Haber Arşivi
Haber // En çok okunanlar
İngilizce edebiyatın en önemli ödüllerinden Man Booker bu yıl 50. yılını özel bir ödülle kutluyor. Yıllar boyunca Man Booker’ı kazanan yazarlar arasından seçilecek bir kişi “Altın Man Booker” ödülünün sahibi olacak.
Ödül için yarışacak 5 kitabın duyurulduğu kısa listede şu romanlar yer aldı:
Kanadalı usta yazar Margaret Atwood'un romanından uyarlanan The Handmaid's Tale ilk sezonuyla Altın Küre başta olmak üzere tüm ödülleri silip süpürmüş ve ekranlarda bir distopya furyası yaratmıştı.
Günümüzde dizi sektörü edebiyatla öylesine iç içe geçti ki, her sabah bir başka edebi başyapıtın ekranlara uyarlanacağı haberiyle uyanıyoruz. Bu yıl, uzun zamandır ilk kez Game of Thrones olmadan yaz dönemini geçirdik.
Grotesk manga dendiğinde akla gelen ilk isim olan Junji İto ustanın klasikleşmiş başyapıtı Uzumaki, nihayet anime olarak uyarlanıyor.
Eyüpsultan Araştırma Merkezi (EYSAM) Bahariye Mevlevihanesi’nde Zekai Dede Efendi'yi anma programı düzenliyor. Türk musikisinin, hatta belki de bu coğrafyanın duyup işittiği en kudretli bestekârlardan biri olan Zekai Dede Efendi Eyüpsultan'da anılacak.
Edebiyatla haşır neşir olan herkesin son 10 yılda adını ezberlediği bir isim Norveçli yazar Karl Ove Knausgaard. Altı kitaplık Kavgam serisiyle ruhunda arkeolojik bir kazıya girişti ve hislerinin bu yalın ve dürüst dökümü tüm dünyada bir edebiyat fenomenine dönüştü.
Kişilerin, fikirlerin ve nesnelerin ‘zaman’ ile çözümü belki de imkânsız, sımsıkı bir bağı olduğunu düşünmüşümdür hep. Zamanın kendi boyutları içerisinde var ettiği pek çok şey gibi edebiyat eserleri de o bağdan nasibini alıyor; hem iyi hem kötü etkiler görebiliyor. Kimi öyle iyi seçiyor ki doğacağı günü, ederinden çok kıymet görüyor.
Yayıncılık sektörünü buluşturan ve bu alanda küresel çaptaki en önemli etkinliklerden biri olan Frankfurt Kitap Fuarı bu yıl 10-14 Ekim tarihlerinde gerçekleştirilecek.
.jpg)
Ayfer Yavi’nin hazırladığı, YKY tarafından geçtiğimiz yıl yayımlanan “Bir Dünya Börek” kitabı, 2020 Gourmand Dünya Yemek Kitapları Ödülleri’ne layık görüldü.
Virginia Woolf’un döneminde fotoğraflarla ilişkimiz bugünkü düzeyinden çok uzaktı elbette, ancak Woolf bir bakıma şanslıydı, zira etrafında, o dönem fotoğraf konusunda nam salmış isimler vardı. Örneğin, Britanya fotoğrafçılığının en önemli figürlerinden Julia Margaret Cameron, Woolf’un annesi Julia Jackson’ın kuzeniydi ve ailenin pek çok fotoğrafına imza atmıştı.
