Sabitfikir
Künye | Yazarlar | Giriş Yap


Eleştiri Arşivi

Eleştiri // En çok okunanlar



Hakikate dair hikaye

Ne zaman Latin Amerikalı bir yazarın romanı yayımlansa orada ilginç, hareketli ve tedirgin edici bir şeyler bulacağıma inanıp o kitapları büyük bir iştahla okumaya koyuluyorum. Bazıları beni hayal kırıklığına uğratsa da çoğunlukla aradıklarıma erişiyorum. 

 



Ezra Pound’u nasıl bilirdiniz?

Bu yazıyı yazmadan önce etrafımdaki on kişiye tek tek sordum: “Ezra Pound’u nasıl bilirdin?” On kişiden yedisi, “faşist bilirim,” dedi. Bir şairin öncelikle eserleriyle değil de, politik görüşüyle tanımlanması düşündürücü.



BaşkaDünyalar // Uygarlığın Arızaları

2016’nın, bilimkurgu okurlarını sevindiren önemli sürprizlerinden biri de, İngiliz yazar John Wyndham’ın önde gelen iki romanının yayımlanması oldu. Önce Krizalitler, sonra da Triffidlerin Günü romanları yayımlanan Wyndham’ı çok önemli bir bilimkurgu uyarlaması vesilesiyle de tanıyoruz aslında.



Tutun şu Elmore’u...

 



Düşüşün hikayesi

16-25 Aralık 1989'da, Romanya Devrimi bütün ülkeyi harekete geçirirken bir dönemin de bitişini haber veriyordu. Çavuşesku'nun “kalkınma hamlesi” adı altında Romanya kaynaklarını sıfırlayarak uyguladığı politikalar ve “Halkın Sarayı” ismini verdiği yapının yoksulluğa rağmen lüksle donatılması, Romanya'da sokakları insanlarla doldurup taşırmıştı.



Nobel sürprizleri

Bu yazının yazıldığı sırada, Nobel Edebiyat Ödülü’nün tam olarak hangi tarihte açıklanacağı bile belirlenmemişti. Ancak bahis sitelerinde isimler sıralanmaya başlamıştı. Birçok kaynağa göre bu yılın (da) favorisi Japon yazar Haruki Murakami. Murakami’yi Kenyalı yazar Ngugi Wa Thiong’o ve Amerikalı yazar Philip Roth takip ediyor.



Tekinsizlik Her Daim Kapıda: Piyango Ve Diğer Öyküler

“Gerçekleri telaffuz etmekten, bu ölümcül hızın kasti olduğu bilgisiyle yüzleşmekten korktuğunun farkındaydı - insanlar kasten kasten fırıl fırıl dönüyor, hızlanarak, hızlanarak yıkıma gidiyordu.”

 



Ölüler adalet talep eder

Güneye inip popüler tatil bölgelerinin doğusuna doğru gittiğinizde Adana'ya, Çukorova'ya varıyorsunuz. Çukurova deyince aklımıza gelen ilk isim, geçtiğimiz günlerde kaybettiğimiz Yaşar Kemal. Onun Çukurova anlatımının tadı farklıydı. 

 



Zalim Carnero'nun en "pırıltılı" günleri

Arrastar Esa Sombra ve Morirse de Memoria pas geçildikten sonra, nihayet bir Emiliano Monge kitabı Türkçeye çevrildi. Özgün adı El Cielo Árido olan ve Saliha Nilüfer tarafından Türkçeleştirilen Bakır Gök, yayımlanışından üç yıl sonra bizlerle buluştu. 

 



Yarı-distopik bir üstkurmaca

Ben Lerner’ı Türkiye’de ilk romanı Atocha’dan Ayrılış’la tanıyoruz. Yazarın kendisini merkeze koyarak ele aldığı bu romanda bir başkası olma, diğerlerine karşı farklı görünme kaygısı üzerinden genç bir sanatçının hayatı anlatılır. Jonathan Franzen ve Paul Auster’ın övgüler yağdırdığı bu kitap kısa sürede popülerleşti ve “2011’in en iyi romanı” sıfatını hak etti.

Kulis

Bir Rüya Gibi Dağılacak Olan Hokkabazlar Dünyasında Yaşıyoruz

ŞahaneBirKitap

Kaan Burak Şen, yavaştan genç yazar olarak anılmanın sonuna doğru geliyor; Mutlu Kemikler üçüncü kitabı… Kafası bir hayli tuhaf. Şimdilerde bir roman yazdığı da söyleniyor, fakat öncesinde belirtmekte fayda var: Mutlu Kemikler öykü derlemesi henüz çıktı, pek başka bir kitaba benzetilecek bir havası da yok bu kitabın.

Editörden

Tıp ve edebiyat ilişkisi, tıbbın insanla olan ilişkisi gibi tarih boyunca şekil değiştirmiş, her dönem yeni yaklaşımlarla genişlemiştir. Tıbbın tarihi, insan acılarının da tarihidir aslında. Edebiyatın içinde kapladığı yer, diğer bilim dallarından hep daha büyük olmuştur tıbbın.