yayıncı bulamıyor mu artık? (Burada Yön Yayınları’nın vefa duygusunu anmalıyım.)

Naim Tirali’den ilk okuduğum yapıt “Aşka Kitakse”dir. 1964 yılı olmalı. Kemal Cirav Ağabey’in okumam için verdiği bir dizi kitaptan ilk seçtiğim buydu. Kemal Ağabey ile Naim Bey arkadaştılar İstanbul’dan. “Kitakse” deyimini merak etmiştim. O kadar ki yıllar ve yıllar sonra Orhan Erinç’in bir kitabına çalışırken duraksamadan “Demokrasiye Kitakse” adını seçmiştik.

Naim Tirali Ağabey’le YAZKO’nun yönetim odasındaki buluşmalarımız daha sonra gazetemizdeki Oktay Akbal ve Sami Karaören’in odalarında sürdü. Elbette eski ahşap binanın karşısındaki yapının üst katında… Dar bir merdivenle çıkılan katta bir uçta Nadir Bey öteki uçta Sami Karaören çalışırdı. Oktay Ağabey’in iki tane Naim arkadaşı vardı: Naim Tirali ve Naim Kılıç. Ötekiyle de Hıfzı Topuz tanıştıracaktı beni. İki Naim de Cumhuriyet lokantasında her hafta bir araya geliyorlardı.

Hıfzı Topuz’la Naim Tirali’nin ilişkileri Galatasaray Lisesi’nden sonra Babıâli’de, Akşam ve Vatan gazetelerinde gelişmişti. Sonraları Paris’te de buluştular. Hıfzı Topuz “Cumhuriyet lokantası buluşmalarında önce Ferruh Doğan’ı, Nihat Akçan’ı ve Erol Özkök’ü yitirdik. Naim Tirali ve Demirtaş Ceyhun da onları izledi, sofraların eski tadı kalmadı” diyor ve ben de diyorum ki:

Ama her çarşamba yine orada, göçüp gidenlerin kulakları o geniş masada çınlıyor hâlâ…

TYS'DEN ANMA ETKİNLİĞİ

Öykü yazarı, gazeteci, milletvekili Naim Tirali, doğumunun 85. yılında, bugün saat 17.00-19.00 arasında Caddebostan Kültür Merkezi’nde düzenlenecek bir etkinlikle anılacak. Türkiye Yazarlar Sendikası tarafından düzenlenen etkinliğin açış konuşmasını TYS Genel Başkanı Enver Ercan yapacak. Tirali’yle ilgili bir saydam gösteriminin ardından, Mehrizat’ın yöneteceği konuşmalar bölümünde Ahmet Miskioğlu, anılarını; Doğan Hızlan, Tirali’nin gazeteciliğini; Arslan Kılıç, yapıtlarını; Öner Yağcı da öykü yazarlığını anlatacaklar.

Daha sonra Kadıköy Belediyesi Kadıköy Tiyatroları oyuncuları, Güney Saraçoğlu yönetiminde, yazarın “Piraziz Nere Berlin Nere” adlı kitabından öyküleri okuyarak canlandıracaklar. Marmara Üniversitesi Eğitim Fakültesi Müzik Ana Bilim Dalı “Quarteturca” topluluğu ise Karadeniz türküleri seslendirecek.

Kaynak: Cumhuriyet Gazetesi

Yorumlar

Yorum Gönder

Yeni yorum gönder

Diğer Haber Yazıları

İstanbul Uluslararası Edebiyat Festivali (İTEF) İtalya Özel programıyla sanatseverlerin karşısına çıkıyor. 23-27 Ağustos 2021 tarihleri arasında ekranlara gelecek olan etkinlikler sayesinde İtalya'ya ve İtalyan edebiyatına uzanan yeni bir yol açılacak.

 

 

Sanat Kritik’in yeni podcast serisi, Seval Şahin’in editörlüğünde dinleyicilerle buluşuyor. “Yaz Sıcağında Bir Esinti” başlıklı serinin ilki 120. doğum yıldönümü vesilesiyle Ahmet Hamdi Tanpınar’a ayrıldı. Dergâh Yayınları’nın desteğiyle hayata geçen projeye farklı alanlardan birçok yazar, şair, sanatçı ve akademisyen katıldı.

Kültür Sanat Şehir dergisi Z, 5. kez okur karşısında. Zeytinburnu Belediyesi tarafından yayımlanan tematik dergi, “kütüphane” konusunu mercek altına alıyor. 508 sayfa boyunca insanlık tarihinin bilinen en eski dönemlerinden günümüze kadar farklı kültürlerde kütüphanenin seyri, kütüphanenin unsurları, kütüphaneciler, kütüphane sahipleri ve kütüphane literatürü inceleniyor. 

Türk edebiyatının usta ismi Sait Faik Abasıyanık'ın hatırasını yaşatmak amacıyla her yıl bir öykücüye verilen "Sait Faik Hikâye Armağanı" bu kez Şermin Yaşar'ın oldu.

 

Sosyal medya paylaşımları, konuşmalar, anketler, veriler gösteriyor ki pandemi günlerinde evde geçen zamanın ciddi bir kısmını kitaba ayırdık. Türkiye ve dünya genelinde İNSAMER'in yaptığı araştırma kitap yayımı ve okuma oranlarındaki artışa odaklanıyor. Kitapyurdu ve Idefix sitelerinden alınan veriler de korona istatistiklerine katkı sunuyor.

 

 

 

Kulis

Bir Rüya Gibi Dağılacak Olan Hokkabazlar Dünyasında Yaşıyoruz

ŞahaneBirKitap

Kaan Burak Şen, yavaştan genç yazar olarak anılmanın sonuna doğru geliyor; Mutlu Kemikler üçüncü kitabı… Kafası bir hayli tuhaf. Şimdilerde bir roman yazdığı da söyleniyor, fakat öncesinde belirtmekte fayda var: Mutlu Kemikler öykü derlemesi henüz çıktı, pek başka bir kitaba benzetilecek bir havası da yok bu kitabın.

Editörden

Tıp ve edebiyat ilişkisi, tıbbın insanla olan ilişkisi gibi tarih boyunca şekil değiştirmiş, her dönem yeni yaklaşımlarla genişlemiştir. Tıbbın tarihi, insan acılarının da tarihidir aslında. Edebiyatın içinde kapladığı yer, diğer bilim dallarından hep daha büyük olmuştur tıbbın.