Sabitfikir
Künye | Yazarlar | Giriş Yap

Dosya


Dosya

Karne: Zelda Fitzgerald'ın Romanı, Zito I Epanastasis




Toplam oy: 898

ZELDA FITZGERALD’IN ROMANI

Therasa Anne Fowler

Doğan Kitap, Çev: Omca Korugan (13,5 cm x 21 cm)

 

 

BASKI > 3 yıldız

 

Kapak su yolu düzgün diye her şey yolunda gitmiyor. Sırtta şişme ve yuvarlanma, sırt yazısında kayma, forma katlamalarında ayarsızlıklar var maalesef…

 

KAPAK > 2,5 yıldız

 

Bu sayımızda ele aldığımız kitapların kapakları Z harfinin farklı kullanımlarını içeriyor.

 

Romanın adı kapağın ortasında yer alan bir kırmızı Z harfi üzerine yazılmış. Zeminde yer alan ve Z’nin ayırdığı çizginin iki yanına çapraz ayna aksi olarak yerleştirilmiş şapkalı kadın fotoğrafını siyah beyaz kullanmak, kırmızı Z’nin okunurluğunu artırmış. Ancak, gerek seçilen yazıtipi gerekse büyük harf kullanımı başlığın okunurluğunu zorluyor. Ayrıca fotoğrafın üzerine yine siyahla yazılan tanıtım cümlesinin bir kısmı  fotoğrafın kontrastına kurban gitmiş. Okunaklılığı zorlayacak kadar küçük yazılan “roman” kelimesi de kapakta bir tür hata gibi duruyor.

 

Ön kapakta kullanılan zemin renginin sırttan geçerek yayıldığı arka kapaktaki tanıtım yazısı için verilen tasarım kararları oldukça isabetli. Buradaki renk kullanımı ve yazının sütunlara bölünmesi akıllıca ve işlevsel. Büyük harfleri gereksiz bir titreşim yaratan tırnaklı yazıtipi sırtı da zor okunur kılmış. Ancak kapağın kahramanı Z harfi, sırtta kendine daha görünür ve manalı bir yer edinmiş.

 

İÇ SAYFALAR > 3,5 yıldız

 

İç sayfalarda kullanılan tırnaklı yazıtipi, satır aralarının sıkışıklığına rağmen gerçekten kolay okunuyor. Ancak bu kolaylığı sağlamak için harf araları biraz açılmış sanki. Bu yazıtipinin yatık formu sorunlu görünüyorsa da toplamın içinde pek de rahatsız etmiyor.

 

Sayfa numaraları yerli yerinde. Bölüm girişlerinde kullanılan rakamların büyüklüğü isabetli. Kenar boşlukları yeterli. Paragraf araları biraz daha açık olsa daha akıcı bir okuma sağlanabilir miydi, diye düşünmeden edemiyor insan.

 

İç sayfalarda kullanılan kağıt ince kaldığı için arka vermiş. Yine de 450 sayfalık bir kitabın bu incelikte basılmasının da başka türlü sağlanamayacağını teslim etmek gerek. Kapak yan kağıdı kullanılarak sayfalar ile kapak arasındaki geçiş korunabilseydi daha iyi olurdu. Giriş sayfaları derli toplu. Künyesi ayrıntılı.

 

ZITO I EPANASTASIS

Tuğrul Keskin

Everest Yayınları (13,5 cm x 19,5 cm)

 

 

BASKI < 3 yıldız

 

Kitabı azıcık aralayarak okumayı sevmediğim için kapak su yolu ters bir kitaba olumlu bakmakta zorlanıyorum. Zemin baskıdaki çapaklar dışında ise, başkaca da önemli bir sorun yok gibi görünüyor.

 

KAPAK > 2 yıldız

 

Bu kitap, ismini bir manifestoya başlık olarak yazılmış Zito İ Epanastasis / Yaşasın İsyan sözünden alıyor. İşgal kuvvetlerinin askeri olarak Anadolu’ya gönderilen ama “Anadolu’nun işgali emperyal bir oyundur ve Britanya yeni sınırlır çiziyor, mazlumların kanıyla ve biz, mazlum Anadolu halkını öldüremeyiz, onlar kardeşlerimizdir,” diyen Yunan Komünist Partisi’nin iki yüzü aşkın üyesinin savaşmayı reddettikleri için, 1920’de, Balçova İnciraltı Sahili’nde kurşuna dizilmeleri anısına yazılmış şiirlerden oluşuyor.

