Sabitfikir
Künye | Yazarlar | Giriş Yap


Yazarlar


Didem Havlioğlu

Yüksek lisans ve doktora çalışmaları süresince okutmanlık ve araştırma görevliliği yaptığı Washington Üniversitesinde Disiplinlerarası Ortadoğu Çalışmaları Programında 2008 yılında doktora tezini savunan Didem Havlioğlu, bu dönemde OTAP (Ottoman Text Archive Project) bünyesinde araştırmacı, eğitmen ve idarecilik yaptı. 2008-2009 akademik yılında Harvard Üniversitesi Orta Doğu merkezinde doktora sonrası araştırmalarını tamamladı. Osmanlı şiirinde kadınlık ve erkeklik üzerine Türkçe ve İngilizcede makaleleri yayınlandı. 2007-2010 arası Utah Üniversitesi Ortadoğu Merkezi ve Karşılaştırmalı Edebiyat bölümlerinde Yardımcı Doçent olarak çalıştı. Akademik ilgi alanları Erken Modern Osmanlı Edebiyatı, Osmanlı Edebiyatında Toplumsal Cinsiyet, Karşılaştırmalı Edebiyat yöntemleri, Feminist ve Toplumsal Cinsiyet kuramı, Elyazmasından dijital formata Metinsellik Çalışmaları olarak sıralanabilir. Türkiye dışında Avrupa ve Ortadoğunun birçok elyazması kütüphanesinde araştırma yapmış olan Havlioğlu, şu an Osmanlı edebi ve görsel metinlerindeki cinsiyet kurgulanma biçimleri üzerine çalışıyor.

Tüm Yazıları

On dokuzuncu yüzyılın Avrupalı seyyahlarından Théophile Gautier’nin, Constantinople adlı eserinde, şehirde karşılaştığı hayal sahnesini ve kahkahadan kırılan, aralarında çocukların da olduğu izleyenleri şöyle anlattığını aktarır  Irvin Schick: “Cinsel taşkınlığın ve müstehcen tahayyülün utanmazlığının haddi hesabı yoktu.” Gautier’nin gözlemleri, sadece Viktoryen ahlakçılığını deği

Kulis

Bir Rüya Gibi Dağılacak Olan Hokkabazlar Dünyasında Yaşıyoruz

ŞahaneBirKitap

Kaan Burak Şen, yavaştan genç yazar olarak anılmanın sonuna doğru geliyor; Mutlu Kemikler üçüncü kitabı… Kafası bir hayli tuhaf. Şimdilerde bir roman yazdığı da söyleniyor, fakat öncesinde belirtmekte fayda var: Mutlu Kemikler öykü derlemesi henüz çıktı, pek başka bir kitaba benzetilecek bir havası da yok bu kitabın.

Editörden

Tıp ve edebiyat ilişkisi, tıbbın insanla olan ilişkisi gibi tarih boyunca şekil değiştirmiş, her dönem yeni yaklaşımlarla genişlemiştir. Tıbbın tarihi, insan acılarının da tarihidir aslında. Edebiyatın içinde kapladığı yer, diğer bilim dallarından hep daha büyük olmuştur tıbbın.