Sabitfikir
Künye | Yazarlar | Giriş Yap


Dosya Arşivi

Dosya // En çok okunanlar



Gözistan Sultanı: Türkan Şoray

 

Cemal Süreya’nın “Bun” şiirini Marc Chagall’ın resimleri üstüne yazdığı söylenir. Fakat “Gözleri göz değil gözistan” dizesinin Chagall resminden çok Türkan Şoray’ı hatırlatmadığını kim söyleyebilir? Sultan’ı yazmayı düşününce aklıma ilk gelen şey, o dize oldu, sanki onun gözlerine yazılmıştı.

 



Britanya'nın Çalışkan Şeyhülislamı William Abdullah Quilliam

Yirminci yüzyıl başlarında İngiltere genelinde Müslümanlara yönelik hasmane tavırlar öne çıkarken, İslam’ı seçenlerin sayısında da gözle görülür bir artış söz konusudur. İslam’la müşerref olan bu şahsiyetler, yeri geldiğinde İslam dünyasının savunucuları olarak da önemli faaliyetlerde bulunmuşlardır.



İyi Kalbiyle Hüsrana Uğrayanlar: Dolunay Kadınları

Arap coğrafyasında üretilen roman, öykü ve şiirler son yıllarda edebiyat gündeminde karşılık buluyor. Avrupa başta olmak üzere Batı’da düzenlenen büyük ve uluslararası kitap fuarlarındaki temsiliyetin güçlenmesi, en yeni eserlerin prestijli birçok ödüle değer görülmesinin bu ilgideki payı büyük elbette. Batı’nın doğuyu gördüğü “egzotik göz”le romantize edilemeyecek bir yükseliş bu.



Bir 20. Yüzyıl Kavramı: Divan Edebiyatı

Divan Edebiyatı, sahibi meçhul bir kavram. Her halükârda 20. yüzyılın başında ortaya çıktığı konusunda bir tartışma yok. İskoçyalı oryantalist Elias John Wilkinson Gibb’in 1900 yılında yayınlanan Osmanlı Şiiri Tarihi kitabında bu kavrama hiç yer verilmez. Hepsi batılılaşma döneminde düşünülen isim alternatiflerinden biridir “Divan Edebiyatı”.



Koku'dan başımız dönünce

Jean-Baptiste Grenouille, 17 Temmuz 1738 günü, bütün krallığın en pis kokan kenti olan Paris’in belki de en kötü kokan yerinde doğar: “Yılın en sıcak günlerinden biriydi.

 

 

 

 



Patti Smith’in başucu kitaplığı

Patti Smith’i nasıl bilirsiniz? Punk’ın babaannesi olarak anılan Smith için salt müzisyen demek yanlış olur. Yazar kimliğiyle de hatırı sayılır bir kariyere sahip olan Patti Smith aynı zamanda sıkı bir okur. Öyle ki, o da pek çok kitap düşkünü çocuk gibi rol modellerini gerçek hayattan değil, edebiyat dünyasından seçmiş.



Küçük Prens'in büyük telif hakları tartışması

Antoine de Saint-Exupéry, 1944 yılında Nazi Almanya’sının belki de sonsuza dek sürecek bir feci kırılma olduğuna dair yoğun kaygılarla ABD'den savaşın Avrupa’sına geri dönüp de Akdeniz'de yittiğinde, Küçük Prens'in nasıl bir fenomene dönüşeceğini hayal edemezdi tabii.



Yazarların garip takıntıları

Flavorwire.com sitesi, yazarların garip takıntılarını su yüzüne çıkarıyor. Kimi video oyunlarına düşkünken kimi de step dansı yapmaya bayılıyormuş.

 

İşte yazarlar ve garip takıntıları:

 

 

Martin Amis - Video oyunları

 



Terskarga

Limon ağırlıklı olmak üzere, lavantalısından muzlusuna bin bir türü var ama benim son yıllardaki favorim zeytin çiçeği kolonyası. Harika bir kokusu vardır. Denemediysen mutlaka tavsiye ederim. Reklamlar bu kadar! Ama zeytin çiçeğinin açmaya başladığı mevsimdeyiz, böyle güzel bir ürünün reklamı yapılmaz mı? Zeytin çiçekleri nisandan hazirana kadar yavaş yavaş büyüyecekler.



Moğol Kurdu: Bir Cani Bu Kadar Mı Güzel Anlatılır?

Yazının başlığı da methiye cephesini epeyce açığa çıkarıyor ama en sonda ulaşmam gereken yargıyı en başa taşıyarak atayım ilk adımı: Türkçe yazılan ya da Türkçeye çevrilen kalburüstü bütün tarihî romanları okuduğunu varsayan, kendisi de az çok ilgi görmüş hacimli üç örnekle bu alana katkıda bulunan biri olarak, bugüne dek Moğol Kurdu’ndan daha iyisine rastlamadım.

Kulis

Bir Rüya Gibi Dağılacak Olan Hokkabazlar Dünyasında Yaşıyoruz

ŞahaneBirKitap

Kaan Burak Şen, yavaştan genç yazar olarak anılmanın sonuna doğru geliyor; Mutlu Kemikler üçüncü kitabı… Kafası bir hayli tuhaf. Şimdilerde bir roman yazdığı da söyleniyor, fakat öncesinde belirtmekte fayda var: Mutlu Kemikler öykü derlemesi henüz çıktı, pek başka bir kitaba benzetilecek bir havası da yok bu kitabın.

Editörden

Tıp ve edebiyat ilişkisi, tıbbın insanla olan ilişkisi gibi tarih boyunca şekil değiştirmiş, her dönem yeni yaklaşımlarla genişlemiştir. Tıbbın tarihi, insan acılarının da tarihidir aslında. Edebiyatın içinde kapladığı yer, diğer bilim dallarından hep daha büyük olmuştur tıbbın.