 

Kırmızı bir zeminin üzerine kanla yazılmış bir Z harfinin üzerinde kitap adı ve yazar adı yer alıyor. Böyle büyüleyici bir hikayenin temsili için önemli olan başlığın neden iki ayrı büyüklüğe bölündüğünü anlamakta zorlandık doğrusu.

 

Arka kapakta yer alan ve kırmızı zemine beyaz (dişi) harflerle dizilmiş tanıtım metni gereğinden küçük dizilmiş. Sırt okunaklı sayılır.

 

İÇ SAYFALAR > 4 yıldız

 

İç sayfalar okunaklı bir tırnaklı yazıtipiyle dizilmiş. Yatık ve kalın formları, büyük ve küçük harf kullanımı gibi unsurlar da tasarımda ustalıkla kullanılmış. Dipnot, sayfa numarası gibi öğeler için de aynı şeyi söylemek mümkün.

 

Kullanılan kağıdın kalınlığı arka vermemesini sağladığı gibi bir şiir kitabına yakışmış da. Kağıt rengi de okuma kolaylığı açısından gerekli kontrastı sağlıyor.

 

Kapak içleri ve yan kağıtlarda zemin rengi kullanmak, bu iş için daha hacimli bir kağıt seçmek gibi kararlar da tasarıma güç katmış. Giriş sayfaları da derli toplu. Künyesi ayrıntılı ve yeterli. Bu haliyle iç tasarım kapaktan birkaç gömlek üstün. 

Yorumlar

Yorum Gönder

Yeni yorum gönder

Diğer Dosya Yazıları

Günlük yaşantıdaki kurallar çoğu zaman, yazılan eserler için de geçerlidir. Zorla gerçekleşen, kendine biçilen rolden fazlası istenen veya aşırıya kaçan her şey güzelliğini yitirir. Şair Eyyüp Akyüz, son kitabı Eskiden Buralar’da, adeta bu bilginin ışığında şiirlerini uzun tutmadan bitiriyor ve akılda kalan mısraları bize yadigâr kalıyor.

 

-Kimsin?

-Anneannemin torunuyum.

 

Divan Edebiyatı, sahibi meçhul bir kavram. Her halükârda 20. yüzyılın başında ortaya çıktığı konusunda bir tartışma yok. İskoçyalı oryantalist Elias John Wilkinson Gibb’in 1900 yılında yayınlanan Osmanlı Şiiri Tarihi kitabında bu kavrama hiç yer verilmez. Hepsi batılılaşma döneminde düşünülen isim alternatiflerinden biridir “Divan Edebiyatı”.

Arap coğrafyasında üretilen roman, öykü ve şiirler son yıllarda edebiyat gündeminde karşılık buluyor. Avrupa başta olmak üzere Batı’da düzenlenen büyük ve uluslararası kitap fuarlarındaki temsiliyetin güçlenmesi, en yeni eserlerin prestijli birçok ödüle değer görülmesinin bu ilgideki payı büyük elbette. Batı’nın doğuyu gördüğü “egzotik göz”le romantize edilemeyecek bir yükseliş bu.

Yirminci yüzyıl başlarında İngiltere genelinde Müslümanlara yönelik hasmane tavırlar öne çıkarken, İslam’ı seçenlerin sayısında da gözle görülür bir artış söz konusudur. İslam’la müşerref olan bu şahsiyetler, yeri geldiğinde İslam dünyasının savunucuları olarak da önemli faaliyetlerde bulunmuşlardır.

Kulis

Bir Rüya Gibi Dağılacak Olan Hokkabazlar Dünyasında Yaşıyoruz

ŞahaneBirKitap

Kaan Burak Şen, yavaştan genç yazar olarak anılmanın sonuna doğru geliyor; Mutlu Kemikler üçüncü kitabı… Kafası bir hayli tuhaf. Şimdilerde bir roman yazdığı da söyleniyor, fakat öncesinde belirtmekte fayda var: Mutlu Kemikler öykü derlemesi henüz çıktı, pek başka bir kitaba benzetilecek bir havası da yok bu kitabın.

Editörden

Tıp ve edebiyat ilişkisi, tıbbın insanla olan ilişkisi gibi tarih boyunca şekil değiştirmiş, her dönem yeni yaklaşımlarla genişlemiştir. Tıbbın tarihi, insan acılarının da tarihidir aslında. Edebiyatın içinde kapladığı yer, diğer bilim dallarından hep daha büyük olmuştur tıbbın.